Bozkurt NET

[ALP-TUR]

Profesör M.İzadi Amerika'daki kürt lobisinin önemli isimlerinden biridir. Bu kişi kürtlere tarih sahnesine çıkmalarını sağlayacak bilimsel tezler hazırlayıp, kökenlerinin belirlenip bunların kamuoyuna delillerle sunulmasından, çeşitli kürt oluşumlarının uyguladığı politik stratejinin belirlenmesine kadar birçok fikrin teorisyenidir. Özellikle AKIN (American Kurdish Informatıon Network)'un çeşitli çevrelerle irtibata geçerek enformatik-finansal destekler almasında öncü isimlerden bu kişi...

Bakın bir araştırmasından bir paragrafta ne diyor:

"Today Kurds are the fourth largest ethnic group in the greater Middle East, after the Arabs, Persians and Turks. Their largest concentrations are now respectively in Turkey (approx. 52% of all Kurds), Iran (25.5%), Iraq (16.%), Syria (5%) and the CIS (1.5%). Barring a catastrophe, Kurds will become the third most populous ethnic group in the Middle East by the year 2000, displacing the Turks. Furthermore, if present demographic trends hold, as is likely, in less than fifty years Kurds will also replace the Turks as the largest ethnic group in Turkey itself."

Paragrafta, Kürtlerin Ortadoğu'da kuvvetli bir etnik grup olduklarını, nüfusun öneminin çoğaldığı günümüzde nüfuslarının özellikle Türkiye'de diğer ortadoğu ülkelerine oranla çok daha hızlı arttığını söylüyor. Haksız da değil...

Elektrik su parası almayıp, yiyecek-yakacak yardımı yapan devletimiz, onların üremelerini kontrol altına almak yerine teşvik ediyor, onlarda bilinçli bir şekilde çoğalıyorlar. Ta ki nihai hedeflerine ulaşıncaya kadar... Mutlak gücü ya da İzadi'nin başka bir paragrafındaki ifadesi ile "absolute kurdish power" elde edinceye kadar...

Şimdi işin can alıcı noktasına gelelim ve Türklüğe nasıl kefen biçildiğini görelim:

www.kurdish.com sitesine girip, Demography linkini tıklayınız, yukarıdaki yazının aynısı orada yer almakta. Yazının üzerinde "Demographic Trends" olarak belirtilmiş linki tıklayınız ve tabloya bir göz atınız.

Projected Trends to 2050 başlıklı bir tabloda kürtlerin 2050 yılında ortadoğudaki nüfuslarının 87 milyon, Türkiye'deki nüfuslarının ise 47 milyon olacağı belirtiliyor. Bunlar kesinlikle trendsel verilerdir, yani bir sallama söz konusu değildir, hatta az bile verilmiştir. Çünkü çarpraz üreme, yani 8 çocuğun diğer 8 çocukla ilerde evlenecekleri düşünülüp onların çocuklarının da çarpraz olarak üreyecekleri düşünülürse bu tablo yetersiz kalmaktadır. Ayrıca bu süre içinde milyonlarca Türkte Kürtleşecektir.



Türklerin nüfus artış oranı ise bugün nerede ise Avrupa ülkeleri seviyesine inmiştir. Türk illerinde doğum kontrol uygulamasını teşvik ederek Türklüğün kuyusunu kazan devletimizin alçak siyasetçileri; Güneydoğuya verdiği yardımlar ile kürtlerin üremelerini teşvik etmektedir. Üremeyip de ne yapsınlar?

Tabloya bakarsanız diğer ülkelerdeki kürtlerin artış hızları Türkiye’deki Kürtlerin artış hızlarından daha yavaş. Her taraftaki aynı ilkel-vahşi kürt değilmi? Öyle ise neden oralarda üreyemeyip, bizim topraklarımızda amipler gibi çoğalıyorlar?

Bunun cevabı basit! Bilinçli yapılan bu hareket Türklerin çok merhametli, insancıl ve birçoğunun kürdofil olduklarını bildiklerinden ve devletimizin verdiği sınırsız olanaklardan ileri geliyor. Nihai amaçlarını gerçekleştirmek için ne cesaretleri ne zekaları ne de kültürleri olan bu cemaat, tek yolu Tanrı'nın kişilere verdiği doğal içgüdüyü(üreme) bir savaş silahı olarak kullanmakta bulmuş durumdadır. Aynı tarihlerde birçok Avrupa ülkesininde nüfusunun gerileyip, ucuz işgücüne muhtaç durumda kalacağı ve kürtleri kullanmanın kolaylığı-ucuz maliyeti düşünülürse bu onlar tarafından da desteklenecek. Türk devleti buna karşı önlem alsa bile Doğu Türkistan'da yıllardır uygulanan bu politika, onların gözüne batacak, dünyanın dikkatini bu tarafa çekerek engellemek isteyeceklerdir.

