Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - HAİN PLAN....
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4  Sonraki »  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 3. sayfa (Toplam 4 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
sancaktar
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Jul 30, 2004
İletiler: 90

İletiTarih: Cum May 19, 2006 10:44 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

BİRAZ GEÇ DE OLSA, ÜLKEMİZİN KÖKLÜ BASIN KURULUŞLARINDAN OLAN CUMHURİYET GAZETESİ'NE YAPILAN HAİN SALDIRIYI NEFRETLE KINIYORUM VE LANETLİYORUM!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
thegreen_wolf
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 12, 2006
İletiler: 466
Şehir: trabzon

İletiTarih: Cum May 19, 2006 12:38 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



Bugün 19 Mayıs... Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu için Ata'nın Samsun'a ilk adımını attığı günün 87'inci yıldönümü...

Ne var ki artık bağımsızlıkla pek ilgimiz kalmamıştır. Teslimiyetçilik bir yönetim biçimi olduğu gibi, abd'ye Başbakan Danışmanı tarafından "Başbakan'ı kullanın" tavsiyesi bile yapılabilmektedir.


19 Mayıs ayrıca, Cumhuriyet'in yaşamında kilometre taşı sayılacak bir kanlı olayın hüznü içinde kutlanıyor.

Aylardır hedef gösterilen Danıştay kurşunlanmış, Cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş bu olay sonucu laik demokratik Cumhuriyet yara almıştır.


"Münferit olay... Provokasyon... Sanığın cezai ehliyeti var mı bakalım? Bunu başörtüsüyle ilişkilendirmeyelim...

Kimse bu olaydan rant elde etmeye çalışmasın... Türban yüzünden olsaydı, türban kararına muhalif oy veren üyeyi vurur muydu?!" vs...vs...


İktidar sözcüleri cinayeti aydınlatmaktan çok Danıştay cinayetiyle bağlarının olmadığını ispat çabası içindeler...

Neden? Danıştay saldırısının kendi başlattıkları kavganın, yarattıkları iklimin sonucu olduğunu düşünüyorlar da ondan mı acaba!


Türkiye'nin buralara sürekleneceği üç yıldır yazılıp çiziliyor...

Halkı "biz - siz", "inançlı - inançsız" gibi ayrımlar içine sokan, bu politikalarla oy toplayan zihniyet, toplumu geriyor.

Cumhuriyet kurumlarına karşı açılan siyasi savaş, yarınları karartıyor. Acaba akıl ve mantık günün birinde galip gelecek mi?

Yoksa bu ilkel bataklıkta debelenip duracak mıyız?

Bugüne kadar memleketin nereye gittiğini göremeyenler, Cumhuriyet gazetesine atılan bombalarla Danıştay'a sıkılan kurşunların sesini duymuş olsalar bari...

Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM ICQ
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Cum May 19, 2006 2:45 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

MHP: Saldırının arkasındaki karanlık güçler ortaya çıkarılsın

Danıştay'a yapılan hain saldırı MHP Başkanlık Divanı'nca kınandı. Yapılan açıklamada silahlı saldırının çok yönlü araştırılmasının saldırgan ve arkasındaki
"karanlık güçlerin" ortaya çıkarılması istendi


TÜM yargı mensuplarına ve Türk Milleti'ne geçmiş olsun dileklerinde bulunulan açıklamada " MHP ülkemizde, Cumhuriyetin temel kurumları ile gerilim politikası izleyenlerin, yargıyı siyasal tartışmaların içine çekenlerin ve yargı karalarını ölçüsüzce eleştirerek hedef gösterenlerin bu olayda sorumluluk payı bulunduğuna inanmaktadır" denildi

MHP Başkanlık Divanı , Danıştay 2. Dairesi üyelerine yapılan saldırıyı kınadı. MHP Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, MHP'nin, Danıştaya yapılan silahlı saldırının çok yönlü araştırılmasının saldırgan ve arkasındaki
"karanlık güçlerin" ortaya çıkarılmasının
takipçisi olacağı belirtildi. Açıklamada "Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kurumlarından biri olan Danıştay, hain saldırıya maruz kalmıştır.

Hain kurşunlar

Danıştay 2. Dairesi, yargı görevini yürütürken saldırganın kurşunlarına hedef olmuştur. MHP, bu olayın çok yönlü araştırılmasının, saldırgan ve arkasındaki karanlık güçlerin ortaya çıkarılmasının takipçisi olacaktır. MHP ülkemizde, Cumhuriyetin temel kurumları ile gerilim politikası izleyenlerin, yargıyı siyasal tartışmaların içine çekenlerin ve yargı karalarını ölçüsüzce eleştirerek hedef gösterenlerin bu olyada sorumluluk payı bulunduğuna inanmaktadır. MHP, olarak bağımsız yargı organına yapılan bu hain tecavüzü şiddet ve nefretle kınıyoruz. Hayatını kaybeden Mustafa Yücel Özbilgen'e yüce Allah'tan rahmet, yaralı yargı mensuplarına acil şifa diliyoruz" denildi. Açklamada, başta Danıştay olmak üzere tüm yargı mensuplarına ve Türk Milleti'ne geçmiş olsun dileklerinde bulunuldu.

Ortadogu Gazetesi
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Cum May 19, 2006 2:53 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Türkiye yasta Başbakan tatilde!!!

