Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - BIR ANLAM GETIREMIYORUM-INCIRLIK-ERMENISTAN-K-IRAK NASIL BIR
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
kurtoglu1919
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Dec 03, 2004
İletiler: 940
Şehir: AVUSTURYA/VIYANA

İletiTarih: Per Nis 21, 2005 6:48 am    ileti konusu: BIR ANLAM GETIREMIYORUM-INCIRLIK-ERMENISTAN-K-IRAK NASIL BIR Alıntıyla Cevap Gönder

IS BU MILLIYETCI-ÜLKÜCÜ DOSTLAR GELIN BUNU IZAAH EDIN BANA!!!






SURİYE VE İRAN'A SALDIRI ÜSSÜ MÜ OLACAK?

İncirlik'te kader günleri

AKP hükümeti ABD'nin İncirlik taleplerini TBMM'nden kaçırmaya çalışıyor. Amerika'nın bir yıl önce gündeme getirdiği İncirlik'ten daha geniş yararlanma dayatmasını yerine getirmek için formül arayan Erdoğan-Gül yönetimi, BM kararına dayanarak Bakanlar Kurulu kararıyla sorunu aşmaya çalışıyor.

FİKRET AKFIRAT

Amerikan yönetiminin uzun süredir dayattığı İncirlik'i kullanma talebi konusunda Erdoğan-Gül hükümeti, Meclis engelini aşmaya çalışıyor. Amerikan yönetimi Meclis onayı gerekmeksizin Üssü kullanmak istiyor. Dışişleri kaynaklarının verdiği bilgiye göre Hükümet, izni BM kararları ve NATO anlaşmaları çerçevesinde verme hazırlığı yapıyor. Erdoğan-Gül yönetiminin amacı, ABD'nin İncirlik Üssü'nü kullanmasını TBMM'den kaçırmak ve Bakanlar Kurulu kararıyla sağlamak.

GENELKURMAY'IN DENETİMİ DIŞINDA OLACAK

Üstelik hükümet, Amerika'nın daha aşırı isteklerini de kabul etti. ABD'nin dayatması, Üs'ten geçireceği her türlü sevkıyat konusunda hiçbir ön bildirimde bulunmamak.
Dışişleri kaynaklarının verdiği bilgiye göre, uçuşlar ve taşınacak malzeme konusunda ön izin kalkacak. Taşınan yük, mesafe, hedefin belirlendiği uçuş netliği alınmayacak. Ancak, TSK içindeki hakim tutum, sözkonusu Amerikan dayatmasının Türkiye'nin ulusal çıkarlarına ve geleneklerine aykırı ve "kabul edilemez" olduğu şeklinde.

HAZIRLIKLAR BAŞLADI BİLE

Aydınlık'a güvenilir kaynaklardan ulaşan bilgiye göre, Amerikan talepleri doğrultusunda İncirlik Üssü'nde gerekli ön hazırlıklar başladı bile. 1100 kişilik takviye personel için yeni ikamet merkezleri hazırlandı. Hatta Üssün içendeki alışveriş merkezi genişletildi. Haberleşme personeli sayısı 250 kişiye çıkarıldı.

KAPSAMLI ANLAŞMANIN GÖRÜŞMELERİ

İlk kez Aydınlık'ın 23 Mayıs 2004 tarihli sayısında "ABD'nin Konya'ya üs talebi Hükümet'in önünde" başlıklı haberle Türkiye kamuoyuna duyurduğu sözkonusu dayatmalarla ilgili görüşmelerde, son noktaya ulaşıldı. Aydınlık'ın haberinde ABD'nin Türkiye'deki değişik üsleri içeren kapsamlı bir anlaşma dayattığı duyurulmuştu. 1 Ağustos 2004 tarihli Aydınlık'ta da Amerika'nın İncirlik Üssü'nü izinsiz ve bildirimsiz kullanmak istediği bilgisi verilmişti. "Ankara: Mevcut anlaşmaların dışına çıkamayız" başlıklı haberde, şu bilgilere yer verilmişti:
"Washington, Türkiye'deki üslerden izinsiz yararlanmak istiyor. Bu amaçla ikili askeri anlaşmaları yenileme talebi Ankara'daki ilgili kurumların önünde. Amerika öncelikle, Almanya'da konuşlu güçlerini İncirlik Üssü'ne kaydırmak ve bu güçlerini kısıtlamasız kullanabilmek istiyor."
İzinsiz kullanmanın yolu, Bakanlar Kurulu ve İncirlik'teki Amerikan varlığının statüsünü belirleyen 1980 tarihli Savunma Ekonomik İşbirliği Anlaşması (SEİA)'nın yenilenmesi ve "ikili anlaşma" statüsünden çıkarılması. Böylece, TBMM'den onay alınmasının önüne geçilecek.

