Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - Kadın-erkek baş açık namaz
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6, 7  Sonraki »  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 3. sayfa (Toplam 7 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
drmfk
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jun 03, 2005
İletiler: 361

İletiTarih: Sal Oca 24, 2006 10:22 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Muhterem kardeşlerim;
Bir senaryo yazılmış, sahneleniyor.
Ne ilktir bahsi geçen konu ne de son olacak, dedik ya yazılan senaryo uygulanıyor...
Başta emperyalizm belasını dünyanın başına saran eden ingilizler, islam düşmanı yahudiler olmak üzere ehl-i küfür saldırıyor senaryo gereğince;
Biliyorlar ki bir değeri yok etmek istiyorsanız önce deforme etmek zorundasınız,deforme olan çabuk yok olur.Din yokedilmesi gereken en önemli değerlerin başında gelmekte... Bir dönem bunu sadece dışarıdan gelen müdahalelerle sağlamaya çalıştılar ardından, içerideki hayinlere destek olarak faaliyet gösterdiler bu gün ise daha da ileri giderek, gaflet uykusundaki İslam dünyasının, kimlik müslümanı insanları kullanılmaya başlandı. Mısırda ortaya çıkan cereyan ve başını çeken Abduh ve Efgani çırakları, Cezairde müslümanların katline sebep olan sahte mücahit seyyid kutub isimli din cahili din adamları kullanılarak gizliden gizliye reform yapılmak istenen Din, bir müddet sonra yarım akıllılar ve yahut ihanet çarkının dişlisi hoca müsveddesi insancıklarla daha açık şekilde saldırıya uğrar oldu. Tüm bunları gördükten sonra olayın tamamen yazılmış olan senaryonun sahneye konmuş olduğu konusunda aklı selim sahibi hiç kimse şüphe etmeyecektir. Evet olaya böyle bakmakta fayda var zira olay sadece bir açık başla kadınların erkeklerle saf tutarak yaptıklarının ibadet olup olmadığı değildir. Mesele deformasyonun nasıl ve nereden başladığı, hangi aşamaların bizlere din olarak yutturulduğu, bugün hangi bidatleri din olarak bildiğimiz, ve zaman sonra torunlarımızın bu gün beğenmediğimiz hangi bidati ibadet olarak kabul edecekleridir.
Durum göründüğündende vahimdir efendim, hemde çok vahim...

Öyle bir strateji izledilerki;önce herkes Kur'an-ı Kerimden ahkam çıkarabilirle başladılar,sonra teknolojik gelişme diye ibadete sonradan eklemeler yaptılar, İslam Alimlerinin hükümlerini tartışılabilir olarak gösterdiler, şimdi ise taktik ısındır ve kaldır olarak beliginleşti.
Bilmedikleri bir şey var ki;
ALLAH-U TEALA NURUNU TAMAMLAYACAKTIR
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
_gulum_
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: May 10, 2005
İletiler: 22
Şehir: maalesef almanya

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 12:44 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

