Bozkurt NET

[kurtoglu1919]

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI 100 TEMEL ESER ARASINA NESİN'İNKİLERİ ALMADI
Milli Eğitim Aziz Nesin'i unuttu!
Hürriyet Gazetesi yazarı Tufan Türenç'in köşe yazısı... Boşuna uğraşmasınlar Aziz Nesin unutulmaz











MİLLİ Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik uluslararası mizah yazarı Aziz Nesin’i tanımıyor desem bu olanaksız.

Kendisi okumasa mutlaka hocalarından duymuştur ününü ve önemini.

Nesin’in toplumsal gözlemlerinin ne kadar güçlü ve gerçekçi olduğunu...

Öykülerinin güldürürken düşündürdüğünü ve yaşamın gerçeklerini öğrettiğini...

Toplumsal adaletsizliğin yarattığı üzücü olayları, yazar çizer ve aydınların çektiği çileleri ustalıkla nasıl güldürü öykülerine dönüştürdüğünü...

Ve de toplumsal olaylarda nasıl bir aydın dürüstlüğü ve sorumluluğu sergilediğini...

Hocaları mutlaka ona anlatmıştır.

Ama belli ki Bakan Çelik bunlardan hiç etkilenmemiş.

Etkilenmeyi bırakın belli ki Aziz Nesin’e karşı bir hınç ve öfke duymuş.

Ünlü yazarın Türk insanına okumayı sevdirmek için bir yaşam boyu verdiği emeklere de saygı duymamış.

Yapıtları üst üste konulduğunda kendi boyunu fersah fersah geçtiğini de unutmuş.

* * *

Aziz Nesin...

Türk edebiyatının efsanevi devlerinden... Yapıtları pek çok yabancı dile çevrilmiş. Yüzlerce ulusal ve uluslararası ödülün sahibi...

Beş kıtada yaşayan insanlar onu okumuşlar, bundan sonra da okumaya devam edecekler.

Ama böyle bir yazarın yapıtlarına bizim Milli Eğitim Bakanlığımız ilköğretim öğrencileri için seçtiği 100 temel eser arasında lütfedip yer vermemiş.

Ünlü yazarın oğlu Ali Esin haklı olarak isyan ediyor ve kararı kınıyor:

‘Yüz binlerce yetişkin okumayı Aziz Nesin sayesinde ve çocukluğunda sevmiştir.

Yüz binlerce insanın ilk okuduğu kitap Aziz Nesin’in kitaplarıdır. MEB yetkilileri bunu bilmezler mi? Bilmiyorlarsa orada ne işleri var? Biliyorlarsa amaçları ne?’

* * *

Oysa büyük ustanın çocuklara dönük harika kitapları var. Bazılarını MEB yetkililerine anımsatalım:

Şimdiki Çocuklar Harika, Ben de Çocuktum, Bu Yurdu Bize Verenler, Borçlu Olduklarımız, Pırtlatan Bal, Uyusana Tosunum, Anıtı Dikilen Sinek...

Evet Ali Nesin’in vurguladığı gibi ‘Amaç ne?’

Aslında amaç açık.

Gericiliğe, yobazlığa, şeriatçılığa şiddetle karşı koyan, Türkiye’yi Ortadoğu karanlığına sürüklemek isteyenlere savaş açan ve daima laik demokratik cumhuriyeti savunan Aziz Nesin’i yeni nesillere unutturmak.

Aziz Nesin gibi bir devi unutturma, yapıtlarını yok sayma olanağı var mı?

Bunu ancak çağın yüzlerce yıl gerisinde kalmış, akıl ve bilimden kopmuş kafalar hayal edebilir.

Bu karar, Milli Eğitim Bakanlığı gibi çok önemli bir kurumda hangi dünya görüşünün egemen olduğunu gösteriyor.

Bakan Çelik bu büyük yanlışı bugüne kadar düzeltmediğine göre bakanlık sorumlularının görüşlerine katılıyor demektir.

Politikacılar hangi makama yükselirlerse yükselsinler, iktidarları ne kadar sürerse sürsün bir gün unutulup gidecekler.