DIŞİŞLERİ VE GENELKURMAY YETKİLİLERİ İTİRAZ ETTİ

ABD'nin 2004 yılı başında Hükümet'in önüne koyduğu taslakta Amerikan makamlarına tanınan olağanüstü ayrıcalıklar kabul edilemez bulundu. Anlaşma taslağını inceleyen uzmanlar, üst makamlara sözkonusu anlaşmanın bu haliyle kabul edilmesinin mümkün olmadığı yönünde rapor verdi. Bu raporlar ışığında Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Harp Akademileri Komutanlığı'nda 27 Mayıs 2004'te düzenlenen "Türkiye NATO ve AB Perspektifinden Kriz Bölgelerinin İncelenmesi ve Türkiye'nin Güvenliğine Etkileri Sempozyumu"nda, "ABD'nin istekleri üzerinde çalışıldığını, SEİA çerçevesi içindekilerin konuşulabileceğini, bunun ötesindeki isteklerin siyasi karar gerektirdiğini" söylemişti.
Aydınlık'a ulaşan bilgiye göre, ABD'nin anlaşma taslağı konusundaki istekleri bir mutabakat metnine dönüştürüldü. Şimdi bu mutabakat, Amerikan tarafını temsilen Dışişleri ve Pentagon ile Türk tarafından Dışişleri Bakanlığı arasında 5 yıl geçerli olacak bir anlaşmaya dönüştürülüyor.

TÜRKİYE'Yİ BÜTÜNÜYLE OPERASYON MERKEZİ YAPMAK

Sözkonusu anlaşmaya son şeklini vermek üzere üst üste Türkiye'ye gönderilen sivil ve asker Amerikan yetkilileri, Dışişleri Bakanlığı'yla konuyla ilgili son görüşmeleri gerçekleştirdi. 3 Ocak'ta Amerikan Dışişleri Bakan Yardımcısı Armitage, 6 Ocak'ta NATO Başkomutanı Org. Jones ve en sonunda 11 Ocak'ta da Org. Abizaid, Türkiye'ye geldi. Buna ek olarak Org. Jones geçen hafta Türkiye'ye bir kez daha gelerek görüşmeler yaptı. Bu görüşmelerde İncirlik masaya getirildi.
ABD, İncirlik'in yanısıra Malatya Erhaç, Diyarbakır Pirinçlik üsleriyle, Çorlu, Muş, Batman ve Van havaalanlarını da lojistik destek merkezleri olarak kullanmak istiyor. Bunun yanısıra şu anda ABD ve İsrail'le birlikte üçlü ortak tatbikatların yapıldığı Konya Üssü, büyük birliklerin konuşlanacağı askeri eğitim ve operasyon üssü haline getirilecek.

TÜRKİYE'YE "KUKLA DEVLET'İN KORUYUCULUĞU" MİSYONU

Bu üslerin verilmesinin ilk sonucu Türkiye-Suriye-İran'ın Kuzey Irak'taki Kukla Devlet'e karşı mutabakatının berhava edilmesi olacak. Bu yönde bir görüntü bile bu mutabakatın zayıflamasına neden oluyor.
Hükümet, bu talepleri TBMM onayından kaçırmak istiyor. BM kararlarına dayandırarak kararname ve tebliğlerle bu uygulamayı hayata geçirmek istiyor.
ABD'nin amacı, bu üsleri başta İran ve Suriye'ye yönelik olmak üzere, Kafkasya ve Orta Asya'ya yönelik bütün Amerikan operasyonlarında kullanmak.







DIŞİŞLERİ MÜSTEŞARI ABD'YE GİDİYOR
İncirlik için karar ziyareti

Ankara, Washington ziyaretlerine Dışişleri Müstaşarı Ali Tuygan'la başlayacak. Nisan ayı içinde yapılacak ziyarette Tuygan'ın Dışişleri'ndeki muhataplarının yanı sıra Pentagon ve Beyaz Saray yetkilileriyle de görüşmesi öngörülüyor. Ziyaret sonuçlarına göre, İncirlik için siyasi karar açıklanacak.