bu yazacaklarima baslamadan önce hepinizden yazacagim seylerden dolayi özür diliyorum. lütfen yanlis anlamayin. niyetim kötü degil, biz onlari suclamadan önca hatayi kendimizde aramamiz gerek. karsimizdaki bir insan bize karsi veya bizim inandigimiz seylere karsi bir kusurda bulunursa, sorumlusu biziz. yani bizden kaynaklaniyor. biz dogru bir örnek olamamisiz veya bizi, bu konuda dinimizi yanlis kisiler temsil ediyor veya daha dogru olan, yanlis kisilere temsil etiriyoruz. ben almanyada yasiyorum, ve biz türkler almanlar tarafindan hep iste evlilikte kadinin hakki olmayan (dinden kaynakladigi icin güya) veya tek isi ev hanimi, kocasinin kölesi olan bir insan olarak taniniyoruz. dinimiz ise o mükemmel olan din ISLAMIYET isin icine giriyor. cünkü bircok ailede böyle görünüyor, ve insanlar fazla arastirmadan; evet iste bir kac aile böyle ise, hepsi böyledir veya ne bilim dinleri böyledir veya böyle emrediyordur, gibi seyler düsünüyorlar. yani sorun temsilcilerde. bircok yerlerde örf ve adetlerden dolayi kiz cocuklari okutulmuyor, erkekler ise eli is tutmaya basladigi andan itibaren bir ise sokuluyor. yani okutulmuyor. okuyan kimler oluyor... komunist, dinsiz vb insanlar. böyle insanlarda dinimizi temsil etmeye kalkiyor... ve sonuc ortada! yazdiklarimi ne olur yanlis anlamayin, ben burada almanyada Türkiyenin icinde neler olup bitiyor bilemem, sadece duyduklarim okuduklarim ve haberlerde gördüklerimle birseyler söylemeye calisiyorum. o yüzden yanlisimda olabilir, ama lütfen bakin, üst seviyelerde cogunlukla komunistler veya ülkeyi bölmek isteyen insanlar var. buda yine bizden kaynaklaniyor... asil biz birseyler degistirmemiz gerek. onlari ALLAH TEALAya havale etmekten baska birsey kalmiyor. ne olur HAKKINIZI HELAL EDIN, sizi, bizi kiracak üzecek birsey yazmadim, sadece kendi görüsümce olanlari ve düsündüklerimi. hatam varsa afedin ve ne olur HAKKINIZI HELAL EDIN. ALLAH TEALAya emanet olun
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder AIM YIM MSNM
kerkuk_turk
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Aug 06, 2004
İletiler: 855

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 2:35 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

eksioglu demiş ki:
allah belalarini versin???> ama kuran da yaziyor ki isteyenbasörtü takar isteyen ise takmaz zorunlulugu yokdur.


Yuce kitabimiz Kuran'da boyle bir secenek YOKTUR,
ama istemeyen takmiyor bu ayri bir seydir.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
altaylar
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 262
Şehir: Almanya

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 3:16 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Ben o resimdeki sahislarin Türklük ve müslümanligindan süpheliyim.

Dinimize göre kimsenin diger bir müslüman kardesinin inancindan süphe etmeye hakki yoktur, lakin bunlarin yaptigi müslümanlikla alakasi olmayan bir davranis.

Insanlarin kafalarini bulandirmak icin yapilan provokasyondur bunlarin yaptigi.

Allah cezalarini verecektir elbet. Allah herseye kadirdir.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Delikanli66
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Apr 08, 2004
İletiler: 1042

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 4:27 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bir insan serefsiz olursa boyle olur.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
erkandoruk
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jan 09, 2006
İletiler: 2
Şehir: amerika

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 4:53 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

kardes.im sen nedersen de bunlar bildiklerini uygular bir sey ya vardir ya yoktur benim bildigim tek sey var oda bu itlerin kafasini kesip zurriyetsiz itlerin yanina gomeceksin sen soyle hele sosyetenin muslumani olur mu bana kardes[/img]
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
oflu_reis61
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jan 20, 2006
İletiler: 47
Şehir: turan

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 9:26 am    ileti konusu: CAĞDAŞ VE LAİK TÜRKİYE Alıntıyla Cevap Gönder