Aynı şekilde bu nüfusun T.B.M.M 'ye yansıdığını ve kürtlerin arsızlıkları ve pislikleri ile her alanda yükseldikleri göz önüne alınırsa bakanlarımız, başbakanlarımız, bürokratlarımız, devlet adamlarımız, milletvekillerimiz de büyük çoğunlukla kürt olacak, kısacası Türkiye resmen kürtler tarafından yönetilecek, içerde dışarıda onların fikriyatına uygun şekilde temsil edilecektir.

Zaten cılız olan Türklük sesleri o zaman kendini ifade etme imkanını nerde ise tamamen kaybedecek ve Türklüğün başına getirilmek istenen felaketin ilk temelleri atılacaktır.

Unutmayalım ki, bu kadar işsiz – saldırgan - gözü dönmüş - aç nüfus yeni terör örgütleri, yeni mafyaların oluşması ve bunlar için insan kaynağı sağlanması demektir. Ekonomide de bu nüfusun etkileri ve kürt ırkçılığı-dayanışması düşünülürse Türklerin finans desteği de bulmaları, ticari hayatta, globalleşen dünya pazarında yer bulmaları ve bunun sayesinde lobilerde seslerini duyurmaları imkansız hala gelecektir.

Kısacası Türklerin topraklarına ,devletlerine, işlerine, namuslarına, bayraklarına, HERŞEYLERİNE göz dikilmiş ve bunun eyleme dönüştürülme aşamaları geliştirilmektedir.

Yemliha uykusu uyuyanlara duyurulur, yarın çok geç olacaktır!

[Bedii]

Merhaba Dostlar,
Her TÜRK münevverinin bildiği gibi, “KARDEŞLİK”, sanıldığından çok daha fazla manalar taşıyan mukaddes bir kavramın adıdır.
Bu da üç kısma ayrılır.
1- İnsan kardeşliği
2- İslam kardeşliği
3- Millet kardeşliği
İnsan kardeşliği, aynı anne ve aynı babadan meydana gelmiş olan insanlar, (insan olarak) kardeştirler. Buna sahanın uzmanları, "İNSAN KARDEŞLİĞİ" diyor. Şu halde, yeryüzündeki bütün insanlar(inananlar inanmayanlar) Hz. Adem ve Hz.Havva'nın çocukları olarak birbirlerinin kardeşidirler.
İslam kardeşliği ise; ALLAH'ı, PEYGAMBERİ, KİTABI, ve KIBLESİ bir olanlar da MÜSLÜMAN olarak kardeştirler.
Millet kardeşliğine gelince; Dini, Dili, Tarihi, Kültürü, Vatanı, Milleti, Devleti ila ahir..bir olanlar da millet kardeşidirler.
(Kaynak: Hucurat Suresi ayet: 13.)
Dostlar, takdir edeceğiniz gibi, üç beş cümle ile bu kadar önemli( aynı zamanda da büyük) bir konuyu izah etmek ne sizin içi,n mümkün ve ne de bizim için.. Bu itibarla böyle bir iddiada bulunmamız söz konusu olamaz. . Biz burada, sadece, mezkur mevzuu ile yakından ilgilenen, ilgilenmek isteyen arkadaşlarımızın dikkatlerini çekmek istedik. Enine-boyuna araştırmak ve üzerinde derinliğine ve genişliğine durmak lazım.
Özet olarak, dostlarımızın tartışmaya açmış oldukları konu hakkında bizim görüşümüz, DİNİ, DİLİ, VATANI, MİLLETİ, TARİH VE KÜLTÜRÜ.....bir olanlar hem İNSAN hem İSLAM ve hem de MİLLET kardeşidirler..
Bu itibarla kutsal VATAN topraklarında yaşayan, Doğusuyla, Batısıyla, Güneyiyle, Kuzeyiyle ve Kara deniziyle”BEN BİR TÜRK’ÜM DİNİM, CİNSİM ULUDUR” diyen ve bunu yüreğinin derinliğinden haykıran herkes birbirinin kardeşidir.
İNSANIM, MÜSLÜMANIM VE DE TÜRK’üm diyenlere ve bunu söylemeyi”HAK” edenlere bizden selam olsun!
RABBİM bu yolda, başta TÜRK’e ve daha sonra bütün insanlığa hizmet yolunda sizin, bizim ve bütün DAVA arkadaşlarımızın yardımcısı olsun.(Amin!..)
Herkse selam ve sevgi.