Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - İÇİŞLERİ BAKANINI VE EMNİYET MÜDÜRLERİNİ UYARIYORUZ!
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: 1, 2  Sonraki »  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 2 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Sal Eyl 06, 2005 8:15 pm    ileti konusu: İÇİŞLERİ BAKANINI VE EMNİYET MÜDÜRLERİNİ UYARIYORUZ! Alıntıyla Cevap Gönder

Bir yıldan fazla zamandır,bu olayların geleceğini biz olalım,düşünen başkaları olsun defalarca gündeme getirdik.İşte sonunda bu günlere kadar geldik.Biz tekerlek kırılmadan önce bunları söyleyerek bu lakayt tutumların bırakılmasını,Türkiye'de döneminizde suç patlaması olduğunu,bu ceza kanununun çok sakıncalı olduğunu,devletin caydırıcılığının sayenizde bittiğini söyledik.Demokrasi ile yönetilen bir ülkede,başbakan dahil,hiçbir görevli ;memleketin geldiği bu noktada o koltuklarda oturamaz.Ama biliyoruz ki,sizler aynı lakaytlık ve vurdumduymazlık içerisinde devam edip,bu ülkenin kargaşaya,adım adım bir iç savaşa doğru götürüldüğünü,elinizi kolunuzu bağlamış seyredeceksiniz.Ben bu iktidarın kararlarının altında imzası olan içişleri bakanından hiç de ümitli değilim.Onu istifaya davet ediyorum ama biliyorum ki yapmayacak.
Sözüm sizlere, değerli emniyet müdürlerimiz.
Ben de memuriyet yapmış bir insanım.Sizin alanınızda değil başka bir alanda görev yapmakla birlikte,bu çarkın nasıl döndüğünü,nerelerde tıkandığını,sizlere nerelerden baskılar geldiğini,kızakları,sürgünleri,yolsuzlukları biliyorum.
Sizler bu şerefli devletin onurlu kamu görevlilerisiniz,rte nin ya da akepenin kapukulu askerleri değil.Bu ülke vatandaşlarının,Türk milletinin ödediği vergilerden maaşlarınızı alıyor ve çoluk çocuk yetiştiriyorsunuz.Sel gider kum kalır.Onlar siyasidir.Yarın alır şapkalarını,bir şey olmamış gibi giderler.Ama sizler gene buralardasınız.Onların hepsinin çocukları dolayısıyla ikinci vatandaşlıkları var,oysa sizin için başka Türkiye yok;ayni bizim de olmadığı gibi.
Size akıl vermek gibi ,haddimizi aşmak gibi bir niyetimiz yok.
Sizden Türk milleti olarak beklediğimiz,tahrik edilmiş,çıldırtılmış samimi milliyetçi insanlarımızı,bu ülkeyi bölmek isteyen adi bölücülerle bir tutmayın.Daha açıkcası bize teröristlere yaptığınız şekilde yaklaşmayın.
Bu olaya karşı çıkan milletimize ,şefkat ve anlayışla yaklaşın.Bebek katillerine,çapulculara yaptığınız müdahaleleri,bize layık görmeyin.
Yetki verilmez alınır.Yetkimiz yok bahanelerinin ardına sığınıp,avrupaya yaranma budalası bu iktidarın maşası olmayın.Kullanmaya niyetli adamın herzaman yetkisi vardır.Boğazınızdan haram geçmediği,yemediğiniz içmediğiniz sürece,hiç bir kanun ve temsilcisi,görevinizi yaptınız diye size bir şey yapamaz.Kızakları ve sürgünleri de umursamayın.Bu teröristler ne şekilde susturulacaksa o şekilde susturun bunları.Devletin etkili caydırı gücü olduğunuzu dosta düşmana ispatlayın.Bu millet size haklarını ancak bu şekilde helal eder.Bizim bunlara müdahale etmemizi
istemiyorsanız o zaman görevlerinizi yapın.İstanbuldaki olaylarda kaç kişiyi tutukladınız onlardan merak ediyoruz?
Bakın bu ülkede bir içişleri bakanı sehpaya gitti,bir emniyet müdürü pencereden atıldı zamanında.Kimse Türk milletinden büyük değildir.
Biz oturduğumuz yerden bir çok şeyi biliyoruz.Sizlerin bilmemesi mümkün değil.İçişleri bunları hasır altı edebilir.Ama sizin tedbir almanızı kim engelliyebilir?Bu bölücüleri artık meydanlarda konuşturmayın.Bunların pehlivan edasıyla millete meydan okumaları bizi rencide ediyor,çıldırtıyor.
Eğer bu tutumlarınız devam ederse,bu ülkenin karışmasında,iç savaş çıkmasında sizin de vebaliniz olur.Bu durum devam ederse,milleti daha fazla tutamazsınız.O zaman hiç altından kalkamıyacağınız olaylara yol açarsınız.Ordumuzu örnek alın.Onlar vatandaşımıza ne şekilde davranıyorsa,siz de ayni anlayışla muamele edin Türk Milletine.
Bu millet sizden bunları bekliyor.İktidarın değil,kendi yanında olmanızı istiyor.Sizden Türk milleti adına bu asyiş meselesine el atmanızı,bu ülkede huzuru bozmaya kalkan herkese karşı devletin gücünü göstermenizi bekliyoruz.Bu kutsal görevinizde başarılar.Allah utandırmasın.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Alper_Tunga72
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Feb 04, 2005
İletiler: 665
Şehir: TC-İzmir