Bundan çok değil on yıl sonra Hüseyin Çelik’i hiç kimse anımsamayacak.

Ama Aziz Nesin bıraktığı yapıtlarla yalnız Türkiye’de değil tüm dünyada yüzyıllar sonra bile yaşayacak.

[bozkurt_1977]

ülküdaslar benim aklim ermiyor bazi seylere, tiyatro bahsi oluyor bu memlekette ve yahudi asilli biri ve onun esi Kenter'ler devlet sanatcisi yapiliyor.

bu sahislar öldükten sonra yakilmak istedikleri icin, Türkiye'de ilk "Yakma Firin'inin" yapilmasi icin belediyeye baski uygulatiyor. bunlara uyan Fatma girik ile Kadir inanir gibi sanatcilarda var ve bizde yakilmak istiyoruz diyorlar.

Yunan asilli sanatcilarimizin methiyelerle göklere cikarildigi bir 20 tane örnek deseniz mevcut.

oportunist, bölücü, mason ve yahudi, komunist ve her cesit Türk milletine uymayan ve zararli olan sahsiyetler bu memlekette medya tarafindan ve spopnsorlar tarafindan, göklere cikariliyor.

Aziz Nesin mesela kurdugu vakifta sübyancilik sapkinligina düstügüne dair, o vakifin ilk 25 üyesi cocuk ve genclerden basina sizan bilgiler olmus ve carcabuk örtbas edilmisti.

aklim almiyor.

öbür taraftan nerdeyse acliktan ölen gercek sanatcilarimizda mevcut, ozanlarimiz mevcut.

[ulkucu_reis]

""Gericiliğe, yobazlığa, şeriatçılığa şiddetle karşı koyan, Türkiye’yi Ortadoğu karanlığına sürüklemek isteyenlere savaş açan ve daima laik demokratik cumhuriyeti savunan Aziz Nesin’i yeni nesillere unutturmak.""

Kurtoğlu1919 kardeşim,
gene müdahale edecem ama bu yazının gereksizliği ve gazeteye yazanın ne mal olduğu yukardaki alıntıdan belli. Benim dinimi milletimi söven aşağılayan ateistin birinin savunulacak bi tarafı yoktur. Senden ricam lütfen süzgecini kullan. Selametle:

[reisim25]

Aziz Nesinin bütün kitaplarını okudum. Kayda değer çok fazla bir şey bulamadım. Kara mizah yapıyor. Ateistliği savunan, Türk ve İslam kelimeleriyle mücadele etmiş bir insanı kurtoğlu1919 nasıl savunur, daha anlamış değilim.
Dünyanın bir çok ülkesinde aziz nesin yok, Kardeşim.
Belçikada Aziz Nesin öldükten sonra eserleri değersiz bulunduğundan milli kütüphanelerinden bile çıkartılmıştır.
Türkleri aptal olarak gören ve %65 oranını veren, daha sonra da oran konusunda yanıldığını daha fazla aptal olduğunu söyleyen birsini "kütüphanelere" yerleştirme, ders kitaplarına koyma olsa olsa, bu mileete saygısızlık olur.
Düşünmeden yazmayın. Aziz Nesin bir İslam-Türk düşmanıdır.
TTK ve Y.

[kurtoglu1919]

Bu konuyu buraya acmam sizler,le bizim Sanatci nedir nasil olmali neler diyebilir diyemez tartismak icin actim !!!


saygilar

[kurtoglu1919]

TİYATROYU SARSAN ADAM: ''BENİ İSTEMEYENLER BEYAZ TÜRKLER''
''Beyaz Türkler beni istemiyor''
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin’in görevden alındıktan sonra “Bakan Atilla Koç, Ensar Kılıç’ı başrejisör olarak atamam için baskı yaptı. Yapmayınca görevden aldı” iddiası Devlet Tiyatroları’nın karıştırdı.







Devlet Tiyatroları’nın deneyimli rejisörü, MHP’den milletvekili adayı olan Ensar Kılıç, suskunluğunu bozdu. MHP’den milletvekili adayı olduğu için eleştirildiğini belirten Ensar Kılıç, “Anayasal hakkımı kullandım, yine kullanırım. CHP’den aday olsam baştacı edilirdim, kimse bir şey demezdi” diyerek tartışmalara tepki gösterdi.