Türkiye dün ayağa kalkıp Danıştay'daki hain saldırıyı protesto etti. Türkiye'nin ayakta olduğu saatlerde ise Başbakan Antalya'da tatil yapıyordu


SABAH onbinlerce kişi Anıtkabir'e gidip yaşananları Atatürk'e şikayet etti. Öğleden sonra ise Danıştay'a yönelik saldırıda hayatını kaybeden Daniştay 2. Dairesi Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in cenaze töreninde binlerce kişi buluştu. Törende komutanlarda tam kadro hazır bulundu.

ÖZBİLGİN'in cenazesi ilk olarak İçişleri Bakanlığı'na getirildi. Buradaki törenlere bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Danıştay'ın önündeki törende ise hükümete öfke yağdı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün katıldığı törende "hükümet istifa, Mollalar İran'a" sloganları atıldı.

TÜRKİYE'nin ayağa kalktığı dünkü törenlerde Başbakan Erdoğan yoktu. Başbakan Erdoğan, AKP Gençlik Şöleni ve çeşitli çılışlara katılmak ve tatil yapmak üzere üzere, özel uçak "ATA" uçağı ile Antalya'ya gitti. Erdoğan, geceyi Belek'teki Rixos Premium Otel'de özel bir süitte geçirdi.

Dün Türkiye ayağa kalkıp Danıştay'daki hain saldırıyı protesto etti. Danıştay'a yönelik saldırıda hayatını kaybeden Daniştay 2. Dairesi Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in cenaze töreninde hükümete öfke yağdı. Türkiye'nin yasta olduğu saatlerde ise Başbakan Antalya'da tatil yapıyordu.

DANIŞTAY'a yönelik saldırıda hayatını kaybeden Danıştay 2. Dairesi Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin dün törenlerle toprağa verildi. Özbilgin için saat 14.30'da İçişleri Bakanlığı'nda saat 15.30'da da Danıştay önünde tören düzenlendi. Törenlerde hükümete öfke yağdı ve istifaya devet edildi. Türkiye ayağa kalkıp saldırıyı protesto ederken Başbakan Erdoğan, tatil için Antalya'ya gitti. Cenaze töreni sırasında "Türkiye laiktir laik kalacak" solganları atıldı. Törende komutanlar da tam kadro hazır bulundu.

Özbilgin'in cenazesi ilk olarak İçişleri Bakanlığı'na getirildi. Buradaki törenlere bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. İçişleri Bakanlığı'ndaki törene eşi Ayşe Sema, oğulları Gökhan ve Serkan, yakınları, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Devlet Bakanı Beşir Atalay, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa, Ankara Valisi Kemal Önal, ATO Başkanı Sinan Aygün, emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, bazı milletvekilleri, eski bakanlar ve valiler, İçişleri Bakanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı çalışanları katıldı.

Büyük önlem

Törenler öncesi İçişleri Bakanlığı önünde yoğun güvenlik önlemleri alınırken, bakanlık önündeki bir grup vatandaş törene katılmaya gelen bakanları protesto etti. İçişleri Bakanlığı'nda düzenlenen törenlerin ardından Özbilgin'in cenazesi Danıştay'a götürüldü. Özbilgin'in cenazesi saat 15.10'da Danıştay'a getirildi. Danıştay'daki törenlere Genel Kurmay Başkanı Özkök, Kuvvet Komutanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Danıştay'da İçişleri Bakanlığı'nda olduğu gibi binlerce kişi toplantı. Cenaze cenaze alkışlar arasında Danıştay binasının önüne getirildi.Özbilgin'in cenazesi alkışlar arasında Danıştay binasının giriş katında hazırlanan bölüme yerleştirildi.

Gül'e büyük protesto

Törene katılan protokol şu anda Özbilgin'in naşı önünde saygı duruşunda bulundu. Danıştay önünde toplanan binlerce kişi hükümet için protesto gösterilerinde bulundu.
"Mollalar İran'a solaganlarının atıldığı törene gelen ilk isim ise Dışişleri Bakanı Abdullah Gül oldu. Gül'ün binanın önündeki alana gelişiyle birlikte törene katılan vatandaşlar arasında büyük bir hareketlilik yaşandı. Gül protesto gösterileri arasında Özbilgin'in naşının bulunduğu bölüme geçti.

Son görev

Törende konuşan Danıştay Başsavcısı Zafer Kantarcı, saldırıdan duyduğu üzüntüyü dile getirerek, " Bu saldırı sadece Danıştay'a değil Türkiye Cumhuriyeti'ne ve laik düzene yapılmıştır " dedi. Danıştay'da düzenlenen tören yapılan konuşmaların ardından sona erdi.


Ortadogu Gazetesi
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
thegreen_wolf
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 12, 2006
İletiler: 466
Şehir: trabzon

İletiTarih: Cum May 19, 2006 3:57 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli'nin
Yapmış Olduğu Basın Toplantısı
19 Mayıs 2006


Değerli basın mensupları,

Danıştay’a yapılan hain saldırının ve yaşanan can kaybının hepimizi üzdüğü bir dönemde Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramımızı buruk bir şekilde milletçe kutluyoruz.

Bugün büyük Atatürk’ün doğumunun 125. ve Türk milleti için dönüm noktası olan Samsun’da atılan ilk adımın 87. yıl dönümüdür.

19 Mayıs 1919’da Atatürk’le başlayan süreç, umutsuzluk, yoksulluk, yılgınlık içinde ve hareketsiz kalmış millet varlığına olan inancın ifadesidir.

Bu yüksek inanç ve sadakat, atıl duran bu kudretten nasıl bir mücadele yöntemi çıkabileceğinin de eşi bulunmaz bir örneği olmuştur.