İletiTarih: Sal Eyl 06, 2005 8:30 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Umarım emniyet görevlisi arkadaşlardan okuyan çıkar da bu yazıyı,kafalarında bir şimşek çakar hiç olmazsa...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM
turan-neferi
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jul 23, 2005
İletiler: 35
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Sal Eyl 06, 2005 9:06 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Emniyet, elimiz lolumuz bağlı diyor, bu kanunlarla ne hırsızla nede kansızla mücadele olur, taşlar bağlandı köpekler serbest bırakıldı..
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
ulkucu_reis
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jan 25, 2005
İletiler: 160

İletiTarih: Sal Eyl 06, 2005 9:42 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Emniyet teşkilatının yetkileri kısıtlandı. Genelkurmay niye bunu dile getirdi. Çünkü elinde. Ama emniyetin böyle bir yetkisi yok. İçişleri bakanının emrinde.
Bu ülkede eskiden beridir bilir insanımız, teröriste polisin müdhale şeklini. Şu son iki-üç yılda değişeni halk da farketmedi değil, ama polisin teröristi koruduğuna yeni şahit oldu ve olacak.
Emniyet teşkilatının yüzde sekseni milliyetçi veya camiaya yakın insanlardır, vatanperverdir. Şahsen uyuduklarını falan da düşünmüyorum. Bize hükümetin emirlerini yansıtmaları açısından fevkalade dikkate değerler. Bu açıdan akp nin düşmesine milliyetçiliğin şahlanışına katkıda bulunacaklarını onlar da biliyorlar. Yoksa belinde silah elinde cop ve panzer olan bir insanın bunlara sabretmesi kolay değil.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Kibris74
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jul 02, 2005
İletiler: 150
Şehir: K.K.T.C

İletiTarih: Çar Eyl 07, 2005 3:32 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Güzel vatanimiz oyle bir yildiz olur ki
ama bana engel olanlar var
M:H:P basbakan Bahceli baska cözum yokkkkkkkkkkkkk
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kazman
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Sep 06, 2005
İletiler: 26

İletiTarih: Çar Eyl 07, 2005 8:43 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

ÜLKÜDAS;LAR BUNLARI KIM EGITI ???

SAKIN AMA SAKIN HA BIR OLAY CIKARIP BIZLERIN ÜSTÜNE ATMA CÜRETIN DE BULUNMAYIN !!!

HIC BIR ÜLKÜCÜ SOKAKLARA CIKIP BIR OLAY YARATMASIN;CÜNKÜ BIZLER HESAP VERMEYE DEGIL HESAP SORMAYA GELIYORUZ !!!

BIZIM GÖZLER PÜR DIKKAT ICINDE DIR !!!

HER SEYIN FARKINDAYIZ

SAYGILAR
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kazman
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Sep 06, 2005
İletiler: 26

İletiTarih: Çar Eyl 07, 2005 10:08 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

07.09.2005
Para için bu işi yapıyor


Şükrü KÜÇÜKŞAHİN / ANKARA

Fatih Camii'ndeki şeriatçı eyleme isyan eden Başbakan Yardımcısı Şahin, 'oradami sivil polisler neden o adamı takip edip yakalamadı' dedi.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Fatih Camii’ndeki eylemde Atatürk’e hakaret eden Hizb-ut Tahrir örgütü lideri Yılmaz Çelik için, ‘Bu adamın bu işlerle alakası olamaz. Para karşılığı bu işleri yapan biridir. Bunlar uluslararası bir örgüt’ dedi. Şahin, Yılmaz’ı yakalamayan İstanbul polisine de tepki gösterdi.