gunumuz turkiyesinde yıllarca uğraşılan ve hicbir muslumanın tepkisini sadece protestolar dışında kılını kıpırdatmadığı genclerimize dinini ve kitabını tam anlamıyla öğreden imam hatip okullarının kapatılmasının bu gun sekizinci yılındayız evet bu gun cok ama cok kara bir gun % 99 u musluman sayılan bir ulke icin işde dini bilgilerden yoksun insanlarımızın acınacak hallerini ve dini bilgilerinin ne kadar olduğunu cok ama cok acı bir şekilde seyretiyoruz ama ben asla ve asla onlara suc bulmuyorum aramızdada var bazı arkadaşlarımız imam hatiplerin kapatılmasına kına yaktılar mahşer gününde iki elim yakalarında olacak imam hatip okullarının dışında ilköğretim okullarında kac saat din dersi veriyorlar ve yada girmeye calışdığımız ab birliğinde bunun sdantardı ne kadar olduğunu biliyormusunuz hayır bilemezsiniz siz sadece din konusunda hassassınız savunma konusunda hassasınız ama icratada gelinde yoksunuz beki bu nasıl türk islam anlayışıdır bana bir kişi izah edebilirmi?bazı ocak ziyaretlerinde cok acı olaylara şahit oldum peygamber efendimizin annesinin adını zübeyde olarak bilen arkadaşlar genclerimiz var hak veriyorum ilköğretim 1 sınıfından itibaren 5 sınıfına kadar din dersi yok ne var atatürk hayatı annesi babası işde böyle yetiştirilen toplum bölesine iğrenc olaylara mahal veriyorlar aynı yerde başlar acık mini etek giyebiliyorlar nereden bilecekler nasıl kılınacağını öğretiliyormu türkiye cumhuriyeti okullarında evet ilkokul 1 sınıfdan lise son sınıfa kadar toplam 200 saat yani 5 gün ama atatürk kac saat kazınıyor beyinlere onuda siz düşünüp hesaplayın kimse yanlış anlamasın atatürk karşıtı değilim hepinizden emin olun daha cok severim onu ama ben adaletsizlikden öncelik nerede olması gerektiğinde bahsediyorum bu toplum bu yüzdenr ahlaksızlık rezalet icki hırsızlık kumar fuhuş rüşvet vatan hainliği vb gibi cökündülere uğramışdır dinimizi tam olarak öğrenmediğimizden devamı sonraya bırakalım kalın sağlıcakla

TÜRK'ÜN DUASI

Ya Rabbi! Sen bana anneme, babama ve tüm atalarıma layık olmayı nasip eyle...
Ya Rabbi! Biz Türk'leri iki cihanda muzaffer eyle...
Ya Rabbi! Bana cephede şehit olmayı nasip eyle...
Ya Rabbi! Bağbuğun izini her daim takip etmeyi nasip eyle...
Ya Rabbi! Bu vatana kalleşlik yapan herkesi kendi öz oğlum olsada helak eyle...
Ya Rabbi! Sen Türkoğlu'na şan, şeref, kuvvet ve dirayet nasip eyle...
Ya Rabbi! Önümüzde Muhammed (s.a.v.) ile Turan'ı nasip eyle...
Ya Rabbi! Oğlumu, kardeşimi ve tüm ecdadımı Vatan için Şehit eyle...
Ya Rabbi! Sen bize Türk'lüğü korumayı nasip eyle...
***Amin Ecmain***
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM
_kendim
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jan 03, 2006
İletiler: 130
Şehir: Türkiye

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 11:11 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Eğitim sistemimizdeki -bilerek ve istenerek yapılan- en önemli hata, Atatürk'ü anlayan değil sadece seven hayatını ezberleyen gençler yetiştirmek olmuştur.
Bu da 'Atatürk'ü koruma kanunu' ile beraber, Başbuğumuza yapılan en büyük hakaret olmuştur.

Bir de, oflu_reis ülküdaşım ben imam hatiplerin açık olduğunu biliyorum, öyle değil mi??
Çünkü daha geçen aylarda imam hatiplilere, hükümetin katsayı kıyağı çekme çabası olmuştu...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM
cagin
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jan 23, 2006
İletiler: 9

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 11:32 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bu kanı bozuklar erkeklerle saf tutup başları açık şekilde namaza durmaları bir yana adap kuralda bilmiyolar kadınlar ellerini yukarda tutacaklarına erkekler gibi bağlamışlar ALLAH TÜRK'Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
_gulum_
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: May 10, 2005
İletiler: 22
Şehir: maalesef almanya

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 12:46 pm    ileti konusu: CEMAATLE NAMAZIN HÜKMÜ Alıntıyla Cevap Gönder

Aklı olan, bulûğ çağına eren, hür olan ve zorluk çek-meksizin cemaatle namaz kılmaya gücü yeten Müslüman erkeklerin toplanıp cemaatle:

- Cuma namazı kılmaları farz,
- Bayram namazı kılmaları vacip,
- Beş vakit namazın farzlarını kılmaları müekked sünnettir.



