Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - KELLE LAFI CEZASIZ KALMADI !!!
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
tamerr
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 27, 2006
İletiler: 416

İletiTarih: Cmt Arl 15, 2007 12:52 am    ileti konusu: KELLE LAFI CEZASIZ KALMADI !!! Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:
YARGIDAN SİYASİ AF BEKLENTİLERİNE

TOKAT GİBİ CEVAP

PKK'ya SİYASİ AFFI GÜNDEME GETİREN BAŞBAKAN'a KARŞI, ŞEHİT AİLELERİNİN ŞEHİTLERE KELLE DEMESİNDEN ÖTÜRÜ AÇMIŞ OLDUKLARI 3 KURUŞLUK DAVALAR KABUL EDİLEREK, BAŞBAKAN'ın MAHKUMİYETİNE KARAR VERİLDİ.

ONBİNLERCE ŞEHİT AİLESİ, BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN ALEYHİNE, MİLYARLARCA TUTARINDA TAZMİNAT DAVALARINI AÇMA HAZIRLIĞINA GİRDİ.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2000 yılında Avustralya'da yapmış olduğu radyo konuşmasında; terörist başı Abdullah Öcalan için üç defa "sayın" sözcüğünü, şehitlerimiz içinde "kelle" sözcüğünü kullanmıştır.

Sayın sözcüğünü kullanmasından ötürü, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan şikayetler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararların verilmesi üzerine, Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına itiraz edilmiş, mahkeme itirazı kabul ederek kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı kaldırmış ve başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin fezlekeyi düzenleyerek meclise göndermiştir.

Başbakanın "kelle" sözcüğünü kullanmasından ötürü, şehit aileleri toplu olarak başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında İstanbul Kartal Adliyesinde üç kuruşluk tazminat davaları açmıştır.

Davada şehit aileleri, şehidine değer göstermeyen ve hakaret eden bir başbakanın da, kendileri nezdinde değerinin üç kuruştan fazla etmeyeceğini beyan etmiştir.

Mahkeme, açılan davalarda başbakanın mal varlığını soruşturmuş ve 12.12.2007 tarihli celsede yapılan yargılama sonucunda , başbakanın şehitlere "kelle" diyerek, şehit ailelerine hakaret ettiğini kabul ederek, başbakanı üç kuruş tazminat ödemeye mahkum etmiştir. Verilen mahkeme kararı kesin olup, temyizi kabil değildir.

Bu kararla yargı ; siyasi af söylentilerinin başbakan tarafından dillendirildiği bu dönemde, tavrını şehit ailelerinden ve şehitlerden yana koyarak, siyasi af beklentilerine karşı da net tavrını almış bulunmaktadır.

Genelkurmay Başkanlığının, terör konusunun siyasallaştırılmak istenmesine ilişkin bugün basına yansıyan beyanlarından sonra , yargının şehitlerinden ve şehit ailelerinden yana tavır alması son derece anlamlı olmuş ve başbakanın şehitlere hakaret ettiği ve saygısız davrandığı hususları yargı kararı ile tescil edilmiş bulunmaktadır.

Bu karar ile bütün şehit ailelerinin, başbakan aleyhine yurdun dört tarafından milyarlarca YTL tutarında tazminat davaları açma ve mahkum ettirme hakkı da doğmuş bulunmaktadır.

Onbinlerce şehit ailesi başbakan aleyhine dava açma hazırlığına başlamış bulunmaktadır.

Bilgilerinize saygı ile sunulur. 12.12.2007

Şehit Aileleri Ve Anneleri Dernekleri

Vekili

Av.Kemal KERİNÇSİZ

İrtibat : 0212 523 18 18

GSM : 0532 214 33 54

Belgegeçer : 0212 523 18 30

-------------------------------------------------------------------------------------

TC.KARTAL ADLİYESİ

2.SULH HUKUK MAHKEMESİ

2007/580

OTURUM NO :

HAKİM : SEVGİ ÖVÜÇ 25690

KATİP : SEVİLAY AKBULAK

OTURUM TRH : 12.12.2007

Belli gün saatte oturum açıldı.