BAŞBAKAN Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, İstanbul Fatih Camii’ndeki Hizb-ut Tahrir eylemi nedeniyle İstanbul Emniyet’ini ağır bir dille eleştirdi. Şahin, cuma günü Fatih Camii avlusunda hilafet bildirisi okuyan örgüt lideri Yılmaz Çelik’in polis tarafından yakalanmış olması gerektiğini söyledi. Geçen yıl Fatih Camii’nde kendisine de bildiri veren Hizb-ut Tahrir üyelerini gözaltına aldırdığını ve İstanbul Emniyet Müdürü’ne bu örgütün bölgede evleri olduğunu söylediğini açıkladı. Şahin, şöyle konuştu:

BİLDİRİ ÇANTAMDA

Ramazan’da bayram namazı için Fatih Camii’ne gittim. Çıkışta, şadırvan tarafındaki kapıyı tercih ettim. Kapının iki yanında iki genç durmuş, çıkanlara kapalı birer zarf veriyordu. Aynı zarfı bana da uzattılar. Alıp açtım. Tahmin ettiğim gibi içinde bildiri vardı. Hizb-ut Tahrir imzasını gördüm. Bildiride tamamen cumhuriyete küfür ediyorlardı. Bildiriyi yanıma da aldım. Sanırım hálá da çantamdadır. (Şahin, bildiriyi çantasında arayıp bulduktan sonra bazı bölümlerini de yeniden okudu.)

GÖZCÜYLE TARTIŞTIM

Bunun üzerine orada bekleyen polisleri çağırdım. Adamların eylem ve bildirilerinin yasadışı olduğunu söyleyip gözaltına almalarını, haklarında işlem başlatmalarını tavsiye ettim. Bu sırada onların gözcüsü olduğunu tahmin ettiğim sakallı biri bana çıkıştı. ‘Amerikan uşaklığı yapıyorsunuz’ falan gibi laflar etti.

CUMHURİYET SAYESİNDE

Ben de ona, ‘Bunun Amerikan uşaklığı ile ne alakası var. Burada rahatlıkla ibadet edebiliyorsunuz, buralarda huzur içinde gezebiliyorsunuz. Bütün bunları Cumhuriyete borçlusunuz. Eğer yasal bir şey olsa niye zarf içine gizlesinler? Bu dağıtılan bildiri sadece Cumhuriyete küfür içeriyor’ dedim.

POLİS NE BEKLİYOR

Gözcüyle tartışıp otomobilime gittiğimde, o iki genci polislerin arasında, otomobilin yanında buldum. Hayret edip polislere ne beklediklerini sordum. ‘Efendim sizin için burada tutuyoruz’ dediler. Çıkıştım, ‘Kardeşim benimle ne alakası var, götürün karakola haklarında işlem yapın’ dedim. Daha sonra, savcılık olaya el koyana kadar da takip ettim. Sonrasını bilmiyorum. Ancak, ben işin şöyle de takipçisi oldum. Bunların Fatih’te evleri varmış, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’a bunları anlattım.

AMAÇ PROVOKASYON

Cuma günkü olaya gelince, bildiriyi okuyan adama (Yılmaz Çelik) iyi bakılsın. Bence bu adamın bu işlerle alakası olamaz. Para karşılığı bu işleri yapan biridir. Amaç polisi provoke etmekti. Bunlar uluslararası bir örgüt. Ertesi gün de Londra’da eylem yaptılar.

Polisler gözaltına almalıydı

BUNLAR kim ki Müslümanlığı savunmak onlara kalsın. Akıllarına göre ayetlerden alıntılar yaparak, küfür ediyorlar. Polisin o bildiriyi okuyanı mutlaka yakalaması gerekirdi; eğer bunu o sırada provokasyon olmasın diye yapmadıysa takip edip sonradan yapmalıydı. Bunu da rahatlıkla yapabilirlerdi; çünkü bilirim, orası zaten sivil polis kaynıyor.




arkadaşıma yolla arşivime ekle yazıcı için




Yorum Sayısı: 3 / 36 Yorumlarınızı Yazınız diğer yorumlar >>>


kemaL kılıç 07.09.2005 - 11:37
Polise hem müdahale etme diye emir vereceksiniz hemde polisi suçlayacaksınız.Kimi kandırıyorsunuz.Olayları kendinize göre çevirmeyin.Kızım sana söylüyorum oğlum sen anla misali



Dönmüş T. 07.09.2005 - 11:36
Başbakan Yardımcısı Şahin, 'oradami sivil polisler neden o adamı takip edip yakalamadı' demiş. Sen başbakan yardımcısısın. Eğer görevini yapmammışsa yetkiliyi görevden alırsın. Yeni yetkili de o polisi görevden atar.Yerine görevini yapanı getirir. Başbakan yardımcısı kendi kendini şikayet ediyor



Gökhan han 07.09.2005 - 11:21
Sayın Bakan AB ye yaranmak için çıkardığınız yasalardan haberiniz yok galiba. Olsaydı bu talihsiz açıklamayı yapmazdınız. Siz çıkardığınız yasayı bilmezseniz kimden ne görevi bekleyeceksiniz. Ayrıca Sayın Bakan çıkardığınız ve bilmediğiniz yasayı ben size hatırlatayım. Polis savcının yazılı emri olm...devamı


Yorum Sayısı: 3 / 36 Yorumlarınızı Yazınız diğer yorumlar >>>







NOT:SAYIN BASBAKAN YARDIMCI SI !!!