Cemaatle namaz kılmak; Müslümanlar arasında yardımlaşmaya, kaynaşmaya, birlik ve beraberlik içinde yaşamaya vesile olur. Allah Tealâ'nın rızasına ve sevgisine sebeptir. Tek başına kılınan namazlardan yirmi yedi derece daha üstündür.

Ancak, cemaatle namaz ve mescide gitme bakımından kadınlar erkeklerden farklı hükümlere tabi tutulmuştur. Müteahhirun (sonra gelen) Hanefi fakihlerine göre, zamanın bozulması ve fasıklığın açığa çıkması sebebiyle kadınların cuma, bayram ve vaaz için bile olsa velev ki yaşlı bile olsalar, cemaatle namaza katılmak için mescidlere gitmeleri mekruhtur. Kadınların evlerinde namaz kılmaları uygundur. Erkekler için ise cemaate gitmemeyi mubah kılan mazeretlerin başlıcaları şunlardır:

1. Yağmur, çamur, şiddetli sıcak veya soğuk, çok karanlık veya fırtınanın olması.

2. Kör, topal veya felçli olmak.

3. Cana veya mala herhangi bir zararın gelme korkusunun bulunması.

4. Hasta olmak veya hastaya bakmakla görevli olmak.

5. Çok yaşlı olmak.

6. Fıkıh ilmini öğrenmek veya öğretmekle meşgul olmak, (ancak bu durumda olan cemaati devamlı olarak terk edemez)

SAFLARIN DÜZENİ

Safların düzenlenmesinde dikkat edilecek hususlar şunlardır:

1. İmama uyan sadece bir erkekse, ökçesi imamın ökçesinden biraz geride olmak üzere imamın sağında durur. Solunda veya arkasında durması mekruhtur.

2. İmama uyan sadece bir kadın ise, imamın arkasında durur.

3. Cemaat bir erkek ile bir kadın ise erkek imamın sağında kadın ise arkasında durur.

4. Eğer cemaat iki veya ikiden fazla erkek ile iki veya daha fazla kadından müteşekkil ise, erkekler imamın arkasında, kadınlar da erkeklerin arkasında saf tutarak dururlar. Eğer çocuklar var ise erkeklerden sonra, kadınlardan evvel saf tutarlar.

5. Ön safta boş yer var iken arka safta durulmamalı-dır.

6. Cemaati oluşturan safların sık ve düzgün olmaklarına dikkat edilmelidir
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder AIM YIM MSNM
_gulum_
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: May 10, 2005
İletiler: 22
Şehir: maalesef almanya

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 12:49 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

İnsanı yaratan Allah, dünya ve ahiret selametimiz için koyduğu sınırlara uymamızı bizden talep ediyor.

Bu çerçevede dinin meşru saymadığı, yani haram işlerden sakınmamızı emrediyor.

Haram; yani güzel olmayan, yani çirkin olan, yani insanlık onuruyla bağdaşmayan her türlü tutum, davranış...

Dininin belirlediği ölçülere riayet edip düşük sıfatlardan arınanları ise müjdeliyor.

Bu müjdeden nasipdar olmak için özenle korunması gereken sınırlardan biri de mahremiyet. İffetli ve hayâ sahibi olarak yaşamanın anahtarı mahremiyet.

Ve müslüman kadının mahremiyetinin tezahürü tesettürdür, yani örtünmedir...

Yüce dinimiz, güzel ahlâkın insanın fıtrî bir özelliği olduğunu vurgular. Yani insan, yaradılışından iffetli, namuslu, hayâ sahibidir. Allah'ın verdiğine razıdır, başkalarında olana göz dikmez. Kendisinde olanı, mahrem alanını da başkalarına göstermez.

Dinimiz, “haram”, “mahrem”, “avret” gibi kelimelerle ifade edilen hususlara hassasiyetle eğilmiş ve bu kavramların anlattığı her ne varsa, onların uluorta sergilenmesini yasaklar. Hususiliğinin korunmasını ve özenle muhafaza edilmesini emreder.