Atatürk 19 Mayıs 1919 tarihini bir başlangıç yaparak, üstün dehası, komutanlık nitelikleri, geniş vizyonu ve yüksek milliyetçilik duygularıyla giriştiği emsalsiz mücadeleyi taçlandırmış ve “benim en büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur.

Aradan geçen 87 yıl sonra ülke yönetiminde bulunanların, bunca yıllık devlet ve millet kaynaşmasını geri döndürecek, toplumsal gerginlikleri artıracak ve devletimizin temel niteliklerini sarsacak boyutta gaflet sergilediği bu günlerde 19 Mayıs 1919 ruhunun anlamı daha da önem kazanmıştır.

19 Mayıs ruhu, zedelenen, aşağılanan milli onurun dirilişidir. 19 Mayıs ruhu Türk milletinin doğruluşudur. 19 Mayıs ruhu, teslimiyetçi, tavizkâr ve kişiliksiz yönetimlere karşı milli devletin doğuşudur. Bu gerçeği göremeyerek ülkeyi içeriden çürütmeye çalışanlar hak ettikleri akıbete uğramaktan kurtulamamışlardır.

En az dün kadar bugün de lazım olan 19 Mayıs 1919 ruhunun gençliğe kazandırılması milli geleceğimiz açısından hayati derecede önemlidir.

Geleceğimiz, ancak vatan ve millet sevgisini taşıyan, yüksek ülküleri hedeflemiş bir gençliğin yetişmesi ile güvence altında olabilir. Bu bayram gününün gençliğe armağan edilmiş olmasının da anlamı budur.

Bu düşüncelerle, Büyük Atatürk’ün kurtuluş mücadelesini başlattığı bu çok anlamlı günün yıldönümünde, büyük Türk milletinin ve geleceğimizin teminatı gençlerimizin bayramını kutluyorum.

Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum.

Değerli Basın mensupları,

Ne yazıktır ki, yabancıların kapılarında vicdanlarını ikram eden onursuzların kol gezdiği günümüzde, Büyük Atatürk’ün 87 yıl önce gösterdiği yüksek fedakârlık, haysiyet, erdem ve millet sevgisine her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu anlaşılmaktadır.

İktidara geldiğinden bu yana, milli hassasiyetlerimizi ve temel değerlerimizi tahrip eden, milli kurumlarımızla gerilim yaratarak sürekli kavga halinde olan AKP tehlikeli bir oyun sergilemektedir.

Küresel güçlerin ülkemizde ve bölgemizde yeni senaryoları sahnelediği bir dönemde tek başına iktidar olma fırsatı yakalayan AKP, aradan geçen üç yılı aşan süre içinde hiçbir sorunu çözmediği gibi, Türkiye’nin temel değerlerini de tartışmaya açmıştır.

Taviz ve teslimiyetin en doğal sonucu çok kötü bir yönetim sergilemiş; bir yandan binyıllık kardeşliğimizi bozacak adımlar atarken diğer yandan ise kutsal dinimizi istismar ile laiklik anlayışımızı kendine göre yorumlayarak ülke içinde gerilim ve kaos yaratmıştır.

Cumhurbaşkanlığı, Üniversiteler, Yüksek Yargı Organları, Türk Silahlı Kuvvetleri, Meslek kuruluşları ve Siyasi Partilerle çatışarak, devletin temel değerleri ile oynamış ve milli hassasiyetleri kaşıyarak çıkmaz bir siyaset yolunu seçmiştir.

Sağduyu sahibi kurum ve kuruluşların ihtar ve ikazlarına, kanun ve nizam hakimiyetini sağlamakla görevli makamların tüm iyi niyetli çabalarına karşın AKP hükümeti büyük bir aymazlıkla batağa sürüklenmeyi tercih etmiş görünmektedir.

Geldiğimiz bu aşamada artık iyice belli olmuştur ki, seçim sisteminin yanlışlarından yararlanarak mecliste tek başına iktidar imkanı ele geçiren AKP, gerçekte bir türlü iktidar olamamakta ve ülkeyi yönetememektedir.

Sayın Başbakan ve partisi izlediği bu tehlikeli yolda milletimizin kendisine daha fazla tahrip ve istismar fırsatı vermeyeceğini anlamalıdır.

Bir an önce seçime giderek hiç değilse bundan sonra yapacağı tahribatın sorumluluğundan ve hesabından bir nebze olsun kurtulmalıdır. Bu, kendisi ve partisi için kötüye giden akibetten uzaklaşması için de bir fırsat olacaktır.

Çözüm derhal seçimdir.

Değerli basın mensupları,

Devletimizin köklü ve temel kurumlarından olan Danıştay’ın değerli üyelerine yönelik menfur terör saldırısı tüm yurtta infial uyandırmış, aziz milletimizi olduğu gibi Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarını ve ülkücüleri de derinden üzmüştür.

Bir süreden beri yüksek yargı organlarına karşı olu-orta söylenen sözler, yargı mensuplarına yönelik ağır tenkitler ile yargı kararlarına yönelik itham ve eleştiriler, bu hadise ile hain bir eyleme dönüşmüştür.

Genç, yaşlı, öğrenci, toplumun her kesimini derinden etkileyen şiddet ve terör olaylarına karşı öteden beri duyarsız kalan AKP hükümetinin tutumundan cesaret bulan çevrelerin, hedeflerine bağımsız yargı mensuplarını da dahil ettikleri anlaşılmaktadır.

Danıştay mensuplarımıza, üstelik görevleri başında iken yönelen bu eylem, yalnızca adalete sistemine değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerine, Türk milletinin varlığına yönelik alçak bir saldırıdır.