PEK ALA SIZ BU ÜLKEYE NEYIN KARSI;SINDA SATIYORSUNUZ???

GÖZLERIMIZ SIZLERIN ÜSTÜNDE DIR SIZI DIS MIZRAKLAR ELEMANI !!!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
reisim25
Özel Üye
Özel Üye



Kayıt: Mar 25, 2005
İletiler: 779
Şehir: TR

İletiTarih: Çar Eyl 07, 2005 1:25 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

TCK 213. maddeye göre terörün lehinde yazı yazan, destekleyen, apo itini haklı gösterenler hakknda ceza-i işlem yapılması ve bunun içinde tutuklanması gerekmektedir.
Siz ne kadar kanun çıkarırsanız çıkartın, uygulamadıktan sonra hiç bir işe yaramaz.
İki çözüm önerim vardır.
1-İdam yeniden konsun ve işletilsin
2-Bunu da bilenler bilirler.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kurtoglu1919
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Dec 03, 2004
İletiler: 940
Şehir: AVUSTURYA/VIYANA

İletiTarih: Cum Eyl 09, 2005 9:54 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

"TRT AKP'nin borazanı"

Suç duyurusunda bulunuldu

TRT'nin Anayasa ve yasalara aykırı yayın yaptığı, AKP'nin propaganda aracı haline getirildiği iddiasıyla TRT Haber Dairesi Başkanı ve beş yöneticisi hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu.

TRT'ye suç duyurusu

Kamu görevi yapmakla yükümlü olan TRT'nin Anayasa ve yasalara aykırı yayın yaptığı iddiasıyla yöneticileri hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu.

Haber-Sen yöneticileri Haber Dairesi Başkanı Tuğrul Utku,TRT başkan yardımcıları Zafer Kiraz, Avni Küpeli,Yıldıray Arslan, Haber Müdürü Hüseyin Demirci ve Merkez Haberler Müdürü Ersin Küçükbarak hakkında suç duyurusunda bulundular...

Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na verilen dilekçede TRT'nin AKP'nin propaganda aracı haline getirildiği, Anayasa'ya aykırı yayın yapılarak görevin kötüye kullanıldığı savunuldu...


Bu haber 181 kez okunmuştur Kategori: Güncel

YAZARLAR
. ORTADOĞU






ORTADOĞU BASIN MESLEK İLKELERINE UYMAYA SÖZ VERMİŞTİR.
İLERİ GAZETECİLİK adına Zeki SARAÇOĞLU
Ortadoğu Gazetesi © 2005
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder MSNM
adigek
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Aug 25, 2005
İletiler: 474

İletiTarih: Cum Eyl 09, 2005 12:01 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Biz TÜRKLER tarih boyunca çeşitli düşmanlarla savaşıp; üstünlüğümüzden ve soyluluğumuzdan kaynaklanan özelliklerimiz sayesinde daima galip gelmeyi bilmişizdir. Yeri geldi karadan gemileri, yeri geldi denizin içinden atlı cengaverleri düşman üstüne sürdük. TÜRK olmanın getirdiği bir soylulukla, tarihimiz anıt savaşlarla doludur. Bizler savaş alanlarında muhteşem başarılar gösterirken acaba düşmanlar nasıl yollar izlemeliydiler? Basit! Kale içten fethedilir! Örneğin Fatih Sultan Mehmed'i er meydanında yenemeyenler, onu doktor kılığına soktukları bir Cenevizli vasıtasıyla katletmişlerdi. Bu hep böyledir. Er meydanı böyle çapulcuların pek hoşlanmadığı bir yerdir! Planlı bir şekilde kahpece tezgahlar kurulur sonra harekete geçilir. Böylesine sinsilikle bazen bir savaş kazanılabilir, bazen de bir devlet ele geçirilebilir. Durum böyleyken artık savaşlar yerini bu tür gelişmelere bırakmıştır. Bir devleti, bir milleti bölmenin en kolay yolu da bu şekildedir. Nerede zararlı bir fikir veya oluşum varsa hemen O Milletin başına bela edilir. Bunu, Milletin düşmanları gönüllüce yaparlar.

