Bozkurt NET

[TEOMANYAGBU]

Ayasofya’nın kiliseleştirilmesi çabalarına Türk milliyetçilerinin verebileceği en doğru ve etkin cevap, Ayasofya’nın tekrar cami haline getirilmesini fiilen başlatmalarıdır. Sadece bir imza kampanyasından, sadece köşe yazılarından, sadece mitinglerden bahsetmiyorum. Hayır, Cuma namazlarından başlayarak Ayasofya Camii’nde namaz kılmaktan bahsediyorum. Eğer, polis bunu engeller ise Ayasofya Camii’nin bahçesinde, bahçenin dışına zorla çıkarırlar ise caddede kılınacak Cuma namazından bahsediyorum. Slogan yok. Polisle çatışma yok. Kızgınlık yok. İtişme yok.

Rahmetli Dündar Taşer’in ifadesi ile “kadife eldiven içindeki çelik yumruk” olan ülkücü gençliğin kadife ile çeliğin karışımının ortaya çıkardığı yumuşak ve sert, özetle zarif direnişinden bahsediyorum. Ayasofya Camii’nde ilk Cuma namazını kılan Fatih Sultan Mehmet’in ordusunun vakur tavrı ile namaz kılacak Ülkücü bir gençlikten bahsediyorum. Ayasofya’da namaz kılan Türk-İslam ülkücülerinin ortaya koyacağı direnişten, gelecek 10 yılda Ayasofya’da federasyon projesini, Anadolu’ya gömecek büyük mücadele ruhu doğacaktır.





Dünya 2. Paylaşım Savaşı’na hazırlanıyordu. Atatürk, 1934’te bir dünya savaşının çıkacağının bilincinde olarak Türk ordusunu ve ekonomisini savaşa hazırlamaya başlamıştı. Harp Okulu çifte eğitime geçerek yetiştirilen subay sayısını iki katına çıkartmıştı.Lise öğrencileri kız-erkek savaş eğitimi almaya başlamışlardı. Ordu, kısıtlı bütçe imkanlarına rağmen sürekli silah temini yoluna gidiyordu. Bir yandan da Ankara yeni bir dünya savaşının dışında kalmanın diplomatik manevralarını hazırlıyordu. Balkan ve Saadabat Paktları ile Türkiye etrafında tampon bölgeler oluşturulmaya çalışılıyor; örneğin Balkanlar’a bir Alman hücumunu engellemek için Balkan ordularının birlikte hareket etmesi gerektiği görüşünü Ankara, Balkan ülkelerine empoze etmek istiyordu.

Atatürk savaşa sadece askeri ve diplomatik bir hazırlık yapmakla yetinmiyor, savaşın ana eksenini oluşturacak olan Batılı halklara yönelik psikolojik operasyonlar da gerçekleştiriyordu. Bu çerçevede Çanakkale’de ölen Avustralyalı ve Yeni Zelandalılar’ın anne ve babalarına yapılan seslenişte, o çocukların artık bizim çocuklarımız olduğu söyleniyordu. Bunu duyan anne babanın ikinci oğlunu Türkiye’ye karşı savaşması için yollaması artık çok güçtü. Zorla İngiliz İmparatorluğu tarafından getirilse bile, “şehit ağabeyini” kucaklayan bir ülkeye karşı ne kadar istekli olarak savaşabilirdi?

Ayasofya Camii’nin müzeleştirilmesi de böyle bir psikolojik savaş manevrası idi. Hıristiyan taassubunu “Ayasofya kilisesini Müslümanların elinden almalıyız” şeklinde körükleyen emperyalist çevrelerin elinden bir argumanı almak için Ayasofya’yı müze haline getirmek, yani bir anlamda “tarafsız alan” statüsüne dönüştürmek hedeflenmiştir Atatürk tarafından. Bu önlem bütün zamanlar için alınmış bir önlem değil, belirli bir dönemle sınırlı bir önlemdi.

Şundan eminim ki, Mustafa Kemal Paşa hayatta olsa idi 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Ayasofya tekrar camiye dönüştürülürdü. Artık Ayasofya müzesinin tekrar cami haline dönüştürülmesinin vakti gelmiştir. Heybeliada’da Yunan yayılmacılığının ve Ortodoks taassubunun genelkurmay başkanlığı görevini ifa eden ruhban okulunun, AKP iktidarı tarafından açılma çalışmaları devam ederken, Türkiye’nin içine girdiği çözülme sürecini doğru bir şekilde okuyan Yunanlı din adamları Ayasofya’nın tekrar kilise haline dönüştürülmesini talep etme cesaretini göstermişlerdir.

Bu sadece bir başlangıçtır. Heybeliada ruhban okulu, Ayasofya’nın tekrar kilise haline getirilmesi, Fener Rum Patriği’nin evrensel patrik statüsünün kabul edilerek İstanbul içinde bir Vatikan benzeri devlet yapısı oluşturulması, gelecek 10 yılın gündemini oluşturmaktadır. Ülkemiz milli direnç mekanizmaları kırılan, milli menfaat tanımlaması ve milli tehdit tanımlaması yapamayan ülkelerin sürüklendiği türden büyük bir felakete doğru sürüklenmektedir. Bu başıboş sürüklenişin bir noktada durdurulması ve ülkemize ve milletimizin hukukuna karşı yapılan terbiyesizliğe bir son verilmesi için Türk milliyetçilerinin, pasif bir seyircilik konumundan sıyrılarak Türk milletini ona yönelen tehditler konusunda uyarıcı aktif bir bilgilendirme/aydınlatma tavrı içinde olmaları gerekmektedir.