ÖZER ÇETİNKAYA

Gerilen Türk-Amerikan ilişkileri Dışişleri Müsteşarı Ali Tuygan'ın Washington ziyaretinde masaya yatırılacak. Tuygan, bu ay içinde Washington'a gidecek. Dışişleri Bakanlığı ve Washington Büyükelçiliği, Amerikan Dışişlerindeki muhataplarının yanı sıra Pentagon ve Beyaz Saray yetkilileriyle de görüşmek için randevu bekliyor.
Başlıca görüşme konularıysa Irak, Kıbrıs, Amerikan talepleri, İran ve Suriye, Ortadoğu sorunu, Orta Asya'daki gelişmelerle Türkiye'de artan anti-Amerikan dalga olacak.

İNCİRLİK VE ABD TALEPLERİ

Ancak öncelik İncirlik ve Amerikan talepleri. İncirlik konusunda devlet içinde varılan mutabakat Amerika tarafından nasıl karşılanıyor? Dışişleri Müsteşarı'nın ziyaret sırasında yanıtını arayacağı en önemli soru bu. Tuygan, Ankara'nın Amerikan taleplerine karşı vereceği "siyasi kararın BM ve NATO çerçevesinde olacağını" belirtecek. Türkiye'nin kararının "şimdilik Afganistan ve Irak'la sınırlı olduğu" ABD'li yetkililere anlatılacak. Ankara, ABD taleplerine daha kapsamlı karşılık verebilmek için PKK, Kıbrıs ve Ermeni tasarısı konularında olumlu açılımlar bekliyor.

İRAN VE SURİYE İÇİN ARABULUCULUK

Washington'daki ikinci Bush yönetiminin İran ve Suriye'yi sürekli tehdit önceliğinde tutması Türkiye'yi derinden endişelendiriyor. AKP hükümeti Amerika'ya desteğe hazır ama; devletin tüm kurumları aynı fikirde değil. Bu nedenle daha dengeli mesajlar vermeye özen gösteriliyor.
İran konusunda Washington'a "AB ile İran arasındaki anlaşmanın sonuçlarını görme" tavsiyesi yapılacak. Suriye'nin Lübnan'daki askerlerini çekmesini Türkiye'nin desteklediği anlatılacak. Ziyaret sonuçlarına göre, AKP hükümetinin İran ve Suriye için "bölgedeki demokratik açılımlar konusunda aracılık teklif edeceği" belirtiliyor.

IRAK AÇMAZI

Ankara, Irak'ın yeni anayasa sürecinde özellikle Kerkük'ün statüsünün korunmasını istiyor. Türkiye, her kesimin anayasa sürecine katılması için Washington'dan destek talebinde bulunuyor. Tuygan, PKK'nin Irak'ın kuzeyinden tasfiyesinin Ankara'nın atacağı adımları kolaylaştıracağı mesajını verecek. Mahmur Kampı'ndaki 9 bin dolayında Türkiye vatandaşı Kürt'ün güvenli bir şekilde geri dönüşleri için yarım kalan çalışmanın tamamlanması, Ankara'nın öncelikleri arasında. Türkiye, Washington'dan kampın kapatılmasını da istiyor.
Irak'ta federasyona artık itiraz etmeyen Türkiye, ABD'den bütünlüğü bozacak adımlara izin vermemesi ricasını Tuygan vasıtasıyla bir kez daha tekrarlayacak.

ORTADOĞU SORUNU VE İSRAİL'LE İLİŞKİLER

Türkiye, Ortadoğu Sorunu'nda daha aktif rol almak istiyor. Ali Tuygan'ın Washington'daki görüşmelerinde sorunun İsrail'le ilişkiler ekseninde gündeme gelmesi öngörülüyor. Türkiye, "İsrail devletinin barış ve güvenlik içinde yaşama hakkını desteklediğini" ABD'li yetkililere "güçlü bir şekilde" tekrarlamayı planlıyor. Türkiye başbakanının 1-3 Mayıs'ta düzenleyeceği İsrail ziyaretinin "yeni ortaklılara zemin yaratacağı" vurgulanacak. Devlet içinde anti-semitizm olmadığı Ankara'nın Washington'a ileteceği mesajlardan bir diğeri.