Davacı vekili Av.Kemal Kerinçsiz ile davalı vekili Av.Muammer Cemaloğlu geldi.

Açık duruşmaya devam edildi.

Davalı vekili yetki belgesini ibraz etti okundu dosyasına konuldu.

Davacı vekili:Dosya içinde davacı ile şehidinin irtibatını sağlayan nüfus kaydı mevcuttur bu nedenle veraset ilamının beklenmesine gerek yoktur deliller toplanmıştır, 3 Kuruş manevi tazminat için davanın kabulüne karar verilsin dedi.

Davalı vekilinden soruldu:Bizde daha önceki beyanlarımızı tekrar eder davanın reddine karar verilmesini isteriz dedi.

Dosya mahkemece incelendi duruşmaya son verildi.

G.D:

1- Davacının davasının kabulün 3 Kuruş manevi tazminatın davalıdan tahsiline,davacıya verilmesine,

Dair kesin olmak üzere verilen gerekçeli karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.12.12.2007

KATİP HAKİM 25690

KARTAL (2).SULH HUKUK MAHKEMESİ

SAYIN HAKİMLİĞİNE

Dosya No: 2007/1233

CEVABA CEVAP

VEREN DAVACI : Keriman Karahan vs.



VEKİLİ : Av.Kemal Kerinçsiz

Vatan Cad. Emlak Bankası Blokları H1 Blok

K:4 D:9 Fatih/İst

DAVALI : Recep Tayyip Erdoğan

VEKİLİ : Av.Fatih Şahin

(Dosyadaki adreste)

KONU : Davalı vekilinin 16.10.2007 tarihli dilekçesine

karşı verdiğimiz mukabil cevaplardan ibarettir.

CEVABA CEVAPLARIMIZ :

1) Davalı, bu konuşmasını Refah Partisinin veya onun devamı olan AKP'nin Beyoğlu İlçe başkanı olarak yapmış olsa idi, belki davalı vekilinin beyanlarına hak verilebilirdi.

Ancak davalı ilçe başkanlığından il başkanlığına, oradan İstanbul Belediye Başkanlığına yükselmiş, ABD'nin Ankara Büyükelçisinin kendisine verdiği destek ile siyaset sahnesinde merdivenleri üçer beşer atlamaya başlamıştır. Atlantik ötesinden verilen emirle kurulan partinin başına getirilerek iktidar yolu açılmış, ne talihsizliktir ki ; Atatürk'ün ömrünü verdiği bu güzelim cumhuriyete Başbakan olmuştur.

Başbakan olmak her kula nasip olmaz, hele hele ABD'nin ilgi alanında bir ülkede başbakan olmak için, seçilmiş olmak gerekir. Siz küresel güç tarafından fark edilip yetiştirilmemişseniz, o makamı hayalinizde dahi yaşatmanız da mümkün değildir.

Hulasa başbakan olan kişi ile sıradan bir kişinin elbette ki sorumlulukları farklı olacaktır.

2

Eğer bu Başbakan, 25 yıldan buyana emperyalist güçlerin destek verdiği teröre , 10 bin güvenlik görevlisi vatan evladını şehit vermişse, 35 bin vatandaşını yitirmiş bir ülkenin başbakanı ise, bu konuda sözlerine son derece dikkat etmek zorundadır.

Benim dilim sürçtü demekle, yapılanın ortadan kaldırılması mümkün değildir.

Kaldı ki aynı konuşmada "sayın" sözcüğünü asrın katiline üç defa kullanmış "kelle" sözcüğüne de aynı konuşmada yer vermiştir.

