Bozkurt NET

[kadir45]

Arkadaşları okuyorum.Herkesi hiç ayırt etmeden dikkatlice dinliyorum.İçi yanan,ülkenin gittiği uçurumu gören,haksızlıklara susmayan kardeşlerimiz haykırıyor.Herkes bir şey yapmak istiyor.Bu arada çağrılar alıyoruz.Şunu yapalım,böyle edelim şeklinde.Bunların hepsine saygı duyuyorum.Zaman zaman ben de bu düşüncelere kapılıyorum.Ne var ki,önümüzde koskoca bir tarih,uzun bir geçmiş,ve bir sürü gerçek var.
Ülkenin durumuna baktığımızda sistemin iflas ettiğini,herşeyin tıkandığını görüyoruz.Yıllarca bizi uyutanlar;hep koaalisyonlardan şikayet etti.Hep güçlü bir tek parti iktidarının çözüm olduğunu söyledi.İşte buyrun.Neredeyse anayasayı değiştirmeye yeter sayıda büyük ve ezici çoğunlukla yetki alan bir batasıca iktidarın yaptıkları ortada.Biraz daha sayıları artar da anayasayı değiştirecek sayıya sahip olurlarsa,ülkeyi getirecekleri nokta;bu günleri aratacak kadar tehlikelidir.Demek ki tek başına güçlü bir iktidar olmak,ülkeyi kurtarmaya yetmiyor.O zaman yapılması gereken,sistemin sorgulanmasıdır.Türkiyeyi bu durumdan kurtarmak için,fikir değil de eylem baz'ında harekete geçmeye kalkışacak bir grup,kim olursa olsun bu ülkeyi kaosa ve bir iç savaşa götürür.Eylem derken,demokratik eylemlerden bahsetmiyorum.Kastım çapul başlatarak,bir şeyler yapmaktır.Yapılması gereken ilk şey;önce demokrasi dediğimiz kavramın sorgulanmasıdır.Kitaplarda tanımı yapılan,ve herkesin,işine geldiği şekilde tanımladığı bir kavram;acaba yeyüzünde var mı?Cevabım hayır'dır.Ve asla varolmayacak.Bütün bu gösteriler,meclisler,makamlar,kuvvetler ayrılığı,muhalefet falan bunlar hepsi göstermeliktir.Bu gün Cumhurbaşkanından tutun,başbakan'a,yargı'ya,genel kurmay'a kadar herkes elinin kolunun bağlı olduğundan şikayet etmektedir.İyi de bu ülkeyi o zaman kim yönetiyor,asıl yetki kim'de?Mevcut sistem içerisinde,başkanlık sistemi de yarı başkanlık sistemi de çözüm değildir.Çünkü bu sistem,rte gibi geçmişi,ve kapasitesi belirli bir adamı bu ülkenin başına getirebiliyorsa,bir sürü dünyadan habersiz adamı millevekili ya da bakan yapabiliyorsa,böyle bir sistemden başarı beklemek hayaldir.O zaman yapılacak nedir?Bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok.Bir yeni Başbuğ çıkmasını bekleyeceğiz.Çıktığı an'da tüm gücümüzle ona katılıp destekliyeceğiz.Niye sabırlı olmaya davet ediyoruz?Çünkü bu başbuğ asker kökenli olacaktır.Bunun başka hiçbir yolu yoktur.Tarihimize baktığınızda,Osmanlı da dahil,başımızdaki insanlar hep askeri eğitim almış kişilerdir.Ta ki çok partili hayata kadar.Hakanların,padişahların nasıl yetiştirildiği bellidir.Bunların devlet adamı olduğu kadar komutan olduklarına şüphemiz olmasa gerek.Hatta İlk İslam devletini kuran Hz.Muhammed sa. efendimiz de bir komutandır."ben harp peygamberiyim "sözleriyle bunu doğrulamıştır.Kafirlerle yaptığı savaşlarda,muharebe usullerindeki taktikleri onun askerlik bilgisini;günün yazılı basını ile yaptığı mücadeleler,zamanının önemli imparatorlarına yaptığı çağrılar onun devlet adamlığını göstermektedir.Demek ki bir başbuğ çıkması gerekiyor.Bunu beklemeden kendi başına eyleme kalkışmak,düzeni değiştirmeye çalışmak;ateş çemberinin ortasında kıstırılmış bir akrebin kendini sokmasına benzer.Bizim şu anda yapabileceğimiz ne?Haksızlığa susacakmıyız.Hayır.Zaten susmuyoruz.Tüm demokratik haklarımızı sonuna kadar kullanacağız.Bulunduğumuz her mevkide savunma yaparak,kaleleri korumaya çalışarak,mevcut durumun daha da bozulmamasını sağlayacak,düşmanı ümitsizliğe düşürecek kadar direnç gösterececeğiz.Susmayacağız.Sükut eden bir millet asla Allah'ın yardımına kavuşamaz.Haksızlığa göz yumuş,susma,Allah'ın en nefret ettiği şeydir.Şu an'da başımızdaki lidere itaat edeceğiz.Neden itaat etmeliyiz?Herkes bilmeli ki şu anda başımızdaki bizim liderimiz bu ülkeyi kurtaracak kişi değildir.Kim olduğunu yukarıda size yazdım.Peki o zaman arayacağımız özellik ne şu an başımızda bulunan liderden.Bir dürüst olacak.İki bizi satmayacakÜç topluma olumlu iletiler verecek bir kişi olacak.Şu an böyle bir lider yeterlidir.Aksini kim iddia ederse ya bilmiyordur ya da yalan söylüyordur.Onun için sabır diyorum.Biraz daha sabır.Ama tek istisnası var söylediklerimin.O da meşru müdafaa halidir.İş bu noktaya getirilirse o zaman belimdekine ilk asılan ben olurum.Zerre kadar da ne olur diye tereddüt etmem.Çünkü yaşama hakkı,en büyük haktır.Bunu korumak da; insanın hakkı olduğu kadar görevidir.Meşru müdafa ile saldırganlığı birbirine karıştırmayalım.

[kadir45]

BNaşımızdaki liderden kastım sn Devlet Bahçelidir.Bilen bilir de yeni katılıp okuyanlar anlamıyabilir.Aman ha rte yi falan kastedmiyorum.Allah korusun.