ORTA ASYA VE AFGANİSTAN

Ankara, Orta Asya ülkelerinin demokratikleşmesini destekliyor. Washington'a iletilecek bu mesaj, Kırgızistan'da son bir ay içinde yaşananlarla birlikte anlam kazanıyor. Türkiye, seçim sürecindeki Orta Asya ülkelerine her türlü desteği vermeyi taahhüt ediyor. Öte yandan Afganistan'da Türk askerinin ISAF komutasını tekrar alması Amerika ile ilişkilerin düzeltilmesinde önemli bir unsur olarak kullanılacak.

ANTİ-AMERİKANİZM

Türkiye'de artan anti-Amerikan dalgaya gelince? ABD'nin PKK ve Kıbrıs gibi alanlarda atacağı adımların Amerikan karşıtlığını engelleyeceği mesajı Washington'a götürülüyor. ABD'ye "Amerikan karşıtlığının önlenmesi için ortak çalışma" teklifi de yapılacak.





Sivil MGK'den BOP'a tam destek

30 Mart'ta Türk-Amerikan İş Konseyi'nin toplantısına katılan Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekereteri büyükelçi Yiğit Alpogan ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'ne tam destek verdi.
Türkiye ile Amerika'nın bölgede demokrasinin gelişmesi konusunda gayret sarf eden iki ülke olduğunu öne süren Alpogan, Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi'nin bu amaca hizmet ettiğini, Türkiye'nin de bu süreçte üzerine düşen rolü barış ve istikrara katkıda bulunmak amacıyla oynamaya hazır olduğunu savundu.
"Amerika eğer bu içinde bulunduğumuz coğrafyaya demokrasi, daha fazla insan hakları ve özgürlük getirmek için yola çıkmışsa laik ve demokratik bir ülke olarak Türkiye'nin bunu alkışlaması ve bunu desteklemesinden başka daha tabii bir şey olamaz" diyen Alpogan, Türk- Amerikan ilişkilerini ise bozulmayacak kadar sağlam olduğunu ileri sürdü. Alpogan, "Türk-Amerikan ilişkilerinde kriz olduğu, ilişkilerin kötü bir aşamadan geçmekte bulunduğu, hele hele ilişkilerin dibe vurduğu gibi söylemler temelsiz abartmalardır" dedi.
Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri büyükelçi Yiğit Alpogan'a Amerika'nın İncirlik'e ilişkin talepleri de soruldu. Amerikan tarafından alınan mesajın "Üssün, lojistik nakil merkezi" olarak kullanılacağı şeklinde olduğunu söyleyen MGK Genel Sekreteri, "Bu konuda neyin olup, neyin olmayacağını hep birlikte göreceğiz"


KAYNAK:http://www.aydinlik.com.tr/

İncirlik lojistik kullanıma açılıyor
Uğur ERGAN / ANKARA

İncirlik anlaşmasında son noktaya gelindi. Askeri üsle ilgili anlaşma, Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. Ancak Resmi Gazete’de yayımlanmadan yürürlüğe konulacak.

İncirlik Hava Üssü’nü ABD’nin lojistik kullanımına açacak anlaşma dün Bakanlar Kurulu’nda imzaya verildi. Anlaşma Resmi Gazete’de yayımlanmadan yürürlüğe konulacak. Yürürlüğe girdiğini ABD tarafı bir açıklama ile duyuracak.

ABD’nin İncirlik Hava Üssü’nü daha geniş kapsamlı kullanmasına olanak tanıyacak kararname Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. 23 Haziran 2003’te kabul edilen ve geçen yıl da 1 yıl süreyle uzatılan kararname, ABD’nin İncirlik’i Irak ve Afganistan için ‘lojistik harekát merkezi-logistics hub’ olarak kullanmasına imkan tanıyacak. Ancak ABD İncirlik’ten kesinlikle ‘ölümcül (nonlethal) silah ve malzeme’ geçiremeyecek. Bu çerçevede ABD, İncirlik’i söz konusu iki ülke için ‘askeri amaçlı ana dış bağlantı merkezi’ olarak kullanacak. ABD uçuş yapacağı gün, uçağa ait bütün bilgileri Türkiye’ye bildirecek. İncirlik’ten İngiltere de yararlanacak.

GİZLİ OLMAYACAK

Kararnamenin gizli olmayacağı belirtildi. 2003 tarihindeki kararname gizli çıkarılınca ‘TBMM by-pass edildi’ tepkileriyle karşılaşan hükümet, kararnamenin üzerindeki gizliliği kaldırmıştı. Ancak kararnamenin Resmi Gazete’de yayımlanması beklenmiyor.