Başbakan bu konuşmasında açıkça, kendisinin kürt olduğunu iddia eden kesimin oylarına göz dikmiştir. Bu kesime katilbaşına "sayın" demekle siyasi Kürtçü ve bölücü oyların kendisine akması için mesaj göndermiştir. Nitekim bu çabaları olumlu bir netice vermiş, Güneydoğu Anadolu'da siyasi Kürtçü tabandan önemli ölçüde oy almıştır. Kaldı ki bu konudaki tavrının son derece olumlu olduğunu, bu kesimden aldığı oy ile her fırsatta övünç duyduğunu ifade etmekten sakınmamıştır. Siyasi Kürtçü kesimden aldığı oy oranı, PKK'nın siyasi temsilcisi olan partiden fazla olduğu bir gerçektir.

Demek ki; başbakan söylediği sözlerin ürününü toplamıştır. O sözler boşa söylenmemiştir.

İktidara namzet ve bilahare iktidar olan bir partinin genel başkanı, bu konuşmada ülkesinin çok önem verdiği kültüründen ve tarihinden hiç eksik etmediği şehitleri için "kelle", bu milletin tarihinin 1/3'lik kısmını karartan, kaynaklarını heba eden, yetişmiş insanlarını katleden kanlı katile üç defa "sayın" diyorsa, bunun ismi dil sürçmesi değildir.

Bunun ismi;

* ya cehalettir ki; bu durumda bulunan kişinin 73 milyonluk ülkenin başbakanı olmaya hakkı yoktur.

* ya da oy sömürüsüdür ki; gerçek olan da budur. Bir kesimin arkası sıvazlanarak söylenen bu sözlerle sempatisi kazanılmak istenmiştir.

Bu sebeple davalı vekilinin bahsedildiği gibi, ortada masumhane söylenen, yada bir konuşmadan cımbızla çekilen sözler söz konusu değildir.

3

Başbakanın gerçek konuşmayı yaptığı tarihte, gerekse sonraki yıllarda siyasi Kürtçülerle olan flörtü, bu konuşmadaki anlayışını da yeterince anlatmıştır.

Davalı vekili, savunmasını soyut cümlelerle yapmaktadır.

Bir yandan müvekkilinin şehitler için "kelle" katilbaşı için (vekile göre sözde lider) "sayın" sözcüğünü kullandığını açıkça ikrar etmekte, diğer taraftan da bundan rencide olan şehit ailelerinin müracaatını fırsatçılık olarak değerlendirmektedir.

Şehidine saygı göstermeyen bir Başbakanın, şehit ailelerine saygı göstermesi de beklenemez.

Köylüsüne, işçisine, memuruna, şehidine, şehit ailesine dili sürçen Başbakanın, nedense kendisini görevlendiren güçlere karşı dili hiç sürçmemektedir.

Almış olduğu bu ülkeyi, küresel düzene entegre etme görevini aksatmadan ve dili sürçmeden yerine getirebilmektedir.

Başbakan aleyhine söylenen sözlerden ötürü bir çok kişi aleyhine, bizzat davalı vekili tarafından davalar açılmıştır. Acaba bizde başbakana karşı yasanın hakaret olduğu bir sözcüğü söyleyip de, arkasından dilimiz sürçtü dediğimizde, davalı vekili davasından vazgeçer mi? Bugüne kadar Başbakanın bu tür tavırlarına rastlamadık. Aksine davalara devam ettiği takdirde kendisini, aynen davalı vekilinin zihniyeti uyarınca, fırsatçı olarak mı görmemiz gerekecektir.

Öncelikle başbakan ve vekili şunu iyi bilmelidir, idrakini kaybederek şehidine "kelle" diyerek hakaret eden bir başbakan aleyhine, dava açarak hak ve hukukunu arayan şehit ailelerine fırsatçı denemez. Hukuk devletinde hak aramak, dava açmak ne zamandır fırsatçılık olarak değerlendiriliyor. O takdirde kendisine hakaret eden kişilere dava açan başbakanın da fırsatçı olarak değerlendirilmesi mümkün olacaktır.