Günümüz Türkiye'sine bakıp, "Milli bütünlüğümüz acaba tehlikede mi?" şeklinde bir araştırma yapacak olursak, bazı kriterlerin ve oluşumların karşımıza haince dikildiğini görürüz! Birbirinden rezalet bazı oluşumların, temel başlangıç ve altyapıları incelendiğinde bunların hepsinin yurtdışından Türkiye'ye doğru üflendiğini görüyoruz. Örneğin; yıkıcı komünist gerilla mücadelesinin global simgesi olan "Che Guevera" denen adamı millete adeta kahramanmış gibi gösteren yayınlar olduğu muhakkaktır. Daha farklı mide bulandırıcı bir örnek verecek olursak; bir Arap-Kürt melezinin, TÜRK Milliyetçiliği hakkında fikirler üretip, TÜRK Milliyetçiliği hakkında kendini yetkili görmesi ve bu adamın arkasından binlerce kişinin koşması, biz TÜRKÇÜ'leri oldukça güldüren bir nüanstır. Bunun gibi traji-komik örnekler çoğaltılabilir.

Yurtdışından gelmeyen tek düşünce; TÜRKÇÜLÜK fikir sistemidir. Yüzde yüz TÜRK'ün üstünlüğü ve hakimiyeti üstüne kurulmuş, fikirler zinciridir. Buradan yola çıkarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve topraklarını tehdit eden etkenler hakkında bir araştırma yapacak olursak; bazı faktörlerin birbirini tetiklediği açıkça görmekteyiz. Türkiye Cumhuriyeti, şu an fevkalade bir şekilde Kürt istilasında; kürt terörü yaşamaktadır. Dedelerimiz Çanakkale'de arslanlar gibi şehit olurken; kürtler, İngilizlerin de desteğiyle "Zayıf Osmanlı'dan ne koparırsak kardır" söylemiyle güneydoğu illerimizde isyan başlattılar. Bugün ise bazı ahmakların "Bu ülkeyi beraber kurduk, omuz omuza savaştık" gibi komik ve utanç verici şeyler kustuklarını işitmekteyiz. Bazen bu kelimeler beklenmedik yerlerden, beklenmedik kişilerden gelebiliyor. Bunun nedeni ise istilacı Kürtlerin, TÜRK Yurdu'nda serbest gezip, istedikleri işi yapabilmeleri ve TÜRK Milletini rahatça uyutabilmeyi başarmalarındandır. Kürtlerin cahili de, tahsillisi de, şeriatçısı, komünisti de ayrı birer problemdir. Ama hepsinin birleştiği nokta ise onları en tehlikeli kılmaktadır: PKK / KONGRA-GEL.

Kürtler, istila ettikleri TÜRK topraklarında 40'ın üzerinde bölücü örgüt kurmuş ve onlarca ayaklanma çıkarmıştır. Biz TÜRKLER'in Ergenekon'dan çıkışını temsil eden "Nevruz" bayramı ise nedense bir kürt bayramına dönüşmeye başlamış, kürtler, TÜRK Devleti'ne karşı başkaldıracak yeni bir fırsat kazanmışlardır. Son 20 yıldaki nevruz kutlamalarına bakacak olursak kürtlerin TÜRK Devleti'ne isyan ettiklerini görmekteyiz. Kürtler her fırsatta isyan etmeye, TÜRK değerlerine saldırmaya, en azından TÜRK'lerle aralarına mesafe koymaya çalışırken, bazı avanakların da -nedendir bilinmez- onları kazanmaya(!) çalıştıklarını görmekteyiz. Bu düpedüz ihanete ortaklıktır. Teröristleri affedenlerde, onlar kadar alçak insanlardır. ''Ben ülkemi seviyorum'' diyen bir Kürdün ise, Kürtlüğün, TÜRK IRKI'na vurduğu darbelerden dolayı üzüntü duyması, yerin dibine girmesi ve daha fazla BİZ TÜRKLER'i yormadan bu ülkeyi sessiz sedasız terketmesi gerekmektedir... TÜRK olmayan birinden, TÜRKLÜK hakkında nasıl bir hassasiyet bekleyebiliriz? Geleneksel bir bakış açısından, güncel değerlendirmeler yapmasını nasıl bekleriz? Sonuç olarak; kürt varlığı, Türkiye'nin bir İç güvenlik sorunudur.