24 NİSAN ÖNCESİ

Kararnamenin özellikle ABD’de yoğunlaşan sözde Ermeni soykırımının 90. yıldönümü öncesi çıkarılması olasılığının bulunduğu belirtildi. Diplomatik kaynaklar, bunun 24 Nisan öncesi ABD’ye bir jest olarak algılanmaması gerektiğini belirtirken, kulislerde ise hükümetin bir yıl süreli olacak kararnemeyi her yıl 24 Nisan öncesi ABD’ye karşı koz olarak kullanma hesabı içinde olduğu öne sürüldü.

DIŞİŞLERİ İZİN VERMEDİ

Kararnamede yer alacak ‘lojistik harekát merkezi’nin ne anlama geldiğini ABD’nin Ankara Büyükelçiliği kendi internet sitesinde yayınlamak istedi, ancak Dışişleri Bakanlığı izin vermedi. Bunun üzerine ABD açıklayıcı metni internette yayınlamadı.

BLOK İZİNLİ UÇUŞ

ABD uçuş yapacağı gün, uçağa ait bütün bilgileri Türkiye’ye bildirecek. Türk yetkililer, uçak ve yükün bildirime uygun olup olmadığını İncirlik’te denetleyecek. ABD, ayrıca her seferinde izin almaya gerek duymadan altı aylık veya bir yıllık ‘blok uçuş izni’ne de sahip olacak.

Kararnamede neler var

Üste hiçbir fiziki değişiklik yapılmayacak.

Üste kapasite artırıcı bir onarım veya ek yatırım çalışması olmayacak.

Üsse ilave personel getirilmeyecek.

Üs sadece BM ve NATO çerçevesinde Irak ve Afganistan için kullanılacak.

Büyük sivil uçaklarla getirilen malzeme İncirlik’te daha küçük uçaklara aktarılacak.

Suriye veya diğer üçüncü ülkelere operasyon için kesinlikle kullanılmayacak.

Bu kararnamenin açıklanmasıyla birlikte ABD bir açıklama yaparak, üssü kesinlikle ölümcül (nonlethal) askeri malzeme için kullanmayacağını tüm dünyaya duyuracak.

ABD ayrıca üssün daha da geniş kapsamlı operasyonlar için kullanılması yönünde Türkiye’ye başvurduğunu ancak bunun Türkiye tarafından reddedildiğini de açıklayacak.

ABD dışında İngiltere de üssü kullanabilecek.

Çalışma başladı

DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül, İncirlik kararnamesiyle ilgili çalışmaların başladığını doğruladı. Gül dün Litvanya’ya hareketinden önce yaptığı açıklamada, ‘Sürecin kısa sürede tamamlanacağını zannediyorum’ dedi. Gül, şunları söyledi: ‘Şu anda Irak ve Afganistan’a yapılan yardımların biraz daha organize ve düzenli şekilde yapılmasıyla ilgili. Dolayısıyla eski alınan kararların uzatılması şeklinde çıkacak. Yeni boyutlar söz konusu değildir. Her uçağın inişi kalkışı, nereye gidiyor, ne taşıyor ne getiriyor, detaylı şekilde tespit edilecek.’



Kaynak http://www.hurriyetim.com.tr/



İrtica, ustalıkla aldatma içinde

Genelkurmay Başkanı Özkök, "Devletin temel niteliklerini değiştiremeyen irticai unsurlar, toplum ve devletle barışık bir görüntü vermişlerdir" dedi

Serhat Oğuz - İstanbul


Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, irticai unsurların son yıllarda yeni bir yol ve yaklaşım benimsediğini belirterek, "İrticai unsurlar, legal ve illegal oluşumlarla cumhuriyet ve demokrasinin hoşgörülerini ustalıkla kullanarak bir aldatma içindedir" dedi. Özkök, Harp Akademileri'nde düzenlediği yıllık değerlendirme toplantısında AB ve ABD ile ilişkilerden, Yunanistan ve varoşlara kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu. Özkök'ün konuşmasından çarpıcı bölümler şunlar:

İslam ülkesi değiliz
Türkiye'nin nüfusunun yüzde 99'a yakın bölümü Müslümandır ancak Türkiye, laik, demokratik ve sosyal hukuk devletidir. Türkiye, ne bir İslam devleti, ne de İslam ülkesidir. Türkiye'yi model olarak göstererek, nüfusun büyük bir bölümü Müslüman olan ülkelerin kolaylıkla demokratik bir yapıya dönüşebileceği sonucunu çıkarmak yanıltıcı olabilir. Laiklik ilkesi, Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır. Ancak başka ülkelerin kabul edebileceği bir ılımlı İslam modeline dönüştürülmek istenmesi halinde, bu yaklaşıma ulusça karşı çıkacağı asla gözden kaçırılmamalıdır.