Ayasofya’nın kiliseleştirilmesi çabalarına Türk milliyetçilerinin verebileceği en doğru ve etkin cevap, Ayasofya’nın tekrar cami haline getirilmesini fiilen başlatmalarıdır. Sadece bir imza kampanyasından, sadece köşe yazılarından, sadece mitinglerden bahsetmiyorum. Hayır, Cuma namazlarından başlayarak Ayasofya Camii’nde namaz kılmaktan bahsediyorum. Eğer, polis bunu engeller ise Ayasofya Camii’nin bahçesinde, bahçenin dışına zorla çıkarırlar ise caddede kılınacak Cuma namazından bahsediyorum. Slogan yok. Polisle çatışma yok. Kızgınlık yok. İtişme yok.

Rahmetli Dündar Taşer’in ifadesi ile “kadife eldiven içindeki çelik yumruk” olan ülkücü gençliğin kadife ile çeliğin karışımının ortaya çıkardığı yumuşak ve sert, özetle zarif direnişinden bahsediyorum. Ayasofya Camii’nde ilk Cuma namazını kılan Fatih Sultan Mehmet’in ordusunun vakur tavrı ile namaz kılacak Ülkücü bir gençlikten bahsediyorum. Ayasofya’da namaz kılan Türk-İslam ülkücülerinin ortaya koyacağı direnişten, gelecek 10 yılda Ayasofya’da federasyon projesini, Anadolu’ya gömecek büyük mücadele ruhu doğacaktır.

Prof.Dr Ümit Özdağ, Yeniçağ Gazetesi

[zafershn]

ATSIZ HOCA diyorki
BİR DAHA DÜNYAYA GELECEK OLSAM
AYASOFYAYA İMAM OLMAK İSTERDİM

[Bozkurt-Balamir]

Sadece Ülkücüler ve-veya Türkçüler değil,
Tüm müslüman Türkler'e bir çağrı olsun, bir Cuma günü belirlensin, ve binler Ayasofya Camii'nde namaz kılsın. Tüm Helen soysuzları görsün Türk'ü, Türk'ün iman gücünü.
Fatih Sultan Mehmet Han gibi, alnımızı Ayasofya Camii'nin secdesinde buluşturalım, polis içeri almazsa namazımızı dışarıda kılalım.
Ve tüm Dünya'ya duyuralım;
"AYASOFYA CAMİİ'DİR."

[umay_kagan]

:idea: KANDAŞLAR,


Var mısınız bir tarih belirleyelim ve Türk Milliyetçileri olarak Ayasofya'da Tek Ulu Tanrı'mıza avuçlarımızı yeniden açalım.

[asi-kardelen]

GELİRİZ KANDAŞ SEN İSTE YETERKİ...............
ANKARADAN TAM DESTEK SİZE

TANRI YÜCE TÜRKÜNÜ KORUYACAKTIR

[nazligul]

Sonuna kadar yanınızdayım.
Tarihi verin.

[Delikanli66]

Avrupadan sizleri destekilyorum kardeslerim.

ALLAH TURKU KORUSUN.

[kadir45]

Ben İstanbulda değilim.Ama tarih belirlenirse, Allahtan bir mani olmazsa o gün oradayım.Böyle bir vazifeden ancak şeref duyarım.

[tengrikut]

Ben de orada bulunmaktan şeref duyarım.

Unutmayalım, Ayasofya Camii, sonsuza kadar camiye çevrilmiştir. Müze demek bence yanlış olur. Bu Fatih Sultan Mehmet Han'ın emridir. Sonsuza kadar cami olmasını emretmiştir.

[hasta_kurt]

gardaş ben van teşkılatındanım boyle bır sey ıcın tarıh belırlenırse allahtan bır sey olmazsa van teşkılatıda orada olacaktır selametle

[idealistturk]

Allahın izniyle geliriz bi tarih belirleyelim yeterki

[Vatan25]

Yazık Gerçekten Yazık. Daha Büyük Değerleri Kaybetmişiz Onlara Yanmıyoruz Kalkmış Ayasofya İçin Birşeyler Üretmeye Çalışıyoruz. Bu Kafayla Ayasofya Camii Olsa Ne Olacak Süleymaniye Gibi Her Vakitte Bir Saf İnsanla Namaz Kılınacak. Önce Hakkıyla İman Etmek Ve Bu Dini Yaşamak Gerek Sonra Ayasofya'da Camii Olur, Gitti Dediğiniz Vatanda Vatan Olur. Uyanın Ey Ahali Uyanın.

Asıl Vazifelerinizi Unutupta Diğer İşlerin Peşinden Koşmayın. Sultan Fatih R.A Kalksa Bizleri Kılıçtan Geçirir :(

[DeHSeT]

bu konuyu bence MHP , BBP ile ortak yapmalı bütün ülkücüler olarakda genci yaşlısı demeden buna katılmalıyız...

[reis_kurt]

tarihi manevi değerlerimiz dilimiz ve bunun gibi bir çok gelenek ve göreneklerimize yavaş yavaş kazma vuruyorlar sömürüyorlar bizler buna engel olmalıyız bu iş sadece ülkücülere düşmez Bu bir Türk-İslam savaşıdır ...
Kanımın Son Damlasına Kadar Bu Uğurda Savaşırım...

GAZAMIZ MÜBAREK, YOLUMUZ AÇIK, KILICIMIZ KESKİN OLSUN