İşte bu, en geniş manasıyla örtünme (tesettür) emridir ve “gizlenmek, saklanmak, korunmak, açıkta ve ortalık yerde bulunmamak” gibi anlamlara gelen bu emrin muhatabı kadın-erkek bütün müslümanlardır.
_______________________________________

Örtüsüz çağ

Günümüzde ise tesettür Allahu Tealâ'nın en çok konuşulan, tartışılan emirlerinden biri haline gelmiştir. Sebebi ise, insanı hiç düşünmeksizin örtünmeye sevk eden iffet duygusunun zafiyete uğramış olmasıdır.

Bir refleks olarak utanma duygusuna sahip olduğu zaman, insan, dininin yol göstermesiyle nelerden nasıl sakınacağını bilmiştir. Allah Tealâ'nın çok açık emirlerini anlamakta zorlanmamıştır. Fakat arzuların erdeme galip olduğu zamanlarda -ki günümüz koşullarını belirleyen durum budur- emre isyan etmek, kabul etmemek veya arzulara uygun yorumlayarak tahrif etmek yolu seçilmiştir.

Efendimiz s.a.v. şöyle buyurmuşlardır: “Fitneler, tıpkı (kamışlardan örülen) hasır gibi, (insanların kalbine) çubuk çubuk atılır. Hangi kalbe bir fitne nüfuz ederse, onda siyah bir leke oluşur. Hangi kalp de onu reddederse onda beyaz bir benek hasıl olur. Böylece iki ayrı kalp ortaya çıkar: Biri cilalı mermer gibi bembeyazdır; dünyalar durdukça buna hiçbir fitne zarar veremez. Diğeri ise, alaca siyahtır. Tepetaklak duran testi gibidir; bu kalp, ne iyiyi iyi bilir, ne de kötüyü kötü. O, hevadan (nefsani arzulardan) kendisine ne içirilmişse, onu (hak veya batıl) bilir.” (Müslim)

Bu rivayette dikkat çekmek istediğimiz mühim bir nokta var: Rasul-i Ekrem s.a.v. Efendimiz, fitneye bulanmış ve böylece kararmış kalbin, kendisine benimsetilmiş değerler dışında başka bir şeyi kabul etmemesini anlatırken bir kelime kullanıyor: “İçirilmiş”

Bu kelimeyi, vücuda alınan bir sıvının çabucak kana karışması ve insanın hücrelerine nüfuz etmesi olarak anlamak yanlış olmaz. Efendimiz s.a.v. bu kelimeyi kullanmakla, hevadan kaynaklanan değer yargılarını benimseyen kalbi, bir anlamda şartlanmışlıkla tavsif etmiş olmaktadır. Böyle bir kalbin, iyiyi kötüden, ma'rufu münkerden ayırt etmesini beklemek zordur.

Kalplerin safiyetini yitirmesi sonucunda da hayâsızlık yaygınlaşmıştır ve nâmahremden utanmak yeni nesiller için anlaşılması zor, garip bir davranış kabul edilmiştir. Aksine giyinik veya çıplak olarak kendini güzelleştirip mahrem olmayanlara göstermek, teşhir etmek, desteklenen, rağbet edilen bir davranış olmuştur.

Utanma duygusunun ortadan kalktığı bir dünya insanî olan değerlerini kaybetmektedir. Mahremiyetine sahip çıkmayan insan saygınlığını yitirmekte, hayatta kalabilmek için acımasız bir şekilde bencilleşmektedir. Bu durumun ne bireye, ne topluma bir faydası olacak ve zulme maruz kalan dünyanın mahvına yol açacaktır.

Buna razı olmak, en güzel şekildeki yaratılıştan, hayvanlar gibi, hatta onlardan daha aşağı olmaya razı olmak demektir. Fakat bu yalnızca insanın rızası olacaktır, Cenab-ı Mevlâ'nın değil...