Dine saygılıyız
TSK'nın dine düşman gibi gösterilmeye çalışıldığı bir ortamda, dine saygılı olduğumuzu ancak irticaya karşı olduğumuzu bir kez daha belirtmek isterim. İrticai unsurlar, son yıllarda terörle ya da doğrudan devletin temel niteliklerini değiştirmenin mümkün olmadığı gerçeğini görmüşler, toplum ve devletle barışık bir görüntü içine girmişlerdir. Ancak bunun anlamı, irticai faaliyetlerin artık sona erdiği değildir. Bunun anlamı, yeni bir yol ve yaklaşımdır. İrticai unsurlar, irticai terör örgütleri, radikal dini gruplar, dini motifli siyasal gruplar, dini gruplar, tarikatlar ve cemaatler adı altında legal ve illegal oluşumlar halinde geniş bir yelpazede yapılanarak, cumhuriyet rejimiminin ve demokrasinin hoşgörülerini ustalıkla kullanarak bir aldatma içinde oldukları görülmektedir. İrticai örgütler, kamu kurumlarında kadrolaşma gayretlerini artırmış, bu yönde önemli mesafeler kaydetmişlerdir.

Yunan varsayımı
Güven Artırıcı Önlemler kapsamında Kara Harp Okulu öğrencilerimizin Yunanistan'a yaptıkları ziyaret esnasında meydana gelen olaya ilişkin Yunanistan'ın resmi özür dilemesini bekliyoruz. Aksi takdirde bu faaliyetlerin yeniden gözden geçirilmesi durumu ortaya çıkabilir. Son yıllarda Yunanistan'ın savunma harcamalarındaki artış dikkat çekmektedir. Yunanistan'ın savunma politikasını, tehdidin doğudan (Türkiye'den) geldiği varsayımına dayandırmaya devam ettiğini göstermektedir. Adaları silahlandırmakta ve 6 millik kara suları üzerindeki hava sahasının 10 mil olduğu iddiasında bulunarak Ege uluslararası hava sahasını daraltmakta ve özellikle de Ege Denizi'nin bir Yunan denizi olduğunu çağrıştıracak şekilde, ülkemizden FIR'ı geçerek uluslararası hava sahasına giren askeri uçağımızı silah yüklü uçaklarla önlemektedir.

İngiltere üsleri koruyor
Bazı ülkeler 1960 antlaşmalarının değiştirilmesini istemektedir. Bu antlaşmaların varlığını sürdürmesinin gerekliliğini ve bizlere yüklediği görev ve sorumlulukların ihtiyaç olarak devam ettiğini savunuyoruz. Kıbrıs'ın stratejik önemi olmadığını iddia edenlere, İngiltere'nin Ada'daki egemen üslerini korumaya neden bu denli özen gösterdiğini ve Avrupa'dan çok uzaktaki problemli bir adanın, apar topar AB'ye neden alındığını hatırlatmak isterim. Rum tarafının amacı açıktır, Kıbrıslı Türkleri kendine yamamayı, KKTC'yi etkisizleştirerek adayı tek başına ele geçirmeyi hedeflemektedir.

Ermenistan kandırıyor
Ermenistan'ın tutumu kaygı vericidir. Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tanımamakta, asılsız soykırım iddialarının tanınması için girişimde bulunmakta, Azerbaycan topraklarının önemli bölümünü işgali altında bulundurmaktadır.

Çatışma ihtimali var
Terör örgütünün ulaşmak istediği sonuç, Türkiye'nin üniter yapısını değiştirmek, yani ülkeyi parçalamaktır. Ancak silahlı mücadeleyle bunu başaramadılar. Günümüzde konuyu siyasallaştırarak dolaylı yoldan amaçlarına ulaşmaya çalışmaktadırlar. Bütün bu gelişmeler açıkça anayasanın 3. maddesinde yer alan üniter yapıyı işaret etmektedir. Bu maddenin tartışılmaya açılmasının Türkiye'yi bir çatışmaya götürme olasılığı vardır. Bu sebeple bilinçli herkesin bu maddeyi bırakın tartışmayı, ülkemizin bekası ve geleceği için üniter devlet anlayışına dört elle sarılması gerekir.