Bu olay, güzel dinimizi istismar etmekte bir sakınca görmeyen, devletimizin temel kurumları ve seksenyedi yıllık kazanımları ile çatışmayı bir yöntem olarak seçen zihniyetin, etkileyebildiği hain ve gafilleri eyleme teşvikidir.

Devamında onarılmaz sonuçlara neden olmaması için AKP Hükûmeti, son zamanlarda gerilime neden olduğu ilişkileri terketmeli, laiklik anlayışını anayasal çerçevede tekrar gözden geçirmelidir.

Olayın ardından gerçekleşen gelişmelerde hükümetin koruma talep eden yargı mensuplarının isteklerine karşı yeterli özeni göstermediği ve ihmalinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Kurumlara karşı takındığı olumsuz tavrı, kurumların mensuplarına da yansıttığı kanaati hakim olmuştur.

Bugüne kadar ülkemizde aydınlara, askerlere, öğretim üyelerine, gazetecilere yönelik çok sayıda suikast ya yeterince aydınlatılmamış yada failleri bulunamadığı için olay karanlıkta kalmıştır. Oysa bu hadisede durum çok farklıdır.

Meydana gelen bu hain saldırının birinci derecede faili olay yerinde suçüstü yakalanmıştır. Suç delili olan özel tabanca, kullandığı taşıt ve şahsi eşyaları ele geçirilmiştir. İkameti, işyeri ve temas kurduğu şahıslar tesbit edilmiştir.

Sayın Başbakana ve AKP hükümetine çağrıda bulunuyorum:

- Olması gereken taziye mesajları ile kamuoyunu aldatmayınız. Konuyu bilgi kirliliğine boğarak soğutmayınız. Halkımızı oyalamayınız.

- Milletimizin size verdiği hükümet olma yetkisini sonuna kadar kullanarak bu terör saldırısını aydınlatınız.

- Ne şekilde ve nasıl ilintili olursa olsun, bu olaya karışan açık ve gizli fail ve müsebbipleri, azmettiricileri, yardım ve yataklık edenleri, telkinde bulunanları, eğitenleri, etkileyenleri, yönlendirenleri bulunuz ve adalet önüne çıkartınız.

- Olayın işleniş şeklinden ve müteakip gelişmelerden bu eylemi örtecek, gizleyecek, saklayacak ve ağırdan alacak mazeretiniz olamaz. Bu nedenle aziz milletimizin de beklediği gibi, hiç kimseyi şaibe ve zan altında bırakmadan bu olaydaki gerçekleri bir an önce ortaya çıkartınız.

- Ucu kime ve nereye dayanırsa dayansın olayın izini son noktaya kadar sürünüz.

- Tahkikatın gizlilik gerektirmeyen her aşamasını şeffaf, adil ve önyargısız olarak kamuoyu ile paylaşınız.

Milletimizin sizden isteği budur.

Bu elim olay nedeniyle,

Danıştay üyesi Sayın Mustafa Yücel Özbilgin’in vefatı ve dört üyenin yaralanması ile neticelenen bu hain saldırıyı bir kez daha nefretle kınıyorum.

Şahsım ve Milliyetçi Hareket Partisi mensupları adına, Sayın Özbilgin’in kaybından dolayı merhuma Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, Türk milletine, Danıştay mensuplarına ve değerli ailesine taziyelerimi sunuyorum.

Bu menfur saldırıdan yaralı olarak kurtulan değerli Danıştay mensuplarına geçmiş olsun temennilerimle acil şifalar diliyorum.

Önümüzdeki günlerde gerçekleşmesi muhtemel tahrikler karşısında Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarını ve ülkücüleri duyarlı, dikkatli ve sakin olmaya; sağduyu ve akılla davranmaya çağırıyorum.

Milletimizin başı sağolsun.

Dr. Devlet Bahçeli
Milliyetçi Hareket Partisi
Genel Başkanı

Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM ICQ
thegreen_wolf
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 12, 2006
İletiler: 466
Şehir: trabzon

İletiTarih: Cum May 19, 2006 3:58 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



SORU VE CEVAPLAR

Değerli Basın Mensupları ayrıca aldığım habere göre Türk siyasetinin önde gelen şahsiyetlerinden, yaklaşık yarım yüzyıldır ülke yönetiminde ve siyasetinde söz sahibi olmuş 57. hükümet döneminin koalisyon ortağı olan, Demokratik Sol Partinin Onursal Genel Başkanı ve Başbakan Sayın Bülent Ecevit’e Milliyetçi Hareket Partisi olarak geçmiş olsun temennilerimi buradan sunmak istiyorum ve Cenabı Allah’tan acil şifalar diliyorum.

Soru: Saldırıyı gerçekleştiren şahsın ülkücü olduğu ve bu olay üzerinden siyaset yapıldığı söyleniyor. Bunlara ilişkin değerlendirmeleriniz nedir?

Bahçeli: Son bölümü üç defa okuyunuz. Oldu mu efendim? Hangi gazetenin mensubusunuz?

Gazeteci: TV5 muhabiriyim

Bahçeli: Evet son bölümü 3 defa okuyunuz.

Soru: Ecevit’in son durumu hakkında bilgi aldınız mı acaba?

Bahçeli: Evet efendim. Beyin kanamasından mütevellit Gülhane Askeri Tıp Akademisine kaldırıldığı andan itibaren genel başkan yardımcımız Oktay Vural Bey orda bulunmuşlardır. Ameliyatın yapıldığı saatlerde ve sonrasında olayı yakinen takip etmiştir ve sürekli olarak da bizi bilgilendirmiştir. Biraz sonrada geçmiş olsun dileklerimizi sunmak için Gülhane Akademisine gitmeyi düşünüyorum.

