ÜLKÜCÜYE MEKTUPLAR

Ülkücü olmak || Yanlışlıklar ||  İstenirse Olur || Dikkat Edelim || Ülkücü Olmayın Sakın || Ceviz Dikmek || Kutlu Yolun Şaşkınları || Kongre Gülleri || Biz Büyürken Küçülenler || Türkiye Türklerindir || Sivrisinek ile Âgah || Ne Olsun? || Ocak Çalışmıyor ||  Kıyamet Kopar || Allahım Sahip Gönder || İyi Niyetli Aptallar || Yiğit Buminhan, Şehit Buminhan || Ne yapalım? || Hasat Yerde Kalmasın || Bir Dostla Konuşma || Ülkücü Olmanın Gururu || Elma Yanaklının Yanlışı || Ülkü Çınarı || Görünen Gerçek

NE YAPALIM

Arkasiz Çeri düsman bozamaz" demis atalarimiz. Belli ki zamaninda onlar da çetin mücadelelerde yanliz kalmanin sIkIntisini yasamislar.     Bugünün ülkücüleri de arkasiz çeri durumundalar. Toplumun onlari yanliz birakmasi bir yana, birbirlerine bile yeterince destek olamiyorlar. Ülkücü Hareket 12 Eylül darbesiyle büyük bir darbe almis, teskilati dagitilmistir. Toparlanma safhasinda baska oyunlar gündeme getirildi. Hareketin "etkili" isimlerinden bazilari düzenin dümen suyuna sokuldu. Özel olarak yetistirilmis bazi isimler israrla mazisini inkar etti. Cezaevindekilere çengel atildi. "Gördünüz mü size sahip çikilmiyor!" fitnesi yesertildi. Sanki "Disardakilere" sahip çikiliyormus gibi. Halbuki ihtilal sonrasi, bütün ülkücüler için atesli bir imtihana sahne olmustur.
     Beyni C-5'lerde iskence gören, kalbi disarda "nemelazim"ciliga alistirilmaya çalisilan Ülkücü Hareket, eski gücüne kavusmaya baslamistir.
    Liderden,davadan ve teskilat tan uzaklastirilan gönüldaslarimiz hizla yuvalarina dönmektedir...
     Bunlara ragmen bazi eksiklikleri telafi etmis degiliz. Herbirine ayri ayri hürmetle bagli oldugum ülküdaslarim bize darilmasin ama bize çok uzak olmasi gereken rehaveri içerisindeyiz. Herseyi baskasindan bekliyoruz. Yöneticilerimiz çiksin konussun,tartissin, yazsin diyoruz.
     Yeterince düsünmüyor, yazmiyor, okumuyor, arastirmiyoruz...
     Disimizda gelisen olaylari kendi hareketimize ölçü olarak almaktan vazgeçemiyoruz. Baskalarinin belirledigi gündemi tartismak yerine kendi dünya görüsümüz parelelinde faaliyetlere hiz veremiyoruz.
     "Hükümet için güven oyu verdiniz?" sorularina cevap vermekten baska bir isimiz yok mu bizim?!...
     Biz niçin soru sormuyoruz.
     "Arkadas siz niçin bölücülügünü sagir sultanlarin bile duydugu DEP'in kongresine katildiniz? Genel Baskaniniz niçin bupartiye basari telgrafi çekti.?"
     "Bosna paralarini bankada batiran Mercümek soyadli mutemediniz ile ilgili olarak, kendisini partiden ihraç etmeyi düsünmüyor musunuz?" seklinde bir soruya, sizin mantiginiza göre harteket edecek olursak partimizin iki buçuk milyon üyesi var, bu sayi 500 bine düser, diyerek parti üyelerinin dörtte üçünün faiz aldigini itiraf eden Genel Baskan yardimciniza nasil bir tepki gösterdiniz"?

     "Vatandasi fedakarliga davet ederken Amerika'da milyonlarca dolarlik yatirim yapan bir Genel Baskana nasil tahammül edebiliyorsunuz"
     "Anayasadan Türk kelimesinin çikartilmasini isteyen temsilcinizin kimligini biliyor musunuz?"
     "Travestilerle basilan fakat <<ben onlarin kim oldugunu bilmiyordum, komplo yaptilar> diyen belediye baskaniniz kimdir?"
     Ístenirse yukardakilerden daha dehsetli yüzlerce soru bulunabilir.
     "Günes kadar aydinlik" davamizi bizi tartismaya düsürerek zayiflatmak isteyen yarasalarin gözüne isik tutalim.
     Türk milletinin yegâne umudu olan Milliyetçi Hareketi kisir tartismalarla oyalamiyalim.
    "Ülkücü ülkücünün kardesidir" diyerek saflarimizi sIklastirip, aslî vazifemiz olan "nizam-i âlem"i gerçeklestirme yolunda gayret sarfedelim...
     Yoksa bizden sonra gelecek ülkücü neslin karsisinda mahcup oluruz.

<<< geri

ileri >>>