2) Eğer siz samimi dindar değil de dinci olursanız, İslam dinini siyasi iktidar için kullanmaya kalkarsanız, din istismarcılığı yaparsanız, türban dahil hemen her dini konuyu oya tahvil etmeye çalışırsanız, imam hatipleri, camileri oy deposu olarak algılarsanız

4

elbette ki; şehitliğin İslam dininde ne anlama geldiğini bilmeden, rahatlıkla onlar için "kelle" sözcüğünü kullanmaktan imtina etmezsiniz.

Şehit'in ne anlama geldiğini bilmeyen, şehitliğin İslam dininde mertebesinin idraki içinde olmayan bir kişi elbette ki, bu konuyu siyasallaştırma olarak algılayacaktır.

Aslında bu tam anlamı ile bir çifte standarttır.

İşine geldiğinde İslam dinini her türlü siyasi emellerine alet et, işine geldiğinde şehitlik ve din kavramlarını bir arada kullanıldığında, siyasi istismarcılıktan bahset.

Biz bu anlayışı çok iyi biliyoruz da sosyal yardımlarla dilencileştirilmek istenen, kendisini " Türk" olarak nitelendiremeyen bir kişiyi , talihsiz olarak başına getiren milletimin, % 47'lik kesiminin de bu anlayışı çok iyi bilmesi gerekir.

3) Vekilin temsil ettiği müvekkil merak etmesin, şehitlik mertebesinin dinimizdeki değerini ve önemini ne benden nede bu toplumdaki şehit ailelerinden, nede evlatlarına kına yakarak askere, gerektiğinde ölüme gönderen hiçbir aileden daha fazlasını bilemez.

Kendi evladına rapor alarak askerlik yaptırmayan kişinin, şehide bakış açısı ortada iken, bunun İslamiyet'teki ifadesini özde bilmesi elbette ki mümkün değildir. Bu işler imam hatipte okuyarak, siyasetin her kademesinde dini kullanarak öğrenilemez.

Bizim cevap dilekçemizde beyan ettiğimiz hususların tamamı, şehidine "kelle" katilbaşına "sayın" diyen bir başbakanın gerçek maksadını ortaya koymak ve bu sözleri söylerken nasıl bir fikir yapısını taşıdığını ifade etmek ve anlatmak için söylenmiştir.

Söylediklerimizin eksiği var, ama fazlası yoktur. Bu davada ancak bu kadarını ifade edebiliyoruz.

4) Davalı vekili cevap dilekçesinde, yapılan şikayette kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karardan kıvançla bahsederken, her nedense bu karar kaldırılıp davalı hakkında dokunulmazlığın kaldırılması için meclise fezleke yazıldığını öğrenince, her nedense ceza soruşturmasından hiç bahsetmemiş, 16.10.2007 tarihli

5

dilekçesinde ceza soruşturmasını yok farzetmiştir. Bu ülkenin bağımsız hakimlerinin yapılan her yanlış eylemin, bu eylemi kim yaparsa yapsın sonuna kadar hesap soracaklarından hiçbir şüphemiz yoktur.

TALEBİMİZ : Davalı başbakandır. Bir konuşmada üç defa "sayın" deyip şehidine "kelle" diyen bir başbakanın bu sözleri dil sürçmesi ile değil, son derece bilinçli ve maksatlı olarak söylediğinden, davamızdaki haklılığımız bütün unsurları ile sabit olduğundan talebimizin kabulüne karar verilmesini saygılarımla bilvekale arz ve talep ederim. 03.12.2007

Davacı Vekili

Av.Kemal KERİNÇSİZ
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
hasan1299
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Oct 25, 2005
İletiler: 806