Soru: Konuşmanız içerisinde hükümetin toplumsal gerginlikleri arttırdığını belirttiniz. Bu çerçevede geleceğe yönelik bir tehlike unsuru görüyor musunuz? İkinci olarak da Danıştay üyeleri olayın hemen arkasından şu açıklamaları yaptılar. Gerek Başbakan’ın gerekse bir gazetenin Danıştay 2. Dairesinin verdiği kararlarla ilgili yaptıkları yayınların ve açıklamaların bu olaya zemin hazırladığı yönünde bir takım açıklamalar yaptılar. Bu görüşe katılıyor musunuz?

Bahçeli: Olayları son şekliyle değerlendirmek kısır yorumlara bizi götürür. Son yıllarda Türkiye’deki gelişmeleri bütünüyle ele almakta yarar vardır. Ve bugünkü AKP yönetiminin uygulamış olduğu gerilim stratejisinin bir yansımasıdır bu. Buraya dikkat etmek lazımdır. Bundan sonrada AKP’nin ülke yönetiminde başarılı olacağını zannetmiyorum. AKP yönetiminin en akıllıca takip edeceği yol şu olmalıdır. Makul bir süreyi planlayarak, demokrasimizin vazgeçilmez unsurları kabul edilen siyasi partilerimizin liderleriyle görüşerek cumhurbaşkanlığıyla ve meclis başkanlığıyla da irtibat kurarak Türkiye’yi sağ salim seçime götürmek olmalıdır. Gerilimin aşağı çekilmesinin yolu budur.

Soru: Vefat eden Danıştay üyesinin cenazesine Başbakan Erdoğan katılmadı. Cenazeye katılmak yerine kavşak açılışına gitmeyi tercih etti. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bahçeli: Çok yanlış bir davranış. Ayrıca cenaze töreni sırasında cumhuriyetimizin Sayın Bakanlarına karşı gösterilmiş olan tepki de çok aşırı olmuştur ve üzücü olmuştur. Türk toplumuna yakışmayan bir davranıştır. Tepkilerimiz daha demokratik yollarla ortaya konmalıdır. Ama Cumhuriyetin niteliklerine sahip çıkıyorum derken Sayın Bakanlarına da saldırmak doğru bir yaklaşım olmamıştır.

Soru: Saldırgan hakkında gazetelerde çıkan dindar ve ülkücü açıklamasını neye dayandırıyorsunuz?

Bahçeli: İşte efendim bakınız. Sizler hep bir şeyler arıyorsunuz. Ama olması gerekeni yapmakta da medya olarak üzerinize düşeni yapmıyorsunuz. Şimdi bugün gazetelere baktığımız vakit çok değişik yorumlar var. Türkiye’de çıkıyor bu gazeteler. Hepiniz bu ülkeden yetişen değerli şahsiyetlersiniz. Bu kadar farklı yorumlara özel gayret gösterseniz ulaşabilir misiniz? Burada diyorum ki bugüne kadar faili yakalanmayan olaylar var. Ama şimdiki olay çok farklı faili yakalanmış, suç aleti ortada, adres ortada Türkiye Cumhuriyeti Devleti bütün unsurlarıyla harekete geçsin. Ne ise çıksın. Ülkücü mü, dindar mı başka bir şey mi bunların hepsini görelim. Ve artık millet aldatılmaktan bu tür terör olaylarının üstü örtülmekten vazgeçilmelidir. Onun için bu araştırmaya Mehmet Ali Birand Bey, İsmet Berkant Bey, arzuluyorsanız zatıâliniz de katılsın.

Soru: Vefat eden Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin ile sizin zaman zaman görüştüğünüz ve ülkemizin geleceği ilgili bazı görüşlerinizi paylaştığınız biliniyor. En son olarak da siz görüştünüz efendim. Görüşmeyle ilgili bizimle paylaşabileceğiniz bir şeyler var mı efendim görüşmeyle ilgili.

Bahçeli: 23 Mart 2006 tarihinde partimizi ziyaret etmiştir. Değerli bir yönetici, değerli bir hakimdir. Görüşlerini bizlerle paylaşmıştır. Biz de düşüncelerimizi söylemiştik. Çok kişiyle yapıyoruz bunu.

Soru: Gerginliğin azaltılması için seçime gidilmesi gerektiğini belirttiniz. Ancak AKP Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan ve diğer hükümet üyeleri ısrarla seçimin zamanında yapılacağını açıklıyorlar. Eğer bu yapılırsa gerginlik tırmanır mı, ülkeyi nasıl bir gidişat bekliyor?

Bahçeli: Öyle gözüküyor. Gerginliği tırmandırmamak, bu gerginlik stratejisinden vazgeçmek çok nazik bir dönemdeki Türkiye’yi bir istikrarsızlığa, sosyal kargaşaya sürüklememek ülkeyi yönetmeye talip olan her unsurun görevidir. Hele siyasal iktidar sorumluluğunu üstlenmiş bir kişi aradığı çözümlerin içerisinde eğer gerekiyorsa erken seçim fedakârlığı da yapabilecek cesarette olmalıdır.

Soru: Danıştay üyesinin cenazesinde daha çok CHP bayrak ve flamaları görüldü. Bu Danıştay olayının başından beri bir provokasyon olduğunu düşünüyor musunuz?

