Bozkurt NET

[murat25]

Bölükten bir asker bir gece abdest alma gereği duyar.Asker sahile gitmek için komutanından izin ister komutanı tehlikeli olduğu için izin vermez.Asker yinede gitmeye kararlıdır..abdest alıp hemen geri dönecektir.

Sahile indiği anda az ileride düşman askerlerinin denizde eğlendiğini görür.Başlarında makinelı tüfeği olan bir nöbetçi olduğunu görür.Asker gizlice yaklaşarak nöbetçiyi süngü ile öldürür.Eline aldığı makineli ile denizde eğlenen tüm düşman askerlerini tarar.Mermisi bitene kadar çoğunu öldürür.Sonra makineli ile kaçıp bölüğüne döner.Komutanı emri dinlemediği için askere çok kızar.Fakat korkusuzluğu ve başarısı diğer üst komutanlar tarafından takdir ile karşılandığı için ödüllendirilir..

Nice tüysüz yiğitler yılmadı cenk devrinden..
Koştu senin koynuna çıkar çıkmaz evinden..
Sen onların açtığı bayrağın alevinden..
Kaç bayrağın tutuşup yere düştüğü yersin..

Tepede bulunan düşman makineli tüfek yuvası,Türk askerlerine göz açtırmamaktadır.Tepenin aşağısında çok fazla şehit verilmiştir.Mehmet çavuş ve iki asker makineliyi susturma işine gönüllü olmuştur.Gece karanlıkta yola çıkarlar.Gizlice yaklaşıp ellerindeki tek el bombasıyla bir seferde başarmak zorundadırlar.El bombasına uzun bir ip bağlıdır ve fünyenin muhakkak yere çarpması gerekmektedir.Yuvanın yakınına geldiklerinde makineli hala ölüm kusmaktadır.Hemen el bombasını atarlar fakat bomba patlamaz.Ucuna bağlı olan ipi geri çekerler.Bir daha atarlar ama yine başarılı olmaz.Makinelinin başındakiler tepenin aşağısındaki Türk askerlerine odaklandıkları için durumu fark edemezler.Üçüncü denemede bomba patlar ve makineli yuvası havaya uçar.

Türk milleti elinde tek bir çare kaldığı halde mücadeleyi bırakmamıştır.Bugünde dilini ve benliğini esareti altına yeltenmeye çalışan İÇ ve DIŞ düşmanlara asla boyun eğmeyecektir.

Seddülbahir ve conk bayırı bölgelerinde adı çok duyulan bir yiğit vardı.Bombacı Mehmet çavuş.Bu kahraman asker İngilizlerin fırlattığı bombaların üstüne korkusuzca atlayıp yakalıyor ve geldiği yere geri gönderiyordu.Böylece İngiliz bombasıyla İngilizleri vuruyordu.

Bir zaman sonra bunun farkına varan İngilizler bombayı fırlatmadan önce içlerinden üçe kadar sayıyor sonra fırlatıyorlardı.İşte bu bombalardan birini yakalamak isterken Mehmet çavuşun bir kolu patlayan bomba ile kopmuştu.Bu yiğit asker hastanede tedavi altındayken komutanına yazdığı mektupta şunları söylüyordu :Komutanım sağ kolumu kaybettim ama sol kolum var pekala onunlada iş görebilirim.Yaram henüz kapanmadığı için bölüğüme dönemiyorum beni af ediniz..

ASKERDEYKEN HAVA DEĞİŞİMİ HASTA RAPORU ALMAYA ÇALIŞAN ASKERLİKTEN KAÇMAYA ÇALIŞAN İNSANLARA NE DEMELİ..

Bütün varlığını vatan-millet-din yoluna adamış Mehmet çavuş ların ülkesinde bugün dilimizi-dinimizi-milletimizi bombalayanlar var.Bu bombaları geldikleri yere göndermek için daha ne kadar bekleyeceğiz.??!!

Öğün ey Çanakkale cihan durdukça öğün..
Ömründe göstermedin düşmana bir düğün..

Çanakkale savaşından önce İngiliz savaş başkanı lord kitehener şöyle zırvalıyordu:Gelibolu şehrinin karşısında bir denizaltı su yüzüne fırlayıp İngiliz sancağını üç kere sallarsa Türk garnizonu soluğu bolayırda alır.!!

Bu sözden sonra çanakkaleden Marmara ya geçen ve periskobunu su yüzüne henüz çıkarmış olan turkuvaz adlı denizaltı müstecip onbaşı tarafından vurulmuş ve bütün mürettebatı esir alınmıştı..

O zamanlar ne İngiliz ne Fransız sancağının dalgalanmasına izin verilmişti..nice müstecip onbaşılar Çanakkale boğazını düşmana dar etmişti.bu gün ise şehitlerimizin mirası özgür Türkiye nin üzerinde İngilizce bayrağı dalgalandırılmak isteniyor.Çanakkale de maddi güçle elde edilemeyenler bugün kültürel sömürgecilikle ele geçirilmeye çalışılıyor..

Ey müstecip onbaşılarının torunları NERELERDESİNİZ.!!???