Sağda, solda, yukarıda, aşağıda her yerde kürt bozuntuları! Sanat dünyası da tehlikede! Bir Zeybek Türküsü'nü, bir kürdün söylemesi kadar kötü bir şey olamaz! Gerçi sanat nedir? Sanat kimin için yapılır? Sanatın temel dinamikleri nelerdir? gibi sorulara bile cevap veremeyen, ama sanatçı(!) geçinen birçok kürde rastlamaktayız. "Allah vergisi sesim var" deyip, sanat dinamiklerini hiçe sayan, duygu sömürüsüyle Milleti uyutup, diğer yandan organize çetesiyle milyon dolarları cebe atan birçok kürdün şu an pek meşhur(!) olduğunu biliyoruz. PKK'nın ise bu kürt sanatçılardan(!) düzenli olarak para ve manevi destek aldıklarını biliyoruz. Ne olur kusuruma bakmayın! Kürt ile sanat kelimelerini yanyana kullandım. "Kürt" ile "Sanat" kelimeleri dünyada belki de, "TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ" ve "kürt olmak" olgularının yanyana gelmesi kadar komik ve şaşılacak bir şeydir. "Ses sanatçısı" olduğunu iddia eden bazı kürtlerin, bulundukları bazı dizi ve sinema filmlerde ise kendilerinin "daha düzgün'(!)" anlaşılması ve halkın gözünde daha iyi etki bırakması açısından onlara "dublaj" yapıldığını hepimiz biliyoruz. Bu ise az önce okuduklarınızın birer kanıtı gibidir. Kürtlerin sanat için yaptıklarının da bir değeri yoktur. Sanatsal bir deyimle, kürtlerin icra ettikleri herşey birer "Kitch"tir (sanatsal açıdan değersiz, içi boş)...

Başka bir tehlike ise siyasal islam ve ümmet birliği saçmalıklarıdır. Bütün etnik özürlülerin, TÜRKLÜĞE entegre olmalarının (TÜRK'lüğün yoluna taş koymalarının) en kolay yolu ise islam sömürüsüdür. Şahadet getiren herkesi TÜRK sayan bazı bozuk fikir anlayışlarının da bu noktada TÜRK'lüğe zararı dokunmaktadır. Yıkanmaktan aciz arapların ihanetlerini çabuk unutup, onların ekmeğine yağ sürercesine hareketlerde bulunanlar ise akıllarda soru işaretleri bırakmaktadırlar. İnsanları soyuna göre değil, dinine göre sınıflandıran kesimlerin ise her zaman kaybedenler arasında oldukları aşikardır. Bu konu için yazılacak çok nüans mevcut ama daha fazla birşey yazmaya gerek yok.



***
Türkiye'yi bölme, parçalama, yıkma, komünist veya şer'i esaslara dayalı bir ülke yapma çabaları yeni değildir. Osmanlı dönemindeki bölücü başkaldırılarda Arapların rolü büyüktü. İlk başkaldırı En-Nah-Da (Arap uyanışı) adlı örgüt tarafından Araplar tarafından Suriye'de başladı. Daha sonra kurulan Arap İhtilal cemiyeti bunların en etkili olanıydı. Bu tarz başkaldırılar İngilizlerin de desteğiyle artmış, Türk askerleri birer birer katledilmeye başlanmıştı...

Arap ihaneti her zaman vardı, hiç bir zaman da bitmedi. işte bir kesit: Abdullah Öcalan, Suriye'de gizli servis tarafından korundu. Ahmet Casım Musa kimliği ile yaşayan Öcalan, kurşun geçirmez otomobillere biniyor, Suriye içerisinde istediği yere rahatça gidebiliyordu. Sahte kimliğinde ise Suriye askeri istihbarat Başkanı General Ali Duba'nın imzası bulunuyordu. Suriye "PKK ve APO bizde değil" açıklamaları yaparken, her türlü faaliyetini bu ülkede rahatça yürüten PKK militanları 1993 Ekim ayından itibaren askeri üslerde eğitilmeye başlandı. Suveyde Askeri Hava Üssü ile Tednur Hava Üssü'nde militanlara helikopter kullanmaları ve hava saldırılarına karşı koyma taktikleri öğretilirken, bir bölümü örgütün üst düzey yönetiminde yer alan 360 Suriyeliye de maaş bağlandığı Türk İstihbarat birimleri tarafından tesbit edilen bilgiler arasında bulunuyordu. (Bu tür binlercesi örnek verilebilir. Hepsi de ayrı ayrı değerlendirilebilir. Mesela İran, Irak) Suriyeliler acaba neden aynı dini paylaştığı Türkiye'ye böyle bir adilikte bulunuyordu? Yoksa "Din" olgusu bu konuların dışarısında mı bırakılıyordu? Evet bizler aptal değiliz! Tüm dünya kendi soyunu överken, işlerini ve stratejisini soyuna göre planlarken, Türkiye'de bazı çevrelerin halen "islam birliği"nden bahsetmeleri, insanları ümmetine göre sınıflandırıp öncelik vermeleri aslında siyasal zeka özürünün bir işaretidir. Ayrıca islami terör örgütlerinin de Türkiye'de çalışmalar yaptığı ve yüzlerce kişiyi sebepsiz yere öldürdüğü akıllardan çıkarılmamalıdır.