Bahçeli: Onu Cumhuriyet Halk Partisine sorun bakalım; niçin bayraklarla gelmişler.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSNM ICQ
mus25
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: May 18, 2005
İletiler: 473
Şehir: türkiye

İletiTarih: Cum May 19, 2006 5:34 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

ALINTIDIR,OKUYUN
Laiklik elden gidiyor imdaaat..!.Cumhuriyet bitiyor imdaaat..!.Şeriat geliyor imdaaat..!.İrticai faliyetler var imdaaat…!.İslam geliyor,İslam imdaaaaat..!

Danıştaya yapılan eylem sonrasında Yahudilerin kirli uzantıları olan masonik medya bu yukarıda yazdığım başlıkları attı ertesi günü.ALLAH U EKBER dedi.ALLAH dedi katliam yaptı manşetleriyle neler yazmadıki.Bilmeyende sanacak ki 150 kişiyi bir anda yok etti.Eylemi gerçekleştirenin ülkücülüğünden tutun,irticacılığına varana kadar her şeyi bir bir sıraladılar sanki çok biliyorlarmış gibi.Bu bahane ile hem İSLAM a hemde ülkücülere bol bol salya akıtıp ikilik yaptılar,küfür ettiler satılmış kalemleriyle.!

Bunların İslam alemine karşı olduklarını biliyoruz.Bunların Türk alemine karşı olduklarını da biliyoruz.Türkiyemizi Mustafa Kemal öldükten sonra ele geçiren hainler sürüsünün zamane devşirilmişleri medyanın da gücü ile neler yapmıyorki.Yapılan ihanetleri artık seyrede seyrede uyuştu beyinlerimiz.Tepkisiz olduk,bir cesetten farklı değiliz.Onlar kinlerini her fırsatta kusuyor,biz ise sadece bakıyoruz,bakmakla yetiniyoruz..!

Danıştay ne yapmıştı ki bu eyleme muhatap olmuştu..?.

Türban devlet dairelerinde yasak bunu biliyoruz.İşi daha da ileri götürdükleri için bu olaya maruz kaldılar.Sebep şu; devlet dairesine gelirken yolda türban takmak yasaklanmalı,devlet kayıtlarına girecek fotoğraflarda türban olmamalı,eve giderkende türban olmamalı diye birkaç İslam düşmanlığı ile örtüşebilecek kararları aldıkları için,bu menfur eylemle muhatap oldular.

Müslüman memleketinde Müslümanlık olgularını kopartmaya çalışırsan sonucuna katlanmak zorundasındır.Laiklik İslama hakaret değildir.Laiklik dinsizlik uygulaması değildir.Laiklik İslam Dinini kotarmak hiç değildir.Kaldıki sen nerdeyse evde bile türbanı yada baş örtüsünü takmayacaksına getiriyorsun.Müslüman Türk Milletini iyice bunaltıp,daraltıyorsun,bu tür kararlar ile sıkıyorsun.İnsanların da bir sabrı vardır.Biri yapmaz sa biri elbette yapar.Yaptıda.Hiç acımıyorum.Gülü seven dikenine katlanır derler.Eğer gül (İSLAM DÜŞMANLIĞI) ü seviyorsanız diken (FERDİ HAYKIRIŞ,FERDİ TEPKİ) e katlanacaksınız.

Ya bizim Ülkü Ocaklarına ne demeli..

Masonik medya eylemi gerçekleştiren kişiye ülkücüdür yaftası koyar koymaz hemen ülkü ocaklarından kınama ve bu kişinin bizimle alakası yoktur açıklaması geliyor.Bu ne acele ey ülkü ocakları başkanı söylermisin?.Neyin ıspatını yapıyorsun ki.Kimden korkuyor ne güdüyorsun.Bu acelen niye anlamadım.Zaten yaptığın açıklama ile her şeyi berbat edip Türbanı istemeyenlerin yanında gibi bir hal alıyorsun farkında bile değilsin..!.Acele etmeyecek,olayın yatışmasını bekleyecektin.Yanlış yaptın..!

Sistemin oyuncağı olan medya daha birkaç gün evveline kadar 4 fidanımızı hayattan kopartıp,kara toprağın altına koyan,anaları,babaları,vatan evlatlarını yasa boğan şehit haberine niye böyle avaz,avaz bağırmadı..Neden Kürdistan naraları atmadı ha neden..!

Ya sezer,ya tayyip,ya diğer etkisiz yetkililere ne demeli.Son birkaç ay içinde biri üst düzey asker olmak üzere (Albay) kaç tane şehit verdik.?.Bunlara ne diye kınama getirmediniz..Masonik çukurdan bir türlü kurtulamıyor bir türlü vücudumuza sarılı zincirleri kıramıyoruz Türk Milleti olarak.

Gerek aleni Yahudi şakşakçılığı yapan olsun,gerekse VATİKAN merkezli İSLAM yayını yapan paçavralar olsun ŞEHİT haberlerine orta sayfanın en altında iki satır haber veren gazetecikler,bu olaya adeta FIRTINA kopardılar,laikliğe kurşun sıkıldı yalanlarıyla..!

İranla,arap devletleriyle,Müslüman ülkeleriyle ilişkiye girdiğinde gerici,irticacı oluyoruz ama Yahudi İsrail ile ortak hareket edince,ilişkiler kurunca bunları olmuyoruz.İsrailde DİN üzerine kurulmuş bir devlet.Hemde İrandan,Araptan daha sıkı,daha fanatik bir DİN devleti…Ne farkı var ki..O da din devleti buda..!