Sızan PKK'lı arttı
PKK, Irak'ın kuzeyini sığınak olarak kullanmaktadır. Terör örgütünün Irak'ın kuzeyinden tasfiyesi konusunda ABD'nin gerekli hassasiyeti henüz göstermemesi, kendi içinde bazı sorunlar ve yeni oluşumlar yaşamasına rağmen, örgütün siyasi yapılanmasını Irak'ın kuzeyinde etkinleştirmesine ve bölgede 3. bir güç olarak varlığını pekiştirmesine yol açmıştır. Bu arada Irak'ın kuzeyini terk edip ülkemize sızan PKK teröristlerinin sayısı son 1 yıl içinde artmıştır.

Güvenliğin 4 dayanağı
Ülkemizin güvenlik stratejisinin 4 temel dayanağı vardır. Bunlar; "Etrafımızdaki simetrik tehditlere karşı mevcut dengeleri ve milli menfaatleri korumak için caydırıcı bir gücün varlığı", "Ülkenin bütünlüğüne, ulusal birliğine ve rejimin devamlılığına yönelik tehditlere karşı gerekli tedbirlerin alınması", "Doğu Akdeniz'deki güvenliğimizin temel noktasını teşkil eden Kıbrıs'taki hak ve menfaatlerimizin korunması" ve "Uluslararası yeni risk ve asimetrik tehditlerin, özellikle uluslararası terörün ülkemizdeki faaliyetlerinin ve ülke dışındaki menfaatlerimize zarar vermesinin önlenmesidir."

Kerkük patlayabilir
Politikamız, Kerkük'ün ve petrol kaynaklarının bütün Iraklılara ait olduğudur. Kerkük'ün özel statüsü olması çok önemlidir. Zorlanması halinde, her an patlamaya hazır olduğunu ve patladığında tüm bölgeyi etkileyeceğini belirtiyoruz.

ABD ile kriz yok

Türkiye'nin ABD'ye, ABD'nin de Türkiye'ye ihtiyacı vardır. Türk - ABD ilişkilerinin kötü bir dönemden geçtiği ve ilişkilerde kriz yaşandığı şeklindeki değerlendirme ve söylemler gerçekçi değildir. İlişkilerin saygı, iki taraflı, tutarlı ve karşılıklı hassasiyetleri dikkate alıcı şekilde ve egemenlik hukuku çerçevesinde olması çok önem verdiğimiz bir husustur.

AB algılayamıyor
Türkiye, AB'ye, Kafkaslar, Ortadoğu ve İç Asya'ya açılım sağlayacaktır. AB açısından bunun gelecekteki değerini Avrupalılar henüz tam olarak algılayamamaktadır. 'Evet' veya 'hayır' demenin sadece AB'nin hakkı olmadığını, Türkiye'nin de sonuçta "evet" ya da "hayır" diyeceğinin bilinmesini istiyorum. AB'ye girilemezse, dünyanın sonu gelmeyecektir.

Varoşlar engellenmeli
Yolsuzluk ve rüşvetin yaygınlığı, bölücü ve irticai faaliyetlerdeki tırmanış, devlet kurumlarına yönelik güven bunalımına, halkın hak, adalet ve aidiyet duygularının zaman içinde erozyona uğramasına ve toplumsal ümitsizlik ve memnuniyetsizliğe sebebiyet vermektedir. İşsizlik ve sosyal altyapı sorunları bulunan varoş niteliğindeki yerleşimler, master planları doğrultusunda şehirle bütünleştirilmeli ve yeni varoşların oluşması engellenmelidir. Yoksulluk ve cehalet, iç tehdit unsurlarının stratejik anlamda en temel istismar unsurlarıdır. Çünkü, bugünün de mutlu, yarınından emin olmayanlar aşırı uçlara yönelir. Orta tabaka mutlaka oluşturulmalı ve güçlendirilmelidir.