Müslümanın gaye edindiği rıza ise insandan değil, Allah'tandır. Allah'a teslim olanlar, her çağda ve her şartta yalnızca O'nun rızasına yönelecek, mahremiyet sınırlarına riayet ederek korunmaya, fitneden uzak durmaya imkan bulacaklardır.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Modern Toplum ve Kadın

Batılı toplumlar, aile kurumunu toplumun temel yapıtaşı olmaktan çıkarmış ve oluşan boşluğu da yuva, kreş, anaokulu gibi kurumlarla doldurmuştur. Ancak kurdukları bu model sağlıklı sonuçlar vermemiştir.

Bu toplumlarda gençlik dönemi en hassas ve en bunalımlı dönem olmuştur.

Ardından gelen orta yaş dönemi de gençlik döneminden farkı olmayan özellikler sergiler. Batılı psikologlar “orta yaş bunalımı” dedikleri bir rahatsızlıkla uğraşıyorlar.

Ya yaşlılık dönemi? Belli bir yaşın üstündeki kişilerin artık hayattan zoraki olarak kopartıldığı, gençlere ayak bağı olmaması için genellikle huzur evlerine hapsedildiği bu modern hayat tarzı için ne söylenebilir?

Bütün bunlar kadının aslî/fıtrî fonksiyonundan uzaklaştırılmasının, yani aile kurumunun işlevsiz hale dönüştürülmesinin sonucu olarak görülmelidir.

Bu söylediklerimize bir de bu toplumlarda evinden koparılmış kadınların yaşadığı çok yönlü problemleri eklemeliyiz elbette. Merhametten, şefkatten, sevgi ve saygıdan eser taşımayan modern hayat tarzının en acımasız yüzüyle tek başına karşılaşmak durumunda bulunan kadın için, ayakta kalabilmenin iki yolu var: Ya büyük bir değişim gösterip kadınlık fıtratını büyük ölçüde kaybecek ya da her türlü istismar ve kullanılmayı kabullenecek. Üçüncü şık ise büyük bir bunalım...

Meseleye örtünme-açılma bağlamında baktığımızda ise karşımıza şu manzara çıkıyor: Batılı/Batılılaşmış kadın, özgürleşmek adına üzerindeki örtüleri öyle bir fırlatıp atmıştır ki, günlük hayatta erkeklerin bile açmadığı (hatta açmaktan utandığı) yerlerini bile açıkta bırakmıştır. Açılmadaki bu kararlılığı sebebiyle, giyindiği zaman bile vücudunu belli edecek elbiseleri tercihte ısrar, Batılı/Batılılaşmış kadının karakteri haline gelmiştir.

İlginçtir ki, sonuçta bu özgürlüğün ceremesini en acı biçimde çeken de yine kadındır.

Bu gerçeği iki çarpıcı örnekle açıklayalım:

İsveç bir refah devleti. Vatandaşlarını koruyan yasaları, kadın hakları konusundaki öncü tavırları ile diğer Avrupa ülkeleri arasında da sivrilen bir ülke. Parlamentosunun ve bakanlar kurulunun yarıya yakını kadın. Kadın-erkek eşitliğini gözetmek amacı ile kurulan özel bir daire, görevli bir hakem (ombudsman) bile var.

Ama bu ülkede yine de yeterince korunamayan, ezilen, dövülen, öldürülen kadınlar, genç kızlar var. İstatistiklere göre, her 10 dakikada bir kadın fiziksel şiddet ile karşı karşıya kalıyor ve her yıl 52 kadın fiziksel şiddetin sebep olduğu ağır yaralanmalar sonucu hayatını kaybediyor. İsveçli kadınların yüzde 40'ı kadınlara yönelik şiddetin kurbanı. İsveç nüfusunun yalnızca 8 milyon olduğu göz önüne alınırsa, kadınlara yönelik şiddetin İsveç'te büyük bir sorun olduğunu görmek hiç de zor değil.

İsveç'te cinsel suçlar nedeniyle polise yapılan ihbarların sayısı 2001 yılında 9162. Aynı suçtan 1975 yılında 2875 ihbar yapılmıştı. Yani “modern dünya”da 25 yılda suç oranında artış yüzde 200.