Tabi din İSLAM olunca kötü,Yahudi olunca sorun yok.Asılları Yahudi olanlar memleketi temelinden elegeçirdikleri için kopartılan bu fırtınayı anlayabiliyoruz.Size bir önerim var..

Tamam kabul.Bu ülkede türbanda,baş örtüsüde yasaklansın,eyvallah.!

Amaaaaa…!

Yahudilerle ortak hareket etmekte yasaklansın.İsraille ticari anlaşmalarda yasaklansın.Özelleştirmelerden Yahudilerin yararlanmasıda yasaklansın..!

Varmısınız…Yiyormu..!

Eylemi gerçekleştiren kişiye ALLAH tan sabır,eyleme maruz kalanları ise ALLAH a havale ediyorum..!

Köyün Delisi…..

askaleli
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
cCc_OzguR_cCc
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Sep 16, 2005
İletiler: 260

İletiTarih: Cum May 19, 2006 7:35 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Ben, bu tür yorumlarla, Ülkücüler'e çamur atmaya kalkışanları haklı çıkaracağımızı düşünüyorum... Sevgili Gönüldaşım, Danıştay'ın kararını tartışmıyorum, fakat eğer bir tepki konulacaksa, bu tepki bizim koruduğumuz Cumhuriyetimiz'in en büyük güçlerinden yargı erkine silah doğrultalark yapılmamalıydı. Ülke gündeminin nereden nereye çekildiğinin farkındasınızdır... Ben bu saldırıyı yapanın "ülkücü" olduğuna, ailesinin ve ev arkadaşlarının yorumlarına rağmen inanmıyorum. En fazla, bir "sızma" olabileceğini düşünüyorum. Ancak seyrinden de anlaşılacağı üzere bu olay, çok ciddi bir planın ürünüdür. Sonuç olarak bu planla,

1-) Ülkücü Camia'ya
2-) İslami Kesim'e büyük bir çamur atılmıştır, "en azından izi kalır" düşüncesiyle...

Birilerinin çıkıp da, işin Cihadi boyutunu savunmaya kalkacağına ihtimal bile vermiyorum...

Bence olayın doğruluğu-yanlışlığı yerine, en azından bu platformda, adımızın temizliğine zeval gelmemesini tartışmalıyız...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cum May 19, 2006 8:16 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Değerli Kardeşim,


Dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun..

Bu tür terör eylemlerinde kullanılacak kişiler..

4-5 yıl önceden seçilirler..

Psikolojik hayatı karışık.. düşünce ve karakterleri tam oturmamış ..

Hayatta bocalayan kişilerdir bunlar...

Bu kişinin kimlere yakın olduğu ..kimlere sempati duyduğu o kadarda önemli değildir..

Kendi elinde değildir.. istediği yere yönlendirilebilir...

Aynı şekilde sol gruplardan seçilen bunun gibi binlerce genç vardı bunun gibi...

Bu olay kesinlikle tek başına yapılmış bir eylem değildir...

Çok yakında bu olay aydınlanacaktır...

Ama arkasında hangi ülkenin olduğu ortaya çıkmayabilir..

çünkü ortada figüranlar vardır...

Film şirketinin sahibini tanımıyorlardır bile...

Filmin yönetmeni ortaya çıkar belki... ama iş orada kalır...

Yönetmen de derki;

valla senaryo bir telefon ile geldi ama kim olduğunu bende bilmiyorum....

Daha önceki meçhul olaylar gibi bu olayda soğur gider..

Burada önemli olan bu ülkedeki bu figüran tuzağına düşen...

Gençlerimizi kurtarmaktır..

Psikolojisi zayıf.. ne olduğuna karar veremeyen ..karakterleri oturmamış gençler her zaman bu olaylarda yem olarak kullanılır...

Alın size ikinci bir AĞCA olayı...

Özünde iyi bir çocuk olabilir... ama onuda genç yaşında kaybettik...

açıklamaları tutarsız... ideali nedir..belli olmayan...ben mesih'im diyen..

bir gençti...

Dikkat ederseniz.. bu gençler.. hep Anadoludan istanbul ,Ankara gibi büyük illere okumak için gelen ya fakir ya orta halli...

Anadolu gençleri...

Bu gençlere sahip çıkmak...

tüm partilerin görevidir...

Duyarlı partiler.. kendi içlerinde istihbarat faaliyetleri yaparak tuzağa düşebilecek bu gençleri takip etmeli ...


Bunları kurtarmalıdır..

Olan bu ülkenin gençlerine ..bu ülkenin yarınlarına olmaktadır...

Herkesin aklını başına alması gerekir..

Maalesef çok farklı düşüncelere sahip bir ülkede yaşıyoruz...

demokratik bir ortam içinde herkesin birbirini kabullenip yaşamaktan başka çaremiz yok...

Görülen o ki kimse kimsenin düşüncesini kabul etmiyor..

Bu ülkeyi dörte ,beşe bölemeyeceğimize göre herkes birbirine saygı gösterip yaşayacak..

Cumhurbaşkanı derhal bütün siyasi parti liderlerini toplamalı....

ülkede yeniden bir siyasi yapılanmaya gidilmeli...

yeni bir seçim kanunu çıkarıp..

ülkede her kesimin mecliste temsil edilebileceği bir formül bulunmalıdır...

Yıllardır ülkedeki sorunları koalisyon hükümetlerine bağladılar...

İşte size tek parti iktidarı.. işte size kaos...

Hani istikrar.. millet devletle... devlet kurumları ile kavgalı...


Önümüzdeki seçimlerde ülkenin kurtuluşu garantimi...