Tek bir devlet var

Türkiye'de tek bir devlet vardır, devlete çeşitli sıfatlar eklemenin ve bu sıfatları da varlığı devletin güvencesi olan kurumlarla ilişkilendirmenin uygun olmadığını düşünüyorum.

Ahlaki çöküntü var
İletişim alanındaki gelişmelere paralel olarak etkileşimin artmasıyla kültürel farklılaşma ivme kazanmıştır. Televizyonlar aracılığıyla artık evlerimizin birer üyesi olan insanlar, kavgalar, hakaretler, dedikodular, toplumumuzda yaşanan ahlaki ve kültürel çöküntünün ekranlara yansımasıdır. Türkçedeki aşırı bozulma, televizyon programlarında, kültürel değerlerden gittikçe uzaklaşan içerikler, yabancı isimli alışveriş ve eğlence merkezlerinin sayısındaki artış endişe vericidir.

Çin ve ABD krizi çıkabilir
Gelecekte küresel kırılmalara aday bölgelerin başında Uzakdoğu gelmektedir. Çin ve ABD'nin karşı karşıya gelmeleri için yeterli potansiyel mevcuttur. Asya'da devletler arası çatışma olasılığı yüksektir. Bir başka küresel kırılma hattı da Orta Asya ve Kafkasya'ya doğru uzanan bölgedir. Çin'le yakın temasa geçen Rusya, ABD ile karşı karşıya gelebilecektir.

kaynak:http://www.milliyet.com.tr/

Bush’a soykırımı tanı mektubu


WASHINGTON / a.a.

Ermeni lobisinin girişimiyle her yıl Beyaz Saray’a gönderilen ‘24 Nisan’da soykırımı tanı’ mektubuna bu yıl imza atanlar çoğaldı.

Clinton’ın eşi Hillary Clinton ve son seçimi kaybeden Demokrat aday Kerry’nin de imzaladığı mektuba rağmen Bush’un sözde soykırım iddiasını tanıması beklenmiyor.

ABD’de 32 senatör ve 175 milletvekili, Başkan George W. Bush’tan, 24 Nisan tarihinde Ermenilerin soykırım iddiasını tanıması talebinde bulundu. Senatörler arasında Hillary Clinton da yer alıyor.

ABD Kongresi’nin üst kanadı olan 100 sandalyeli Senato’da, başlarını Demokrat Parti New Jersey Senatörü Jon Corzine ve Cumhuriyetçi Parti Nevada Senatörü John Ensign’in çektiği 32 üye, Ermenilerin sözde soykırımın anma tarihi olarak kabul ettiği 24 Nisan’da Bush’un yapacağı açıklamada, ‘Ermeni soykırımını’ tanıması çağrısında bulunan bir mektubu Beyaz Saray’a gönderdi.

ÜNLÜLER İSİMLER

Aynı şekilde, Kongre’nin alt kanadı olan 435 sandalyeli Temsilciler Meclisi’nin 175 üyesi de, Bush’u sözde soykırımı tanımaya çağıran ve kısa süre içinde Beyaz Saray’a iletilecek bir mektubu imzaladı.

Bush’tan bu yıl ‘Ermeni soykırımını’ tanımasını isteyen senatörler arasında Kasım ayındaki başkanlık seçiminde Bush’un karşısında kaybeden Demokrat Parti Massachussetts Senatörü John Kerry, eski Başkan Bill Clinton’ın eşi olan Demokrat Parti New York Senatörü Hillary Clinton, Demokrat Parti Connecticut Senatörü Joe Lieberman, Cumhuriyetçi Parti Kansas Senatörü Sam Brownback, Demokrat Parti Illinois Senatörü Barak Obama, Demokrat Parti Delaware Senatörü Joe Biden, Demokrat Parti Maryland Senatörü Paul Sarbanes, Demokrat Parti Massachussetts Senatörü Edward Kennedy ve Cumhuriyetçi Parti Minnesota Senatörü Norm Coleman gibi isimler yer aldı.

LOBİNİN GİRİŞİMİ

Washington’daki gözlemciler, Başkan Bush’un bu yılki açıklamasında da sözde soykırım iddialarını tanımasının beklenmediğini belirtiyorlar. Ermeni lobisinin girişimiyle geçen yıl Nisan ayında Senato’dan Bush’a gönderilen benzer bir mektupta 22 senatörün, Temsilciler Meclisi’nden gönderilen mektupta 169 milletvekilinin imzası yer almıştı.



kaynak hürriyet
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder MSNM
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1