Norveç'te de durum aynı. Zengin bir ülke. Demir madenleri, petrolleri var. Bazı petrol bölgelerini kullanmıyorlar, onları gelecek kuşaklara bırakmışlar. Yani kimsenin iş-aş derdi yok. Sağlık sorunu yok. “Eh bu ülkede herkes mutlu ve müreffeh” diyorsanız yanıldınız. En çok intiharlar Norveç'te. Kadınların en çok dövüldüğü ülke Norveç. En çok alkoliğin olduğu ülke de Norveç. Yani varlık içinde yokluk çeken Norveç'te cinsel suçlar, tacizler de üst düzeyde.

Neden acaba?
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder AIM YIM MSNM
kerkuk_turk
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Aug 06, 2004
İletiler: 855

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 1:01 pm    ileti konusu: Re: CEMAATLE NAMAZIN HÜKMÜ Alıntıyla Cevap Gönder

_gulum_ demiş ki:

- Beş vakit namazın farzlarını kılmaları müekked sünnettir.



hayir muekked sunnet degildir, FARZDIR. Allah (cc) kuranda muminlere emridir. bu sadece bize emredilmedi, bizden oncekilerede emredildi (detaynin yazmama simdi gerek yok)
yani 5 vakit namaz muekked sunnet degil, Farzdir.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
_gulum_
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: May 10, 2005
İletiler: 22
Şehir: maalesef almanya

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 1:10 pm    ileti konusu: Re: CEMAATLE NAMAZIN HÜKMÜ Alıntıyla Cevap Gönder

[/quote]

hayir muekked sunnet degildir, FARZDIR. Allah (cc) kuranda muminlere emridir. bu sadece bize emredilmedi, bizden oncekilerede emredildi (detaynin yazmama simdi gerek yok)
yani 5 vakit namaz muekked sunnet degil, Farzdir.[/quote]

simdi kusura bakmayin hakkinizi helal edin yanlis yalan birseyler koymak istemedim oraya simdi bu konu hakkindada tartismak istemiyorum, fakat ben bunu (yanlisda olabilir) sünnet olarak biliyorum. muekked sözlüktede Peygamber efendimizin (s.a.s.) her zaman devam ettigi sünnetler olarak geciyor. ama tam olarak bende bilmiyorum. sadece güvendigim kaynaklardan birseyler eklerim zaten, ve o kaynaklarinda yanlis birsey yazacagini hic düsünemiyorum. fakat illede böyle dogrudurda diyemem. hataliysa hakkinizi helal edin
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder AIM YIM MSNM
sinan37
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 17, 2006
İletiler: 558
Şehir: Kastamonu

İletiTarih: Çar Oca 25, 2006 1:20 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

YAKLAŞIK 1 YIL ÖNCE DİYALOG TUZAĞI ADLI BİR KİTAPTA BUNLARIN OLACAĞI İSLAM DİNİNDE YAPILACAK REFORMLARIN YAVAŞ YAVAŞ GERÇEKLEŞTİRİLECEĞİNİ VE EN SONUNDA KİLİSELER GİBİ İNSANLARIN KARIŞIK OTURARAK İBADET ETMELERİNİN ÖNÜNÜN AÇILMAK İSTENDİĞİ
YAZIYORDU .KİMİLERİNİN KOMPLO TEORİSİ DEDİĞİ BUNLAR MAALESEF YAVAŞ YAVAŞ GERÇEKLEŞİYOR.BİZLER BÖYLE SESSİZ DURARSAK BİLİNİZKİ HRİSTİYAN VE YAHUDİLERE DOST MİLLİYETÇİ VE VATANSEVERLERE DÜŞMAN BİR GENÇLİK YETİŞMEKTEDİR.BUNLARIN UNUTTUKLARI BİRŞEYİ HATIRLATMAK GÖREVİMİZDİR. "Onlar müminlei bırakıp kafiri dost edinirler,onların tarafında bir şeref ve kudretmi arıyorlar?bilsinlerki şeref ve kudret tamamen ALLAH'a aittir"(Nisa.139)
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 3. sayfa (Toplam 7 sayfa)

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6, 7  Sonraki »  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1