Tek torpilim ismim

Lemi Bilgin’in iddiaları ile ilgili ise Kılıç, “Niye böyle bir şey yaptı bilmiyorum? Resmen beni linç etmeye kalkıyorlar” dedi. Bakanın kendi terfisi için aracılık yapmasının söz konusu olmadığını söyleyen Kılıç, “Başrejisörlük teklifini bana Mine Acar getirdi. Ancak bu karışık ortamda böyle bir görevi kabul etmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Bakan Koç direkt olarak bir genel müdüre bunu söyleyemez. Sayın Bakan’ı da birkaç defa gördüm” diye konuştu.

30 yıldır tiyatroya emek verdiğini anlatan Kılıç, şunları söyledi: “Tek torpilim yaptığım işler ve ismim. Kimsenin yakını değilim. Bana laf söyleyenler kaç ödül almışlar neler yapmışlar onlar da söylesin.” Her genel müdür değişikliği gündeme geldiğinde isminin tiyatro koridorlarında hararetle dolaştığını anlatan Kılıç, “Kendileri uydurup kendileri inanıyorlar. Gerçekten çok yoruldum. Artık cevap bile vermiyorum” dedi.

Sorun bakış açısı

Kendisiyle ilgili asıl problemin bakış açısıyla ilgili olduğunu anlatan Kılıç, “Atatürk, Devlet Tiyatroları’nı, Türk yazarlarının eserleri ve oyunları için kurdu. Ben ve benim gibi düşünenler, örneğin Cengiz Aytmatov gibi bir yazarın eserleriyle yükselip, tüm dünyaya sesimizi duyurmayı hedefliyoruz. İşte bu farklılık yaratıyor. Çünkü Beyaz Türkler bunu kabul etmiyor. Asıl mesele bu. Türkiye’de Türk olmak zordur” diye konuştu.

Gürzap, Koç’a dava açacak

Sanatçı Can Gürzap kendisini “Bankamatik memur” olarak değerlendiren Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un sözleri üzerine dava açmaya hazırlanıyor. Sanatçı Can Gürzap, “Bakan benim kariyerimle oynuyor. Ben 36 yıldır sahneden inmedim ki, 6 yıldır oyunlarda oynamayayım” dedi. Koç’un Elazığ’da konsere gitmek için uçak istediği yönündeki sözlerinde kastettiği isim olduğu ileri sürülen Nalan Altınörs de açıklama yaptı. Örs, hiçbir özel talebi olmadığını, bakanlık talebiyle son 6 ay içinde Anadolu’da 16 konser verdiğini söyledi.

Çiller’e de ders verdi

Ensar Kılıç, Ahmed Yesevi Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi’nde diksiyon ve oyunculuk dersleri veren bir öğretim görevlisi. Kılıç, bir dönem Tansu Çiller, Meral Akşener, Agah Oktay Güner, Sadi Somuncuoğlu’nun da bulunduğu çok sayıda siyasetçiye diksiyon dersi verdi. MHP’nin konuşma sanatı derslerine katılan Kılıç seçim dönemlerinde siyasetçilere özel konuşma sanatı dersleri veriyor. Ensar Kılıç, 57. Hükümet döneminde de yine gazete manşetlerini süslemiş bir isimdi. Kılıç, DSP’nin MHP ile koalisyon ortaklığına gidip gitmeyeceğinin tartışıldığı günlerde MHP’ye ve ülkücülerin imajlarını düzeltmeleri için, hazırlattığı broşürlerle ülkücülere “beyaz çorap giymeyin, sarımsak yemeyin, tespih sallamayın, yumurta topuklu ayakkabı giymeyin” gibi önerilerde bulunarak toplum içinde nasıl davranmaları gerektiğini anlatmıştı. Rejisör Kılıç aralarında “Anahanım kızhanım”, “Deli Dumrul”un da bulunduğu onlarca oyun yönetti.

AKŞAM / Ercan YAVUZ - Deniz GÜÇER