İletiTarih: Cmt Arl 15, 2007 11:12 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

her yazımızda hiçbir suç cezasız kalmaz diyorduk.başbakan dahi olsa cezasını çekecektir.vatan için can veren şehitlerimize kelle diyecek kadar küçülen bir kişiye bu ceza az bile.hele dokunulmazlığı bi düşsün ozaman ne cezalar alacak görür sayın başbakan.ALLAH TÜRK ükorusun ve yüceltsin
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cmt Arl 15, 2007 10:25 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

tamer bildirmiş ki;
Alıntı:
Bu karar ile bütün şehit ailelerinin, başbakan aleyhine yurdun dört tarafından milyarlarca YTL tutarında tazminat davaları açma ve mahkum ettirme hakkı da doğmuş bulunmaktadır.

Bu haber gerçekten çok güzel.Bu ülkede demek hala daha kanunlara saygılı bir adalet varmış her şeye rağmen.
Liderimiz de dahil;ayni özal gibi kendisine her laf söyleyenden tazminat alan rte ;eğer böyle bu şekilde açılacak tazminat davasından mahkum olursa;edindiği tüm serveti kaybedebilir.Çok da iyi olur.Çünkü kula servetinin hesabını veremeyen,mal bildirimini sürekli savsaklayan ve neredeyse zorla açıklayan rte ; hiç olmazsa ,diğer tarafta para pul hesabından yakayı sıyırır ve kendisi için de çok iyi olur.
Çünkü ülkeye bu kadar yaptığını hesabını mümkün değil veremez,bir de orada para hesabı için terlemesin.
Kim ne derse desin dünyanın en büyük iktisatçısı rte dir!Çünkü doğru dürüst bir iş yapmadan,yıllardır siyasetle uğraşarak böyle bir servetin sahibi olmayı rte den başka bu dünyada becerecek bir insan tanımıyorum.
Servetinin kaynağını yaptığı işlerle değil,sünnet düğünü hasılatı ile açıklamak suretiyle bu milleti aptal yerine de koymuştur.Ama burası Türkiye.Böyle adamlar,bunları yaparak %47 oy almayı becerebiliyorlar.
iŞİN MADDİ TARAFI BİR TARAFA,BU ÜLKEDE HALA DAHA ŞEHİTLİK İN BİR DEĞERİ OLDUĞU,BUNCA BOZULMAYA VE AŞINMAYA KARŞIN BU YÜKSEK MAKAMIN HALA DAHA DEVLET,KURUMLARI VE MİLLETİMİZ TARAFINDAN KABUL GÖRMESİ VE SAYGI DUYULMASI BİZLERİ SONSUZ BİR SEVİNCE BOĞMUŞTUR.
YÜCE TÜRK ADALETİ VE ONUN ŞEREFLİ HAKİMLERİNE SONUZ TEŞEKKÜRLER.
YAŞASIN ADALET!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
EgE
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 1129
Şehir: EGE DENİZLİ

İletiTarih: Pts Arl 17, 2007 3:10 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bak bu iyi olmus iste!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Altaylardan-T
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Feb 04, 2006
İletiler: 103
Şehir: Almanya

İletiTarih: Çar Arl 19, 2007 1:15 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:
Davada şehit aileleri, şehidine değer göstermeyen ve hakaret eden bir başbakanın da, kendileri nezdinde değerinin üç kuruştan fazla etmeyeceğini beyan etmiştir.


En güzel cümle.Hic bir yoruma gerek biraktirmiyor.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
BasbugAtilla
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Jan 02, 2006
İletiler: 447
Şehir: İstanbul

İletiTarih: Per Arl 20, 2007 12:18 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Dava arkadaşlarım siz inanıyormusunuz rte'nin tekrar hapse girebileceğine?YAvaş yavaş Türkiye'nin bütün kademelerini ele geçirdi.Bunun içinde malesef yargı bile var.Bugün cumhurbaşkanı bile onunla aynı kafada.Zannetmiyorum ki yargı bu herife hpis veye para cezası versin...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1