Hadi size bir beyin cimnastiği fırsatı....

diyelimki;

önümüzdeki seçimde meclise giren partiler..

AKP- MHP-CHP

nasıl bir istikrar çıkacak çok merak ediyorum....

Yeniden yapılanmayı beceremeyen bu ülkede istikrar çok zor...



saygılarımla.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
cCc_OzguR_cCc
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Sep 16, 2005
İletiler: 260

İletiTarih: Cum May 19, 2006 8:56 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Aslında benim önümüzdeki dönem için düşüncem biraz daha farklı...

Şahsen, meclisin önümüzdeki dönem yapılanmasında, CHP'nin durumunu pek aydınlık görmüyorum. akp'nin oyu oldukça düşecektir,fakat yine de mecliste olacaktır. Ancak 4. bir parti olarak, DYP'nin meclise girebileceğini düşünüyorum...

MHP için %15 den aşağısını düşünemiyorum bile...

Madem böyle bir soru-cevaba başladık, başlıkla ilintili olarak bir soru da ben sorayım:

Sözkonusu suikastin, akp'nin dış mihraklı senaryolarla devrilmek istenmesi için yapılmış olması ihtimali var mıdır?
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Agora
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jan 30, 2006
İletiler: 19

İletiTarih: Cum May 19, 2006 9:14 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bugün her apartmana beşer beşer dağıtılan beyazsaray gazetesi zamanın manşeti sinirimi bozdu.Danıştaya yapılan hain saldırıyı Tit'le bağdaştırmış. Ayrıca Mithat Bereketin öncülüğünü çektiği bir grup eski kızıl, olayı ülkücülerin tasarladığını öne sürdüler.
Bizi çok zor günler beklemekte. Ülkücü harekete karşı irtica körükleniyor. Buna uyanması ve tavır koyması lazım tüm il ve ilçe teşkilatlarının.
Verdiğim bir kaç seminerde tarikatlara ve cemaatlere karşı uyardım arkadaşlarımı. Mason tipi örgütlenen Nur cemaati ülkücü hareketten pek çok genci kendi saflarına çektil. Amerikan menşeili bu cemaati iyi analiz etmenizi diliyorum.
İslam ahlak ve faziletini İslam'ın diğer kutsal değerleriyle kesin çizgilerle ayırmalıyız.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Çar May 24, 2006 2:58 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder



Danıştay'a saldırıyla ilgili gözaltında tutulan Muzaffer Tekin'in, Susurluk Çetesiyle bağlantısı çıktı Tekin'in ilginç bağlantısı VİDEO

Danıştay'a saldırıyla ilgili gözaltında tutulan eski asker Muzaffer Tekin'in, Susurluk sanığı İbrahim Şahin'le birlikteyken çekilmiş görüntüleri ortaya çıktı.

Danıştay'a saldırıyla ilgili adı geçen ve gözaltında tutulan eski asker Muzaffer Tekin'in, susurluk sanığı İbrahim Şahin'le birlikteyken çekilmiş görüntüleri ortaya çıktı.

Susurluk Davası kapsamında hapse giren İstanbul Özel Harekat Daire Başkan vekili İbrahim Şahin'in hapisten çıkarken Muzaffer Tekin'le çekilmiş görüntüleri, Samanyolu Haber'de yayınlandı..

O görüntüler icin TIKLA
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Çar May 24, 2006 3:06 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Samanyolu'na ambargo



Digiturk yönetimi ani bir kararla Samanyolu Televizyonu yayınlarını iptal etti.

Günlerdir Danıştay saldırısıyla ilgili ilginç belge ve bilgilere yer veren Samanyolu Televizyonu, bugün ilginç bir gelişme yaşadı.

Kanalın Digiturk'teki yayınları, gerekçe bildirilmeden aniden durduruldu.. Kanal yetkilileri Digiturk ile bağlantı kurmasına ve bilgi istemelerine rağmen kendilerine herhangi bir açıklama yapılmadı..

Kanal, internet sitesi üzerinden yaptığı duyuruda, yayınlarının kesildiğini açıkladı ve Digiturk yönetiminden açıklama beklediklerini duyurdu..

Kaynak: www.sonsayfa.com
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
cebeka
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Feb 27, 2006
İletiler: 76
Şehir: türkiye

İletiTarih: Çar May 24, 2006 3:54 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Yükselmekte olan milliyetçilik hareketinin önünü kesmeye çalışan kesimler yine iş başında;
2007 yılına doğru gidildikçe bu olayların daha da artacağından emin olabilrsiniz.Akıllıca,sinsice,planlanarak yapılan girişimlerdir bunlar.
Bu olaylar her nekadar hükümet üzerine yıkılmaya çalışılıyorsada bunun hükümet tarafından milliyetçiliğin yükselmesini önlemek için olyı gerçekleştirenin ülkücü olduğu safsatasının bu hükümet tarafından ortaya çıkarılmaya çalışıldığı da aşikardır.
Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir kadrolaşma hareketinin yaşandığı AKP hükümeti zamanında ele geçiremedikleri YÖK,DANIŞTAY,TOBB,TSK gibi kurumları da yıpratarak amaçlarına ulaşmaya çalışıyorlar.Yıldırma hareketini gerekirse şiddete başvurarak halletmeye,gerekirse yoketmeye kadar gidiyorlar.
Benim bu konudaki tespitlerim bu şekilde,bana katılrmısınız bilmiyorum.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder MSNM
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 3. sayfa (Toplam 4 sayfa)

Sayfa: « Önceki  1, 2, 3, 4  Sonraki »  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1