***

Türkiye'de Marksist, Leninist, Komünist terör örgütleri, demokrasinin yarattığı açıklar sayesinde kolayca örgütlenme zemini bulmuşlardır. PKK, DHKP-C, TİKKO ve Dev-Sol gibi terör örgütleri buna örnek verilebilir. Che Guavera ve Castro'nun arkadaşı olan Carlos Maraghella, bir ülkede devrimin olabilmesi için beş safhanın aşılmaı gerektiğini ortaya atmıştır. Türkiye'de de uygulanmak istenen strateji şöyledir:

1- Hazırlık Safhası : Silah, para temin edilip militanlar eğitilecek, o ülkenin basınına, işçi, üniversite ve ordu kesimleri içine sızmalar olacak.

2- Terör Safhası: Bankalar soyulacak, fidyeler alınacak.

3- Bu safhada militanlar kırlara intikal edecek, Orduya sızanlarla işbirliği yapılacaktır.

4- Kırlarda birleşmiş olan halk, ordu ve gerillalar şehirlere taarruz edecek, ordunun ağır silahları ve hükümet merkezleri ele geçirilecek.

5- Son safhada ise herşey kamulaştırılacak, sosyalizm ilan edilecektir.

1968'den itibaren başlayan ve halen devam eden eylemler, Marksist-Leninist ihtilali gerçekleştirmek hayaline dönük bir eylem tarzıdır. Türkiye'de silahlı komünist propaganda yapan ilk komünistler Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıdır.Bunlar özellikle öğrenci olaylarıyla başlattıkları faaliyetleri devlete yöneltmişler ve ellerinden geldiği kadar çok eylem yaparak kendilerini güçlü göstermeye çalışmışlardır. Bu kişilerin "kızıl öncü" hareketleri günümüzde birçok terör guruplarınca sürdürülmektedir. Komünistler, şiddet dışında, genel olarak politika ve kültür kollarında da faaliyetlerini yürütmüşlerdir. Yer altı faaliyeti gösteren komünistler ise zaman zaman karşımıza "Atatürkçü" maskesi altında çıkmaktadırlar. Bunlar ilerici ve demokrat olduklarını ilan eden yazar ve çizerlerden oluşur. Bu kişiler amaçlarına ulaşabilmek için dergiler, kitaplar çıkartan yayınevleri kurarlar. Bazı günlük siyasi gazetelerde de özellikle "sanat sayfaları" ile ilgilenirler. Karşısındaki insanı avlamak için komünizmin gerçek yüzünü saklayan bu kişiler, işe barış, kardeşlik, insan hakları ve sosyalizm sloganları ile başlarlar. Türkiye'deki faaliyetlerini çeşitli parti, sendika, dernek veya gizli örgütlerle yürütenler, artık güdüm merkezlerini değiştirmişler, bazen İran, bazen Almanya'nın güdümüne girmişlerdir. Gerçekleri görmemekte direnen komünistler; gerektiğinde barıştan bahsedecek, gerektiğinde Milliyetçileri faşistlikle suçlayacak olan yazar, çizer ve militan takımı ise kendilerini aydınlar takımı olarak lanse etmeyi ısrarla sürdürecekler.Komünizm tek dayanağı şiddettir. Ne de olsa komünizmin beşiği Rusya'da zamanında milyonlarca TÜRK sürgün edildi ve katledildi.


***

Türkiye üzerinde emelleri olan bazı devletler, gizli servisleri vasıtasıyla birliğimize dinamit koyma çabasındadırlar. PKK'nın da bugün hala varlığını devam ettirmesinin en önemli sebebi, bizlere dost görünen en başta Amerika, Çin ve Rusya gibi devletlerin yaptıkları yardımlardır. ABD tarafından geliştirilen ve dünyanın en etkili piyade tüfeği olarak tanıtılan M-16'ların ülkemizde ilk kez PKK militanlarında ele geçirilmesi terör gruplarının nasıl bir desteğe sahip olduklarına küçük bir örnektir. Yine çeşitli terör örgütlerinde ele geçirilen özellikle Rus ve Çin yapısı kaleşnikof ile roketatarlar, Türkiye'yi kana boğmaları için yabancı güçler tarafından sağlanmaktadır. Vatanı adeta uçurumun kenarına götürmeyi amaçlayan marksistlerden, 12 Eylül'de ele geçirilen silahların miktarı insanı hayrete düşürüyordu. Bu silahların Türkiye Cumhuriyeti ordusunu donatacak miktarda olduğu açıklandı. 765 bin 450 silahın sadece soygunlardan elde edilen paralarla alınmasına imkan var mıydı?


***

Sonuç olarak; Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli iç güvenlik sorunu, kürt nüfusudur. Genel asayiş grafiklerinde, bütün suçlarda rekor kırabilen ve üst sıraları kimseye bırakmamaya niyetli olan kürtler, Her türlü suça yatkın olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Kürt terörü bakalım daha ne kadar ört pas edilecek? Kürt terörünün oluşumuna kolaylık sağlayan belli başlı kriterler vardır bunlar mevcut demokratik boşluklardan yararlanan Marksist-Leninist-Komünist veya Şeriat tabanlı hareketlerdir. Tarikat oluşumları içerisindeki bazı kürtlerin, Hükümet içerisinde söz sahibi olmaları da önemli bir noktadır. Nereden bakarsanız bakın, kürtler tarih boyunca TÜRKLÜĞE zarar vermişlerdir. Misafir olarak geldikleri Türk topraklarında, Türkleri sırtından hançerlemişlerdir. TÜRK - kürt kardeşliğini ilk ortaya atanlarda herhalde , kapalı kapılar ardında bu iddialarına kendileri de gülüyorlardır. Ya da emir aldıkları dış servislerden temin ettikleri paralarla şimdi iyi bir hayat sürüyorlardır. Kürt terörünün yarattığı kaos, oluşturduğu gerileme eğer birilerini rahatsız etmiyorsa, o kişilerde mutlaka mantık bulanıklığı vardır. Ya islamcılar uyutmuştur, ya kürt aşıkları. Tüm OĞUZ SOYLU'ların uyanması ve soyuna hizmet için Başbuğ Kemal ATATÜRK'ün emirlerini yerine getirmesi için hazır kıta beklemesini diliyorum.

Tuğrul Baykan
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kurtoglu1919
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Dec 03, 2004
İletiler: 940
Şehir: AVUSTURYA/VIYANA

İletiTarih: Sal Eyl 13, 2005 5:10 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

NOT: BIZ BURADAN DAHA ÖNCE GEREKEN UYARILARI YAPTIK
VE HERHANGI BIR OLAYI CIKARIP BIZIM BASIMIZA YIKMAYIN DEDIK ;AMA SIZ YINE BILDIK;LERINIZI OKUMAYA DEVAM EDIYORSUNUZ !!!


BIZ UYARDIK BASIMIZA BIR OLAYI YIKMAYIN DIYE !!!
YINE UYARIYORUZ !!!

BIZIM BU ISLER;LE BIR ALAKAMIZ YOK !!!!!!!!!!!!!!!!!!








13.09.2005
MHP Mersin İl Başkanı: Bağdat'ın partimizle ilgisi yok
MHP Mersin İl Başkanı Mahmut Tat, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik Kütahya'da suikast girişimi hazırlığında olduğu iddiasıyla tutuklanan Mustafa Bağdat'ın partileriyle ilgisinin bulunmadığını bildirdi.


Tat, arşivlerde araştırma yaptıklarını ve Bağdat'a ait parti kayıtlarında hiçbir bilgiye rastlamadıklarını belirtti.

Teröre yönelik girişimlerle partilerinin ilişkilendirilmesinin yanlış olduğunu söyleyen Tat, “Partimize gelmiş, ziyarette bulunmuş olabilir. Ama, bu konunun partimizle bir alakası yok” dedi.

MHP'nin yıllardır halkın gözünde “kavgacı bir parti” olarak gösterilmeye çalışıldığını ifade eden Tat, “Türkiye'de yaşayan herkes gibi biz de ülkenin huzur içinde olmasını isteriz. Partimiz ve üyelerimiz, bu tür provokatif eylemlere alet edilmek isteniyor. Bizler buna izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

kaynak .hürriyet
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder MSNM
tolgakaraca
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Sep 10, 2005
İletiler: 116
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Sal Eyl 13, 2005 5:18 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

son duyumlarıma göre bu tecak lılar işi ileri götürmüş hack grupları ile siteye saldırıda bulunabilirler tabi yiyosa!!!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM YIM MSNM ICQ
tolgakaraca
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Sep 10, 2005
İletiler: 116
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Sal Eyl 13, 2005 5:47 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

akp ve rte bir olay bulup mhp nin ve ülkücülerin üzerine yıkmak istiyor.sözde başbakan recep ülkücüleri tahrik etmek istiyor.bu tahriklere kapılmayın benim tek isteğim budur.burası fikir üretme yeridir.sizden daha net fikirler bekliyoruz.özelliklede üretici fikirler.sitenin içerisindeki üç beş pkklı sizi tahrik etmeye çalışabilir bunlarada uymayın sakın sonunda biz kazanacağız!!!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM YIM MSNM ICQ
fevzy
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jul 18, 2005
İletiler: 80

İletiTarih: Sal Eyl 13, 2005 5:57 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

BİZ KİMSENİN OYUNCAĞI DEĞİLİZ LİDERİMİZ DÜŞÜNÜR.
LİDERİMİZ PROVAKASYONLARA UYMAYIN İYORSA BİZ DE UYMAYIZ!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

Sayfa: 1, 2  Sonraki »  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1